İstemi Kağan’ın kızı Kaya Begim, Orta Çağ’ın en büyük hükümdarlarından biri olan Sasani kisrâsı Nûşirevan ile evlenmiştir. Bu evlilik Şehname’de uzun uzun ve şaşaalı bir şekilde anlatılır. İran destanında İstemi, Türk ü Tâtar ve Çîn ü Mâçin hakanı olarak geçer. Nûşirevan ile Kaya Begim’in evliliğinden olan Sasani hükümdarı Hürmüz, Türkzâd (Türk’ten doğma) lakabıyla anılır. Hürmüz’ün oğlu Hüsrev ise aşkları dillere destan olan Hüsrev ü Şîrîn hikâyesindeki kahramandır. Bu hikâyeyi, Farsça yazdığı bir mesneviyle dillere destan eden de yine bir Türk olan Genceli Nizamidir.

İmam Zeynel Abidin'in annesi Hz. Hüseyin'in hanımı olan Şehr-i Banu Gazele'dir.Banu Gazele hakkında yapılmış çok detaylı çalışmalar olmamakla birlikte bugün ortaya koyacağım deliller ışığında kendisinin Türk kökenli olduğu kesin olarak anlaşılacaktır.Şehr-i Banu Gazele, Sasani hükümdarı III. Yezdgerd'in Çiçek Hatun'dan olan kızıdır. III. Yezdgerd tarihi kaynaklarda Nuşirevan olarak bilinen kişidir. 49 yıl Sasani devletinin başında bulunmuştur. Adalet ve doğruluğuyla ün salmıştır. Kendisine Nuşirevan-ı Adil denilmiştir.Hz. Peygamberimiz, O'nun Müslüman olmadan ölümüne çok üzülmüştür.Ak Hunların büyük saldırganlıklar gösterdiği yıllarda Göktürk Hakanı İstemi Yabgu bu saldırılara karşı diplomatik bir atak olarak Türk olan kızı Çiçek Hatun'u Sasani hükümdarı Nuşirevan ile evlendirdi.Hz. Hüseyin'n eşi, İmam Zeynel Abidin'in annesi olan Şehr-i Banu Gazele'nin annesi işte bu Çiçek Hatun'dur."Hazreti Ömer, Sasanî devletini yıkıp İran'ın fethini tamamladığında Nûşirevân'ın üç kızı da esirler arasında bulunuyordu. Bun¬lara da diğer esirler gibi muamele yapılmak istenince Hazreti Ali, "Resûlullahın esir olan sultanlara ve çocuklarına ayrı mua¬mele yapılmasına dair Hadis-i Şerifi var" deyince Hazreti Ömer bu kızları Sevde vali¬demizin emrine verdi. Bir müddet sonra bunların üçü de kendi istekleriyle Müslü¬man oldular." (Prof. Dr.Ahmet Şimşirgil, Nuşirevan başlıklı makalesinden.)