(Güneş KAR’A kavuşunca; DOĞA terlemeye başlar,)
KAR
Rahmet pınarlarından çözülüp-süzülen kar,
Yağ! Kirli bedenimin üstüne kon-pak eyle.
Yüreğim kurak diye, sarmasın seni efkar,
Sar!Kararmış nefsimin aynasını ak eyle..
Rabbim sende gizlemiş rahmet-ı sürurunu,
Her bir tanen haykırır O’nun sonsuz nurunu.
Dök üstüme o nur’un maya ve hamurunu,
Ser;üç halinle sula-bendine durak eyle..
Yar! Çileye takılmış kalbimin ortasını,
Gör! Narına yakılmış gönlümün potasını,
Ve rüzgara kapılmış bahtımın rotasını,
Dur!Sımsıcak kucakla-kendine Burak eyle..
Asarında görünür-idraklere aşikar,
O ezeli Müdebbir-O ebedi Keremkar.
O’na doğru sür beni,kalma sakın bi’karar,
Dür!Rahmet kulvarına-rindine bırak eyle..
Virane bedenimi, her damlanla beraber,
Yak,yandır,kavur/savur- buharınla seranser.
Fırtınaya ver-gitsin/uçsun benden bi’haber,
Ger!Körükle,sürükle-gökte infilak eyle..
Her bir parçam dağılsın-ÇIKSIN ARŞ-I ALA’YA,
SELAMIMI iletsin benden HAK-TEALA’YA
ORDA YANAN KÜLÜMÜ GERİ GETİR SILAYA,
Ver BORCUMA Karşılık-DOSTLARA İNFAK EYLE..
(İHB-5.Ocak.2007)
DEVERAN..
Her FANİ’NİN KADERİNE;
Dört mevsim bir deverandır,
HAYATINA/HEDERİNE;
ÖLÜM de bir feverandır..
GÜZ YELİ çıkar nazara;
Savrulur ateşten küller
Gazel dökülür Gül/zara;
Kavrulur güller-Bülbüller..
TOHUMLAR atılır yere;
Avuç-avuç DUALARLA,
Ve UMUTLA sere-sere;
Yürekteki ŞUALARLA..
LOHUSA BİR ANNE GİBİ;
Aşkla devinir gökyüzü,
Sanki ALEVLENİR dibi;
Meşke bürünür yeryüzü..
Bütün ALEMLER ibretle;
Seyre dalar gökyüzünü,
İştiyakla ve hasretle;
Rahmete açar gözünü,,
Dest-i kudret testisinden;
Süzülür “KAR TANELERİ”
Tüm mahlukatın üstünden;
KALDIRIR BAHANELERİ..
Sarar DOĞANIN başını;
Bembeyaz kefen misali;
SERER BİN/BİR AKIŞINI;
Arza NAKŞEDER visali..
Sonra sert bir poyraz eser;
Tutulur sesler-nefesler,
Donar her bir şey beraber;
Yutulur hisler-hevesler..
Derken sımsıcak bir GÜNEŞ;
Çıkagelir KAF DAĞINDAN,
AŞKA GELİR BACI/KARDEŞ;
Sevdalanır yüreğinden..
“GÜNEŞ KARLA BULUŞUNCA;
DOĞA TERLEMEYE BAŞLAR,
FIRLAR YERİNDEN KARINCA;
YARILIR TOPRAKLAR-TAŞLAR..”
KAR YAĞIYOR GEL SAR BENİ ÜŞÜME..
“Uzaklara düşen Kara (KAR) demem;
Benden ayrı düşen Yar’a (YAR) demem,
Tüm Ağyarın derdi başıma yağsa;
Yardan gayrı düşen zara (ZAR) demem..”
Aşk ateşi yüreğine düşünce;
Bedeninden ruhuna üşüşünce,
Seni atıp çöllere düşürünce;
Sen yine de-Gel sar beni-üşüme..
Aşk belası, külleniyor- bitmiyor;
Ne yapsan da-sevda baştan-gitmiyor,
Ey Sevgili! Seni El/alem sarsa;
Sen yine de-Gel sar beni-üşüme ..
Gel! Sen aşkı başka yerde arama,
Aç kalbimi bak yarama-yarama,
Her derdinin bir saranı var olsa;
Sen yine de-Gel sar beni üşüme..
Ufuklara dalıp-dalıp düşünme;
Nazarını “yağan kara” düşürme,
Her katresi yüreğinde kor olsa;
Sen yine de-Gel-Sar beni- üşüme..
(İHB/Şiir Pazarı Şiirleri-30.Aralık.2015/İST.
SON/SÖZ; Yüce ALLAH,bu fani ALEMİ Bizim dileğimize göre değil,Kendi ezeli ve ebedi ilm-i iradesinden “KAİNATA” sermiş olduğu dileğine-DOĞAL güç,kuvvet ve kudretinin ARZ Ve TALEBİNE göre(Yeli,Rüzgarı,Tufanı estirerek,Kar’ı,Yağmuru, Boranı yağdırarak,Sellerle,Depremlerle Yerleri Değiştirip/Dönüştürerek,her an yerlerden ibretli türlü Nimetlerini çıkarıp-nazarımıza sererek )SEVK Ve İDARE eder,çünkü;ONUN her bir dileği,aynı zamanda Bizim de HAYATA/Kaderimize dair beslemekte olduğumuz dileğimize yani “ARZ VE TALEBİMİZE” uygun olan İNSAN VE İHSAN eksenli mücmel ve mükemmel “İLAHİ/EVRENSEL-MEDENİ” vazgeçilmez bir dilektir..
Bilmem ki! Daha ne isteriz ONDAN;Ve Hangi yüzümüzle..!? Sevgilerimle..