15 TEMMUZ SONRASI IRAK'TA, SADR HAREKETİ, KDP VE MAKRO MİLLİYETÇİLİK

Abone Ol

"Maske, su, seccade, toprak, şehitlerimizin fotoğrafları ve Irak Bayrakları ile tüm halkımızı Irak'a hizmet edecek bir yönetim anlayışı için Cuma Namazına bekliyoruz" diyerek çağrı yapan Sadr Hareketi 15 Temmuz Cuma günü tahminlerin üzerinde bir kitleyi topladı…

Ve Sadr Hareketi istediğinin çok üzerinde bir katılım ile “Irak için buradayız hiçbir yere gitmiyoruz” mesajını tüm dünyaya yolladı…

“Maske, su, seccade, toprak, şehitlerimizin fotoğrafları ve Irak Bayrakları ile tüm halkımızı Irak’a hizmet edecek bir yönetim anlayışı için Cuma Namazına bekliyoruz” diyerek çağrı yapan Sadr Hareketi 15 Temmuz Cuma günü tahminlerin üzerinde bir kitleyi topladı…

Sıcak ve nemli havaya rağmen bir milyonun üzerinde Iraklı Sadr Caddesi’nde “Irak adına” toplanarak dünyaya mesajlarını yolladı…

Iraklılar Sadr Caddesi’nde yaklaşık dört kilometre boyunca tüm alanı tıka basa doldurdu ve “Irak’a hizmet edecek yöneticiler, idareciler, milletvekilleri, siyasi partiler istiyoruz” dedi… Bağdat’ın bu mevsimini çok iyi biliyorum… 50 dereceye yaklaşan sıcaklık ve korkunç bir neme ciğerleri tıkayan tozlu havayı da eklersek, bu kadar insanın öğle saatlerinde caddede toplanması ve saatlerce oradan ayrılmaması muazzam bir inancın göstergesidir….

Geçtiğimiz hafta çarşamba günü Sadr Hareketi’nin “15 Temmuz Cuma Namazı Çağrısına” köşemde yer vererek öngörülerde bulunmuştum ve 15 Temmuz Cuma günü tüm dünyayla birlikte öngörülerimde ne kadar haklı olduğumu gördüm çünkü halkın iradesini arkasına alan Sadr Hareketi gücünü ve etkisini ispatlamış oldu…
Ve laf aramızda halkı arkasına alarak “aba altından dünyaya ve muhaliflerine göz dağı vermiş” oldu… 

Hizmetsizliğin, yatırımsızlığın, huzursuzluğun, adaletsizliğin, liyakatsızlığın, yoksulluğun ve sayısız olumsuzluğun dibini gören Irak’ta artık her şey anlamını yitirmiş ve halkın sabrı da bitmiş durumda… Sandıktan çıkan halkın tercihini (içte ve dışta) kimseler umursamıyor… Yine halkın seçip parlamentoya gönderdiği büyük bir kesim vekil Irak için hareket etmek yerine kendi menfaatleri için bağlantılı oldukları dış güçlerin etkisinde… Irak’ın tüm geliri bir avuç insanı zengin ederken halk açlıktan ve hizmetsizlikten bezmiş durumda… Elektrik yok, su yok, güven yok, güvenlik yok, inanç yok, umut yok… Özetle bir zamanların “Masallar Ülkesi Irak” şimdilerde “Yoklar Ülkesine” dönüşmüş durumda  ve halk tüm bunlara artık yeter diyor…

15 Temmuz Cuma Namazı tam da bu yüzden Iraklılar için çok önemliydi…

Sadr Caddesi’nden o gün Irak’ta kaos yaratarak nemalanmaya çalışanlara ve dünyaya şu mesajı yolladı Sadr Hareketi; sizlere ders olsun ve utanın diye istifa ettik fakat görmezden geldiniz… Şimdi de Irak için biz buradayız ve hiçbir yere gitmiyoruz gitmeyeceğiz… Irak’a hizmet edecek yöneticiler için mücadele edeceğiz… Iraklılar bizimle… En kısa zamanda ortak bir hizmet hükümeti kurulmalı… Hükümet kurulmayacaksa vakit kaybetmeden seçime gidilmeli… Yeni seçim yasasını halk için değil de kendileri için hazırlamaya çalışanlar yenilecekler… Bugün buraya toplanan bir milyon üzerindeki Iraklı çok daha fazlasının sesi ve yüreğidir… İşi çıkmaza götürmeye çalışanlar unutmasın ki öyle veya böyle Irak kazanacak…”

İşin olumsuz öngörülerini bir kenara bırakıp olası erken seçim ihtimalini değerlendirmek istiyorum çünkü halkın bunca öfkesi talepleri karşılanmazsa ciddi bir “darbe etkisi“ yaratabilecek güçte…

Irak’ta önümüzdeki aylarda gerçekleşebilecek erken seçimde bir önceki seçime göre sürpriz beklemiyorum… Bana göre değişecek tek şey; halkın tepkisinin daha da artacağı ve bu artışın Sadr Hareketi’ne ve KDP’ye yarayacağı…

Bir önceki Irak seçim sonuçlarında Iraklılar, İran’a ve terör yanlısı siyasi partilere “sizi istemiyoruz” diyerek gereken mesajı yollamıştı aslında…

Sadr Hareketi ve KDP’nin güçlenerek çıktığı 2021 Irak Seçimleri olası erken seçiminin referansı niteliğinde…

KDP’nin kararlı terör karşıtı duruşu ve yürüttüğü terör operasyonları önemli bir değer taşıyor bölge halkı için… Bununla birlikte KYB’nin içten içe kaynayarak güç kaybetmesi ve Türkiye’nin bölgedeki güçlü “huzur-güvenlik varlığı” KDP’nin elini oldukça güçlendirdi…

Velhasılı kelam, Sadr Hareketi 15 Temmuz Cuma Namazı ile Iraklılar için yeni bir umut kapısını araladı… Iraklılar; dinine-mezhebine-kültürüne bakmadan samimi, vefakar, adaletli, vicdanlı, halkına hizmet için çalışanların bu kapıdan geçmesine izin verecek gibi görünüyor…

Ve son cümle olarak; “Irak adına hareket eden Iraklıların” halkın gönlünde yükselişe geçmesiyle 15 Temmuz sonrası Irak’ta Makro Milliyetçiliğin yükselebileceğini söylüyorum…