Adıyaman'da parti binasında üyelerle bir araya gelen ve gazetecilerin sorularını yanıtlayan TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Ahmet Aydın, “HDP'nin duruşunu aslında herkes biliyor. Türkiye'nin yaşadığı bütün meseleler karşısında durduğu yeri hangi konumda olduğunu tüm meseleler karşısında bulunduğu yeri hangi konumda olduğunun hepimiz bütün bir millet biliyor. Kimsenin aklıyla alay etmesinler bunlar. Geçmişte aynı şekilde HDP'lilerin ‘seni başkan yaptırmayacağız, yine başkan aponun heykelini dikeceğiz, sırtımızı YPG'ye, PYD'ye dayayacağız’ diye HDP sözcülerin söylemleri çok açık. Ne ortada duruşu belli şimdi aynı şekilde” diye konuştu.

"Türkiye düşmanlarıyla adeta Türkiye karşıtlarıyla her daim beraber olan siyasi çizgide"

Cumhuriyet Halk Partisi’nin PKK ve FETÖ sözcüleri gibi konuştuğunu öne süren AK Partili Aydın, “Yine CHP’nin yine her zaman ki gibi sabah ayrı, akşam ayrı konuştuğunu görüyoruz. Zira teskere meselesinde de yine aynı duruşunu gördük. Bir gün öncesinde Türkiye'nin milli menfaatlerine uygun bir şekilde sınır bütünlüğünü, güvenliğini sağlayacak olan teskereye hayır diyen CHP bir gün sonra kandili yerle bir edeceğim diye bir ifade kullandı. Zaten senin bir gün önceki duruşun ortadaydı. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi gerçekten savurulmuş durumda makyavelist yaklaşımla yani amaca ulaşmada her aracı mubah gören şuanda bir anlayışla hareket ediyor. Bu manada da yeter ki, iktidarı alaşağı edim her türlü argüman onlara mubah geliyor, her türlü söylemde bulunabiliyorlar, her türlü ilişki içine girebiliyorlar, bir gün bakıyorsun FETÖ'nün sözcülerinin aynı söylemlerini kullanıyorlar, bir bakıyorsun başka gün PKK sözcülerin niye PKK CHP'yi alkışlıyor?  PKK sözcüleri durup kendilerine bakmaları lazım. Dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi milli ve yerli olmaktan son derece uzak bir profil çiziyor. Türkiye düşmanlarıyla adeta Türkiye karşıtlarıyla her daim beraber olan siyasi çizgide baktığınızda mavi vatanda Doğu Akdeniz'de Fransa gibi adeta konuşuyor hatta kendi sözcüleri acık acık söylüyor Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de politika saldırgan bir politika kendi hakkımızı koruyoruz. Nasıl ki anavatanda bu milletin menfaatlerini çıkartılarını koruyorsak aynı şekilde anavatanda deniz hukukunun bize vermiş olduğu haklar çerçevesinde de hakkımızı hukukumuzu koruyabilecek bir pozisyondayız. Baktığınızda Suriye'de Esad'ın söylemlerini kullanan bir Cumhuriyet Halk Partisi zaman zaman FETÖ'nün söylemlerini kullanan FETÖ'yle de işte ben geldiğimde KHK ile ilgili bütün çıkartılanları geri işe alacam başka başka türlü söylemler yani bütün terör örgütleri söylediklerinin adeta meşru temsi gibi görünüyor Cumhuriyet Halk Partisi” dedi.

"Cumhuriyet Halk Partisi değerleriyle örtüşmüyor"

