MAKUL TALEP ESKİ YERİNDE DEĞİL, GELECEĞE STADYUM
6 Şubat depreminde Adıyaman, spor tesisleri açısından en ağır kaybı yaşayan şehir oldu. Birçok spor tesisimiz zarar gördü, bazıları yıkıldı; gençlerin nefes aldığı alanlar yok oldu.
Bugün elimizde tarihi bir fırsat var: Spor altyapımızı yeniden kurmak, gelecek nesillere umut olacak tesisler inşa etmek...
Ama ne yazık ki bu fırsat, “yıkılan stadın yerine 10 bin kişilik küçük bir stat” anlayışıyla heba edilmek üzere.
Sormak gerekiyor: 600 bini aşan nüfusuyla, ülke ortalamasının üzerindeki futbola olan ilgisiyle, Adıyaman’a reva görülen bu mu?
Biz çocuklarımıza dar sokaklara sıkışmış bir stat mı bırakacağız, yoksa şehrin çeperinde 20–25 bin kapasiteli stadıyla modern bir spor kompleksi mi?
Bundan önceki paylaşımlarımızda kapasiteyle ilgili görüşümüzü karşılaştırmalı istatistiki verilerle ortaya koyduk. Sonuçlar tartışmaya yer bırakmayacak kadar net. Bu İl’e yapılacak stadyumun kapasitesi minimum 20 bin kişilik olmalı.
Konuyla alakalı bundan önceki iki paylaşımımızın linkleri,
Paylaşım 1;
Paylaşım 2;
Önce stadın merkezde yeniden yapılmasının avantajlarına bakalım:
1. Yürüyüş mesafesi¬- Eski yerinin bazı taraftarların yürüyüş mesafesinde olması bir avantaj. Fakat bu avantaj kaybının büyük sorun yaratmadığını stadyumlarını merkez dışına çıkartan illere baktığımızda görüyoruz. Toplu taşıma araçları veya maç günleri dolmuş ve belediye otobüslerinin koyacağı ek seferlerle sorun kolayca çözülüyor.
2. Maliyet sorunu- Stadın eski yerinde yapılması, maliyet açısından avantaj gibi görünse de olay hiç de öyle değil. Daha önceki paylaşımlarımızda değindiğimiz konuyu özetleyelim: Statla beraber yıkılan tesislerin arazisi yaklaşık 35 dönüm. İşin uzmanlarının görüşü şu şekilde: Merkezdeki bu 35 dönüm arazinin ederiyle şehrin çeperlerinde 100 dönümden fazla arazi alınır ve artan parayla söz konusu bazı tesislerin yapımı tamamlanır. Yani stadyumun kendi yerinde yapılması mali açıdan bir avantaj olmuyor.
Merkezde Yeniden Yapılmasının Dezavantajlarına gelince;
1. Trafik Kaosu – Maç günleri şehir içi ulaşım kilitlenecek.
2. Otopark Sorunu – Yeterli alan olmadığı için çevre sokaklar araç işgali altında kalacak.
3. Alternatif Alan Fırsatının Kaybı – Merkezdeki değerli arazi; afet toplanma alanı, park veya sosyal yaşam alanı olarak değerlendirilemeyecek.
4. Kapasite Sınırı – Mevcut alanda yapılacak 10 bin kapasiteli stat birkaç yıl içinde yetersiz kalırsa, kapasite artırımı konusunda büyük sıkıntılar doğar.
5. Ek Tesislere Yer Yok – Antrenman sahaları, spor salonları, otoparklar için genişleme şansı olmayacak.
6. Çevresel Baskı – Gürültü ve kalabalık maç günleri şehir merkezine yük bindirecek.
7. Ekonomik Katkı Sınırlı – Sıkışık alanda çevreye yeni ticari yerler kazandırılamayacak.
8. Afet Riskleri – Merkezi yoğunluğun artırması, olası afetlerde tahliye ve toplanma sorunları doğurur.
9. İnanç Hassasiyeti¬-¬ Eski stadyum alanı içerisinde bir yatırın (Türbe) olması, konuya duyarlı bazı insanlarımızı rahatsız etmekte vb.
Yeni Stadyumun ve Entegre Tesisin Şehrin Çeperinde Yapılmasının Dezavantajları
1. Söz konusu arazinin olduğu yerde alt yapı hizmetleri yok veya yetersiz ise ek bir maliyet çıkarır. Fakat ilimiz çeperlerinde alt yapı sorunu yok diyecek kadar az olduğundan büyük maliyet çıkarmaz.
2. Yürüyüş mesafesi konusuna yukarda değinmiştik. Bunların dışında. Entegre tesisin şehrin çeperinde yapılması ile eski yerinde yapılması arasında dezavantajlı bir durum tespit edemedik.
