Bu ülkenin Musul vilayeti Arapların, Türkmenlerin, Kürtlerin, Yezidilerin, Keldanilerin, Süryanilerin, Ermenilerin bir arada yaşadıkları bir ülke. Bu ülkede önce İran- Irak savaşı başlar, her dinden, her ırktan insanlar bu savaşta hayatını kaybeder.

İran Irak savaşı sona erer, sonra Amerika'nın işgal savaşları başlar 1. Körfez Savaşı, ardından gelen ekonomik yaptırımlar ambargolar, çekilen sıkıntılar, ardın'dan 2003 Amerikan işgali sünnilerle şiirlerin birbirine düşmesi. Kürtlerin Kuzey Irak'ta yarı bağımsız hareket etmesi, Saddam döneminde etkili ailelerin bütün güçlerini kaybetmesi.

Koço köyü bir Yezidi Köyü çevresindeki Arap köyleri ile kirvelik bağlantılarıyla bir barış ortamı içerisinde yaşıyorlar. Amerikan askerleri köye geldiğinde onları misafir ediyorlar, ağırlıyorlar. Bu çevrede Amerika'yı Irakın yıkımından sorumlu gören Sünni Arapların düşmanlık hislerini beslemesine neden oluyor. Amerika İşid militanlarını cezaevine atıyor kitapta anlatılmıyor ama burada insanlık dışı eylem yapacak bir robot olarak yetiştiriyor.Bu arada Dua Halil isimli Yezidi kızı müslüman bir gence kaçıyor. Kızı, Müslümanın elinden alıyorlar sonra bir meydanda Yezidiler tarafından taşlanarak öldürülüyor. Bu da sosyal linç olayı toplumsal nefret duygusuna zemin hazırlıyor. İŞİD köylerini kuşatığında çevredeki Sünni Araplardan hiçbir destek görmüyorlar. Çünkü bu ilgisizliğin zemini Amerika ile ilişkileri olması yine Yezidilerin Müslüman bir genç ile kaçan Dua Halil taşıyarak öldürmesi kızın ölümünden sonra muayenesinde bekar olduğunun anlaşılması. Müslümanların nefretini daha da körüklüyor.

Nadiye Murad'ın Köyü Koço. Yezidi Köyü. IŞİD önce tavuk ile bir kuzuyu kaçırıyor sonra köyün Çobanını bunlar yezidilerin Köyü terk etmeleri için bir uyarı işareti ama köylüler bunu anlamaz. Peşmerge bunları korumak için köye gelir onları yedirir içirir ler ancak Peşmerge IŞİD'in geleceğini sezince köylüleri uyarmadan firar ederler. DAEŞ daha sonra Köyü tamamen kuşatıyor sonra genç erkeklerini yaşlı kadınları kurşuna dizer. Bekar genç kızları ise köle pazarlarında satarlar. Robot olarak yetiştirilmiş IŞİD militanlarının İslam'dan anladıkları köle olarak satılan kızlara yapılan muamele başka İslam'la ilgili hiçbir icraatları anlatılmıyor ABD bir ülkeyi parçalamak nefret tohumu yaratmak için DAEŞ kurar, sosyal linç yapmak için de Dua Halil gibi masumları toplum tarafından Katl edilmesini sağlayan zemin hazırlar.

Nadia da DAEŞ militanlarına satılıyor ve insanlık dışı muamelelere ile karşılaşıyor. Bir Amerikan yapımı olan insan öldürmeye odaklı

DAEŞ militanlarına İslam devletinin Savaşçıları denilmesi. İslam'a gerçekten biri zulum.

IŞİD'in İslam'la hiçbir alakası yoktur .Kitapta da anlatıldığı gibi tamamen zampara ahlaksız tecavüzcü Müslüman toprakların bütün kültürel zenginliklerini geçmişten gelen mirası yok eden, bir hafıza silicisi. Tarihi müzeleri tahrip eden, buradaki eşyaları karaborsada Batılılara satan bir örgütü Müslüman olarak okuduğumda tek rahatsız olduğumuz IŞİD'den İslam devletinin militanları Savaşçıları askerlere denilmesi. Halbuki IŞİD özel olarak Amerikan tarafından öldürmeye odaklanmış birer robot.

Koço köyü kendilerini korumak için önce Peşmergeden yardım istiyor köylerine gelen peşmergeyi yoksul olmalarına rağmen yedirip içiriyorlar misafir ediyorlar ağlıyorlar fakat IŞİD tehlikesi başlayınca köyleri hiç uyarmadan köylere silah vermeden eğitmeden Köyü bırakıp kaçıyorlar Nadia'nın başından geçen felaketler İŞİD'in uyguladığı insanlıkla alakası olmayan muamele sonra Nadia fırsatını bulup DAEŞ'in yanından kaçıyor. fakir ancak insaflı gerçek Müslüman bir Sünni Arap aileye sığınıyor. O ailenin hayatlarını tehlikeye atarak Nadia'yı kurtarması Kuzey Irak a geçtiğinde onların başından geçen felaketleri dinleyen Peşmergenin rakibi Talabani'nin askerlerinine bütün hikayelerini anlatıp kameraya çekmesi sonra yayınlamayacaklarına dair yemin etmelerine rağmen rakibi Peşmergenin imajını çizmek için videoyu yayınlamaları, Nadıa kurtarmak için hayatını tehlikeye atıp Nadia'nın eşiymiş gibi sahte kimlik çıkartan Musullu Sünni Arap aileye mensup Nasır, DAEŞ'in hedefi olur. Sünni Arap ailesi Musul'da tutuklanır.

Talabani'nin askerlerinin onları derşifre etmeyecekleri ne dair söz vermelerine rağmen internette yayınlamalarının Mesut Barzani'nin askerleri Peşmergenin Koço Köyünü DAEŞ'e Savaşsız bıraktığını göstermektir. Bunlar çekilen acılardan siyasi rant umuyorlar .

Nadia daha sonra Avrupa'ya gidiyor başından geçen felaketleri anlatıyor anlattıkları kitaba dönüşüyor Nobel edebiyat ödülünü alıyor Ancak tek eksikle bütün yaşanan bütün bu felaketlerin Amerikan işgalinin eseri olduğunu güçlü bir şekilde vurgulamaması.

Bütün savaşlarda yaşanan Nadia'nın başına gelen felaketlerle aynı. Savaşların benzer sonuçlar doğuracağını belirtmemesi.

Kitap okuduktan sonra neden yaşanan Çeçenistan Bosna Hersek'te felaketlerinde böyle bir öykü yazılmadı diye düşündüm.

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, şunu diyen bir yazı '2018 NOBEL BARIŞ ODULU SON KIZ ESARE TİMİN HİKAYESİ VE VEIŞID LE MÜCADELEM NADIA MURAD Opsilon'