CHP'nin Avrupa'nın sözcülerinin ifadelerini kullanan batının söylediği beyanların neredeyse bir benzerini kullanan batıyla adeta ortak hareket ettiğini aktaran Aydın, "Karasu'nun tehdit etti açıkçası teskerede biz sizin tavrınızı göreceğiz dedi. Teskerede CHP ile HDP onun için hayır dedi ama ne girdi ne çıktı ne oldu da bir süre sonra çıktı Kandili yerle yeksan edeceğim buna inanır mı? insanlar senin zaten duruşunu biliyor insanlar önceden de görmüştük dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi değerleriyle örtüşmeyen milletin geleceğini adeta hesap etmeyen milletin gerçeklerinden son derece uzak bir siyasi profil çiziyor yakışmıyor. Bu ülkenin asıl meselesi Ana Muhalefet meselesi gerçekten o an ne varsa ona muhalefet iktidarın getirdiği her şeyi yok sayan yok fareden ama yeri geldi Avrupa'nın sözcülerinin ifadelerini kullanan batının söylediği beyanların neredeyse bir benzerini kullanan batıyla adeta ortak hareket eden Türkiye'yi her fırsatta batıya şikayet eden şu büyük elçilere en son yazdığı mektupta ülkenin büyük projelerinden rahatsızlık duyan Cumhuriyet Halk Partisi bu kabul edilebilir bir şey değil. Dolayısıyla CHP'nin kendini çek etmesi  duracağı yeri çok iyi bilmesi gerekiyor bu ülkenin siyasi partisiyse bu millet adına siyaset yapıyorsa milletin gerçeklerine dönmesi lazım" ifadelerine yer verdi.

"Sandıkta hesabını verecek"

Lütfü Türkkan olayında özrü kabahatinden büyük bir pozisyonda bu millet bunların hepsini gözlemlediğini belirten Aydın, "Bu söylemleri kabul etmek mümkün değildir. Ne olursa olsun bu ifadelere karşı kalkıp bir takım beyanlar ortaya koymak meşru gösterecek sebeplere dayandıracak çok çok daha yanlış helaki sayın genel başkanlarının ifadeleri asla yenilir yutulur değil. Lütfü Türkkan'dan da ziyade bir hanımefendi olarak genel başkanı kalkıp ağzından o ifadelerin çıkması ben bundan hakikaten ifade etmekten itina ediyorum. Bu milletin değerleriyle ters düşen o beyanların ağzından çıkması çok çok büyük yani özrü kabahatinden büyük bir pozisyonda bu millet bunların hepsini gözlemliyor, görüyor zaten sandıkta hesabını verecek" şeklinde konuştu.

"Çok daha müjdeli haberler alacağız temenni ediyorum"

Savunma sanayisinde çok daha müjdeli haberler alacaklarını söyleyen Aydın, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Kesinlikle gerçekten gurur verici bir tabloyla karşı karşıyayız. Bu ülkenin Savunma sanayisi yüzde 20'lerde iken kendi savunma sanayisini yüzde 80'ne çıkartmış ve dünyanın pek çok ülkesine bunları ihraç edebilecek pozisyona gelmiş kendi İHA'sını kendi SİHA'sını Akıncı'sını üreten topunu, tüfeğini, tankını üreten ve inşallah savaş gemisini üreten yakında da inşallah savaş uçağını üretecek olan her alanda savunma sanayinin her alanında yapılması gereken ne varsa onu yapan bir konuma geldi. Öz güveni yüksek bir Türkiye bu manada da hem kendi savunması için hem de savunma sanayisini geliştirerek ihracatında da dünya etkin bir rol aldı. Bugün dünyanın pek çok ülkelerinde bağımsız kuruluşlar bunu yazıyor.

 Pek çok uluslararası basın medya kuruluşları Türkiye'nin savunma sanayide geldiği noktayı yazıyor bunla gurur duymalı bu ülkenin her bir evladı her bir vatandaşı her bir siyasi partisi bu işten gurur duymalı ama görüyoruz ki; bazı siyasi partiler bazı siyasi partilerin sözcüleri Türkiye'nin kendi İHA'sını, kendi SİHA'sını savunma sanayisini geliştirmesi üretmesinden rahatsızlık duyar pozisyonda daha fazlasını yapacağız. Artık Türkiye öyle dışardan yönetilen dışarıdan idare edilen bir ülke konumunda değil. Milletin iradesiyle hareket eden dışarıdan bağımsız öz güveni yüksek her alanda dünyanın en büyük projelerini gerçekleştirebilecek bir pozisyona gelmiş artık Türkiye'yi tutabilene aşk olsun bundan sonraki süreçte inşallah önümüz açık. Çok daha büyük çok daha büyük ilerlemeler yakın zamanda bizi bekliyor. Çok daha müjdeli haberler alacağız temenni ediyorum."