ABD,Her kıtada bütün denizlerde askeri üs kurmuş dünyanın en büyük askeri gücüne sahip ülkesi konumundadır.
AB Ülkelerinin en etkin olanlarınıda,(Kendi kendilerini idare ediyor görünmelerine bakmayın)Başta Almanya ve İngiltere’yi direk olarak kontrollü bir şekilde yönetmektedir.
Bütün dünya ülkeleri üzerinde güç ve kontrolünü kaybetmemek için yaptığı askeri operasyon planlamalarının merkezi ABD
dir.
Ekonomik (bazen askeri destek)Ve para operasyonların merkezi İngiltere (Londra)dır.
Teknolojik üst dağılımı ve depo merkezi olarakta (ABDnin Değişik yönetim sistemi versiyonu)O olarak yönetilen AB nin “ABİ “Konumundaki ülkesi Almanya’dır.
Geçmiş yıllarda AB’nin içinde yer aldığı halde birlikteliğin ekonomik birlik dolaşımının temel unsuru olan AB nin kullandığı para birimine (EURO)Geçmeyen İngiltere serbes ticaret yanında serbest seyahat konusunda da farklı bir tutum içerisine girerek(Schengen)Ortak vize sisteminden farklı olarak Bağımsız bir politika izlemiştir.
İngiltere ; (Yeni dünya sistemi)Politikalarının dışında hareket etmemek göreviyle ABD’nin isteği doğrultusunda hareket ederek AB üyeliğinden ayrılmıştır.
Ayrılığın nedenini kısaca küresel manada Yeni paylaşım ve bölüşümlerin İngiltere’ye verilen yeni görevin sebebi olarak açıklayabiliriz.
Dünyada bir çok ülke (AB Birliği içinde  kontrolsüz hareket etmeye başlamış buna, (Afrika ve Amerikan kıtasında ki Bazı ülkeler)dahil olmuş,Gelişen teknoloji ile birlikte ciddi bir”YERLİ “Uyanmış içerisine girip bağımsızlık yolunda çok mesafe kat etmişlerdir.
Dünyaya hükmetme konusunda emperyalist sömürgecilikle güç kazanıp bütün dünyayı idare etmek sevdasında olan “Paydaşlar”Bu sevdanın ve bu devranın bitmemesi için(Para,Teknoloji,Ticaret,değerli maden,ve Askeri güç)ayrıca Konumlarını kaybetmemek adına sürekli bir yerlere savaş açmak da oraları kontrol etmek politikaları çok ciddi maliyetlerle onları karşı karşıya bırakmıştır. En önemlisi emperyalist yapı ülkelerin”YERLİ-MİLLİ”Uyanışlarıyla birlikte savaş sanayinde ve teknoloji üretiminde bağımlılıkların azalması karşısında da iyice kontrollerini Kaybetmeye başlamışlardır.
Bu durum onlar için bir felaketin Başlangıcıydı.
Artık dünyanın hiçbir yerinde işler eskisi gibi gitmiyordu artık devlet yönetimlerini ele geçirmek için kullandıkları bir çok argümanlarıda Deşifre ediliyor açığa düşmelerinin önüne geçemiyorlardı.
Eskiden bir telefonla dizayn edilen ülkeler gitmiş,Asker ve mühimmat gönderilerek güç kullanılıp kontrol edilmeye çalışılan ülkelerde bile ciddi dirençler karşısında kontrollerini sağlamaları artık mümkün olmamaya başlamıştır.
Bu durum karşısında öyle bir şey yapmaları gerekiyordu ki hem ülkelerde korku panik çaresizlik yaratacak, hem de sundukları kurtuluş reçetesi ile masrafı en aza indirmek suretiyle,Askersiz savaşsız ülkeleri tekrar kendileri kontrolünde birer devlet haline getireceklerdi.
Bunu başardılar mı ? henüz değil.
Bu konuyu ülkemizi de içine alan  ve ilgilendiren boyutlarıyla incelemeye devam edeceğiz.