Yaşadığımız covit 19 Salgını ile alakalı Dünya sağlık örgütü NATO ve diğer bütün ülkelerin sağlık örgütleri ve konuşan uzmanları Başımıza musallat olan coronavirisün Dünya gelenin de mutasyona uğradığını bazı tedavi şekillerinin ve alınan bir çok tedbirin yeniden gözden geçirilmesi ve yeni bir dalgaya hazırlıklı olunması konusunda uyarılarda bulunuyorlar.

Buna rağmen başta ülkemiz olmak üzere bazı ülkelerde ,ülke insanları benim (Üçüncü dünya savaşı )Olarak ifade etmeye çalıştığım, Ve “şu anda Tatbikat yapıyorlar istediklerini alabilmek için biyolojik saldırılarını değişik dozlarda arttırarak devam ettirecekler Ülkeler ve topluluklar buna hazırlık yapmalı hazırlıklı olmalı” demiştim.

Ancak son zamanlarda Ülkemizdeki gerek orta ve küçük Ölçekteki esnaflar düşünülerek gerekse büyük işletmelerde ve diğer işletmelerde çalışanların mağduriyeti vs düşünülerek Bu virüsle alakalı yavaş yavaş normale dönüş tedbirleri alınmaya başlandı,  ancak ülke insanı yavaş yavaş normale dönüş tedbirlerini topyekûn virüsten Kurtuluş olarak algıladı.

Başta sağlık bakanlığı ve bilim kurulu olmak üzere İşin uzmanları da dahil hiçbir şeyin henüz bitmediğini salgının devam ettiğini insanların birbirleriyle her türlü ilişkide dikkatli davranmaları gerektiğini maske takmak eli yıkamak sosyal alanlarda mesafelere dikkat etmek konusunda ciddi uyarılarda bulundular.

Fakat bu uyarılara Toplumun çoğunluğu maalesef dikkate alıp uymadı ya da rehavete kapılıp uyumak istemedi.

Şimdi geldiğimiz nokta, Çok basit olarak yapmamız gerekenlerden uzaklaşarak sanki hiçbir şey yaşamamışız gibi davranıp bu sinsi planlı yapılan salgını hafife Almaya başlamak durumu .

Tekrar başa dönmem gerekirse Dünya sağlık örgütü NATO ve ülkelerin sağlık kuruluşları bu işe kafa yormuş uzmanlar bu salgının bitmediğini tedbirlere dikkat edilmediği taktirde ikinci bir dalganın kaçınılmaz olduğunu Açık açık bağırarak ifade ediyorlar

Tam bu noktada benim dikkatinizi çekmek istediğim bir konu var;

Dünya sağlık örgütü ile beraber başta Çin ve Amerika birleşik devletlerindeki bir çok bilim adamı virüsün mutasyona uğradığını eskisinden daha güçlü bir hale geldiğini onun için ikinci dalganın kaçınılmaz olduğunu bu konuda tedbirli olunması lazım geldiğini açıkça ifade ediyorlar.

Onlar söylemiyor ama biz açıkça söyleyelim:

Evet, bazı salgınlarda bazı virüsler zaman içerisinde güç kaybeder ya da güçlerini arttırabilirler buda hastalığın yayılmadaki karşılaştığı Kendisine güçlü karşı koyma durumunda gerilediği  Ya da yayılırken zayıf gevşek tedbirsiz davranışlar karşısında daha da güçlenerek Yayılmasını daha çok hızlandırma şeklinde görülebilir.

Ancak bize göre durum böyle değil.

Bu virüsü aynı anda bütün ülkelerin başına bela edenler yaptıkları bu saldırıdan elde ettikleri verileri kullanıp daha güçlü bir saldırıyla teslim alma organizasyonu içerisine giriyorlar girecekler.

Dünya sağlık örgütü ve ülkelerin sağlık kuruluşları bunun böyle olduğunu biliyorlar.

Yani kısaca ikinci dalga covit 19 Salgınının mutasyona uğramış şekli olarak lanse edilse de Aslında elde ettikleri ilk verilerden sonra daha güçlü başka bir organizasyonlu saldırı için laboratuvarlarda üretilen Bir başka biyolojik mikrobu dünya genelinde yayarak dünyada , Elde etmek istedikleri hedeflere ulaşmak istiyorlar.

Kademeli normalleşme bizce vatandaşlara iyi anlatılamadığından işin vahameti konusunda gerçekçi ve doğru olanı söylemek yerine bunun aslında bir savaş olduğunu gizleyerek mutasyona uğrayacak salgın genişleyecek ikinci dalga gelecek ifadeleriyle Oyalama taktığı ne gidiyorlar.

Ülke idaresinde söz sahibi olanlar ve televizyonlara çıkıp bu konuda uzmanlık adı altında yorum yapanlar işin vahametini ülkemiz insanına daha gerçekçi daha anlaşılabilir Saklamadan gizlemeden doğru ve düzgün bir şekilde anlatmalıdırlar.

Aksi halde kapıyı çalan ikinci saldırının Yıkımı ve toplum üzerindeki etkisi sosyal psikolojik ekonomik olarak daha ağır olacaktır.

İkinci salgın dalgası başladı bile

Sağımızdan solumuzdan değişik ülkelerden bu haberleri bu sesleri güçlü olarak duymaya almaya başladık.

Başarılı liderlik ve idarecilik,

Toplum millet aklını İyi ve doğru okuyarak Kendi akıl ve bilgeliği ile harmanlayıp onu sevk ve idare edebilmektir.

Şu anda içinde bulunduğumuz durum tam da bunu gerektirmektedir.

Sağımızda solumuzda olanlar bizler için ciddi habercidir kapımız çalındığında şaşırmak ah vah dememek İçin ciddi hazırlıklar yapılmalı devleti idare eden akıl idare ettiği topluluğa Gerçekçi ve inandırıcı tedbirler ile mesajlar vermelidir.

Zaman bu zamandır bizden hatırlatması.

                        M.Tuğrul Türkeri