Yeni Stadyum ve Entegre Tesisin Şehrin Çeperinde Yapılmasının Avantajları
1. Ulaşım Rahatlığı – Çevre yolları ve geniş otoparklarla ulaşım kolaylaşır.
2. Yüksek Kapasite İmkânı – 20–25 bin kişilik modern bir stat yapılabilir.
3. Spor Kompleksi Kurulabilir – Yüzme havuzu, kapalı salonlar, antrenman sahalarıyla tam bir spor köyü inşa edilebilir.
4. Ekonomiye Katkı – Çevresinde hızla gelişecek yaşam alanı restoranlar, kafeteryalar vb. yeni iş sahaları yaratır.
5. Sosyal Yaşam Merkezi – Ailelerin her gün kullanabileceği güvenli alanlar oluşur.
6. Gençlere Yatırım – İşin uzmanları der ki: Bağımlılıkla (uyuşturucuyla) en ucuz ve etkili mücadele yöntemi, gençleri spor veya sanata yönlendirip oralarda kalıcı olmalarının koşullarını yaratmaktır. Spor köyü (spor kompleksi) gibi entegre tesisler cazibesiyle buna en iyi hizmet eden yapılardır.
7. Büyük Organizasyonlara Ev Sahipliği – Ulusal ve uluslararası turnuvalara ev sahipliği yapabilecek kapasiteye ulaşılır. İlin ülke çapındaki bilinirliliğine, tanınmışlığına, vitrinine katkı sağlar.
8. Depreme Dayanıklı Altyapı – Yeni tesisler sağlam zeminlerde inşa edilerek risk en aza indirilir.
9. Şehir Planlamasına Uygunluk – Merkeze yük bindirmeden uzun vadeli gelişime hizmet eder.
10. Turizm ve Tanıtım – Modern bir spor kompleksi Adıyaman’ın marka değerini yükseltir.
11. Sürdürülebilirlik – Geniş alan sayesinde yıllar içinde yeni tesisler eklenebilir.
12. Ayrıca entegre tesisler
-Alt yapı hizmetlerinin yapımı, temizlik, bakım ve onarım, toplu ulaşım, internete kolay erişim, tesisin kendi enerjisini üretebilmesi, birçok tesisten aynı yerde faydalanma ve personel istihdamında önemli avantajlar sağlar. Hizmet maliyetini düşürür.
İşte resim bu.
Sonuç,
Adıyaman’ın önünde iki yol var:
-Biri merkezde sıkışmış, kapasitesi düşük, sorunlar üreten ve büyüten küçük bir stat… 60-70 yıl insanlarımızın hak kaybına vesile olacak bir yapı.
-Diğeri şehrin çeperinde 20–25 bin kişilik stadı ile bir spor köyü niteliğinde, insanlarımıza ve ekonomiye 60-70 yıl hizmet edecek insanlarımızın yaşam kalitesini yükseltecek bir vizyon projesi…
Hem de yaklaşık aynı maliyetlerle. Hangisini tercih edelim?
Unutmayalım! Stadyum sadece bir bina değildir. O, bir şehrin vizyonunu, geleceğini ve insanlarına verilen değeri gösterir.
Siyasilere, ilgililere, yetkililere çağrımızdır!
Resim bu kadar net iken, bu tarihi fırsatın tarihi bir hataya dönüşmesine onay vermeyin. Yol yakınken konuyu inceleyin-inceletin.
Veya insanlarımızın merak ettiği ‘Neden kendi yerinde? Neye göre 10 bin kişi kapasiteli bir stat?’ Sorularının cevabını verin.
Paylaşımlarımızla, yapılacak stadın düşünülen yerinin de kapasitesinin de yanlış olduğunu ortaya koyduğumuz kanaatindeyiz.
Dolayısıyla bu tarihi yanlıştan dönüleceğine olan inancımızı koruyoruz.
Bu ile, şehrin çeperinde en az 20 bin kişi kapasiteli statla beraber entegre bir tesisin yapılmasının koşulları oluşmuştur. Bu bir lüks değil, bir ihtiyaç ve makulün talebidir. Bu ilde yaşayan ve daha 60-70 yıl yaşayacak olan insanların hakkıdır.
Bu hakkı sahiplenelim. Kaybına katkı sunmayalım.
M. Nuri Sever
Not: Adıyaman Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü görevinden ayrılan Sn. Fikret Keleş’e ilimiz sporuna yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür ederken, yeni müdürümüz Sn. Hüseyin Elüstü’ye hoş geldin diyor, her ikisine de yeni görevlerinde başarılar diliyorum.