Ya da başka bir ifadeyle tam onların istediği gibi olmak.
Haydi gelin siyasi kimliğimizi, gözümüzden hiç çıkarmadığımız siyasi gözlüklerimizi bir kenara koyalım
Mesele vatan millet bayrak,kutsal
değerlerimiz olunca;
Öyle yapmamız gerekmiyor mu.?
Ya da söz konusu vatan olunca gerisi teferruat, değil miydi?
En azından ben öyle olmamız gerektiğine inanıyorum.!
Yani diyorum ki her zamanki durduğunuz yeri baktığınız yeri değiştirin
Bir Başka ifadeyle masanın oturduğunuz tarafından kalkın karşı tarafında oturun 
İnanıyorum ki düşünceleriniz bakışlarınız gördükleriniz bir başka pencere açacak ufkunuza.

Dünyadaki olup bitenlerin bulunduğunuz ülkeye size etkisini görürsünüz o zaman.
Bir ülkenin bir hamlesiyle bütün ülkelerin konumları ülkelerin oluşturduğu birlikteliklerin yapısal özellikleri değişti.
Savunma ve güvenlik kavramları ulus-devletlerin önceliği oldu.
Kalıcı olarak da böyle olmaya devam edecek.
Japonların dediği gibi müzik değişince dansta değişti.
Yani koruyucu olarak ifade edilen koca koca ülkelerin oluşturdukları savunma bloklarının işlevsiz olduğu görüldü.
Birleşmiş milletler güvenlik konseyinin adaletsiz saçma sapan bir yapısı olduğu 
kendi içindeki çelişki ile ortaya çıktı.
Artık ülkeler kendilerine bir saldırı olduğu takdirde kendi savunma güçleri kadar korunaklıdırlar.
Zaten adaletsiz bir yapı vardı nükleer güç ve bu güçlere sahip olan ülkeler başka ülkelerin o silahları o güçlere sahip olmaması için bu güne kadar herşeyi yaptılar,o güçlere sahip olmak isteyen ülkeler üzerinde ciddi baskılar ciddi müeyyideler uygulayarak onları sürekli güçsüz bırakmak istediler.
Kendileri güçlüydüler ve hep güçlü kalmalıydılar.
Kendilerinde olanlar başkalarında olmamalıydı bunun için ellerinden gelen her şeyi yaptılar.
Ülkemiz dünya da bulunduğu konumu ile üzerinde bulunduğu coğrafyanın gereği 
Ve en önemlisi tarihi misyonundan kaynaklanan güçlü olması gerekliliği
Güçlü bir güvenlik ve koruma ağına sahip olması gerçeği.
Yıllarca nato üyeliği sebebiyle Amerika birleşik Devletleri’nin hurdalarını alıp kullanarak ya da Avrupa’da bazı NATO 
Ülkelerinin bize satışta uygun gördükleri bir takım silahlar alarak ülkemizi bunlarla müdafaa etmeye saldırı olduğu takdirde bunlarla ülkemizi savunma mecburiyetimiz vardı.Sözün doğrusu çaresizdik.
Geçmiş yıllarda İçerde veya dışarda terör belasına karşı yaptığımız operasyonları durdurmak İçin Paramızla satın aldığımız bir çok ürünü kullanamazsınız diye ciddi ciddi dayatmalarda bulundular, ülkemize bazıları ambargo uyguladı bazıları da ambargo uygulamakla tehtit etti.
Kıbrıs barış harekatını çok zor şartlarda yaptık daha sonra Kıbrıs harekatından dolayı Gerek Amerika’dan gerek Avrupa’dan ciddi Ambargolarla ve  çeşitli engellemelerle karşılaştık.
Suriye’de iç savaş çıkardılar çünkü Suriye ile ilgili planları vardı.
Irak’ı kontrolleri altındaydı Ama planda Suriye’nin de en azından büyük bir kısmının kontrolleri altına almaları gerekiyordu .Bölüştüler.
Kendilerince çizdikleri haritalarında bizim topraklarımızda vardı.
NATO’da Avrupa’da bir çok konuda müttefik olmamıza rağmen Suriye’de utanmadan açık açık topraklarımızı bölmek isteyen  hain terör örgütü ile iş tuttular her türlü desteği verip üzerimize saldırtılar. Halende yapıyorlar.
Suriye savaşında topraklarımıza bilerek denemek maksatlı caydırma maksatlı yıldırma maksatlı teslimiyetçi hedefi olan füzeler ve silahlarla saldırmaya başladılar bir çok ilimizde vatandaşlarımız şehit oldu.
Nato anlaşmasının 4. maddesinin uygulanmasını istedik yani ya gelin bizi savunun ya da bize gerekli savunma araçlarını verin dedik.
ABD ve Avrupa ülkeleri  konuşlu sistemlerini Patriot’larını ülkemize gönderdiler.
Önce Amerika çeşitli bahaneler öne sürerek savunma sistemlerini geri çekti ardından diğer Avrupa ülkeleri anlaşmış gibi belirli aralıklarla savunma sistemlerini geri çektiler sadece İspanya’nın tek patriot bataryası kaldı ülkemizde .
Konuyu daha fazla uzatmadan,;
Ülkemizin savunma sistemine ihtiyacı var Avrupa ülkeleri de dahil satın almak istiyoruz satmıyorlar.Amerika çeşitli bahaneler uydurarak satmak istemiyor.
Biliyorsunuz patriotlar saldırı silahı değil savunma sistemi.
Yani hangi ülke bu sisteme sahip olursa olsun başka bir ülkeye saldırma aracı olarak kullanamaz ancak kendisine saldırı olduğu takdirde savunma aracı olarak kullanabilir.
Can alıcı soru şu Müttefik yani bir çok konuda ortak olduğunuz ülkeler savunmanızın güçlendirilmesini neden istemezler.? Bilhassa ABD Neden savunma sisteminizin olmasını istemez?
S 400 savunma sistemi saldırı sitemi olmadığı halde neden karşı durulur (Nato sistemlerine entegrasyon falan doğru olmayan bahaneler) Bir başka soru şu  ülkenizde Adına muhalefet dediğimiz Siyasi partilerin genel başkanları ve mensupları neden sizin savunma sistemlerinizin olması konusunda ABD ve Avrupa paralelinde düşünür ve konuşurlar.
Peşinen kabul edilmiş görünen bu müstemleke anlayışı ve teslimiyetçi politikanın sebebi nedir.
Onun için Parti kimliğinizi gözlüğünüzü çıkarıp atın dedim.
Bence geç kalmayın bunu yapın lütfen
Artık dünya kitaplarda okuduğunuz dünya değil artık Türkiye eski Türkiye asla olmayacak.
Karşı propagandalara asla inanmayın 
Amerika garantisi Avrupa kriterlerine uyumak diye yutturulmaya çalışılan 
Bütün vaatler yalan ve boş.

Ülkenin bu içi boş işlerle uğraşacak kaybedecek zamanı yok.
Örtü kalktı her şeyi açıkta artık .
Hedefteki ,söz konusu vatan ise yapılması gereken bellidir.
Bir olmak birlikte var olmak.
            M.Tuğrul Türkeri