MUSTAFA ÇİMEN

Abone Ol


Şair-Yazar-Filozof-Ekonomist-Muhasebeci-Üst düzey yönetici ve işletmeci
Doğum: 08.08.1954 Vefat: 04.08.2015
08.08.1954 tarihinde Mersin / Silifke / Ovacık köyünün Erikli koyak yaylasında kıl çadırda Yörük bir ailenin üçüncü oğlu olarak dünyaya geldi. Babası Ramazan Çimen, annesi Hamide Hanımdır. İlkokula başlayana dek başının üstünde Toros dağları ayaklarının altında Akdeniz yalın ayaklarıyla ailesine tarım / hayvancılık işlerinde yardım etti. İnsanlardan evvel doğayı tanıdı, işi tanıdı.

İlkokula başladığında ilk defa lastik ayakkabısına sahip oldu. Okulda yatıp kalkma derecesinde okulu sevdi. İlkokulunu Silifke ovacık köyü ilkokulunda tamamladı. Bu yaşamı için bir dönüm noktası oldu. Köyde okumak pek yaygın olmadığı için ve babası Ramazan Bey oğlunun temel eğitimi aldığını düşündüğünden okuldan almak istedi. Üst sınıflarına ders anlatmasıyla zekâsı ilkokul öğretmeni Ahmet Parlak Bey’in dikkatini çekmişti. Bir problemi çözmek için gece okulda kalması ile ilgili bir anısı var. Öğretmeninin ve yakın çevresinin baskısıyla babasının rızasını alıp evden ayrılıp Silifke merkezde 10’lu yaşlarda ayrı eve çıktı. Hem çalıştı hem okudu. Ortaokulu Silifke ortaokulunda tamamladı. Buradan devlet parasız yatılı Adana Erkek Lisesini kazandı (1968). Başkaldırı yıllarında sağ-sol kavgalarının şafağında fevkalade politik bir ortamda içi içine sığmıyordu o sıralarda onunla aynı yıllarda Adana’da eğitim gören memleketlisi ve akrabası olan Mustafa Ünlü’nün tesiriyle Yeniden Milli Mücadele hareketine katıldı mezun olduktan sonra (1972) bünyesinde olduğu kuruluşun ısrarıyla Adana İktisadi ve Ticari ilimler akademisine başladı.1976 yılında Adana iktisadi ve ticari akademisinde 3. sınıf okurken yeniden milli mücadele hareketi bünyesindeki kültür-sanat dergisi Pınar’ın hikâye yarışmasında dereceye girince. Pınar dergisi ve Bayrak gazetesinde çalışmak için İstanbul’a davet edildi ve Adana’dan ayrıldı.

Bayrak gazetesinde sinema eleştirmeni olarak yazılar yazdı. Cemil filminin eleştirisi-analizi Gülgen film yayınlarının kitabında yer edindi. Sınav dönemlerinde Adana-İstanbul arasında mekik dokudu (tren) ve diplomasını alınca (1977) Liseden edebiyat öğretmeni Emek hanımla evlendi. 1979’da yedek subay olarak askerliğini yaptı. İstanbul üniversitesinde yüksek lisans yaptı. (1981)
Yüksek lisanstan sonra siyasi hayatından ve edebiyattan uzaklaşıp iş hayatına odaklandı. Oymak-San Oto Yedek Parça ve Endüstri Makinaları A.Ş’ de işe başladı. Fakat edebiyat onu bırakmadı. Bilanço Hesaplarından, aktif-pasif çözümlemelerden şiirler yarattı. Kendi ifadesiyle bazen peçete kâğıtlarına bazen şirket çalışmalarının arasına yazdı bazen trende, uçakta, sokakta, arabada mırıldana mırıldana şiirlerini oluşturdu.
Gençlik yıllarından bu yana edebiyat-şiir-düşünce sevdalısı oldu. Şiirde Nazım Hikmet, Attila İlhan, Ahmet Haşim, Necip Fazıl, Cemal Süreyya, Yahya Kemal Beyatlı gibi isimlerden etkilendi. Yazdı ve yazdı. Oymaksan oto yedek parça firmasında çalıştı. Sonra 1986 yılında Dedeman holdingde işe başladı mali işler müdürlüğünden, yönetim kurulu üyeliği ve icra kurulu başkanlığına kadar çeşitli görevler aldı. Kariyeri de çeşitli hikâyelerle dolu dünyayı dolaştı sosyeteye karıştı insanları tanıdı. Emek hanımla evliliği iyi yürümedi uzun süre ayrı yaşadılar. 1992 yılında boşandılar.

1993 yılında kendi için ruh güzelliği timsali Anna-Anişoara (Berna) hanımla evlendi ve 1995 yılında oğlu Reha dünyaya geldi.1999 yılında trafik kazasında eşi Berna hanım hayatını kaybetti. Oğluyla baş başa kalan baba özlem ve hüzün dolu yıllar geçirdi. Şiir paletine yeni renkler kattı. “Ya düşümde de bulamazsam seni yine de düşlerine koşar insan. Şiir düşlerdedir çünkü. Şiir insan-insan şair dedi ve ilk kitabı “şiir insan-insan şair”(2003) i Günizi yayıncılık vasıtasıyla paylaştı 2004 yılında Dedeman Holding’den emekli oldu. Mehmet Taşdiken’in konsept sokak projesi Fransız(Cezayir) sokağında Cafe Restoran (Cafe Albert Mille) işletmeciliği yaptı. MVS isimli yapım şirketi kurdu. İçlerinde Murat Göğebakan, Kurtuluş Türkgüven, Yaşar, Haluk Levent, Feridun Düzağaç’ın bulunduğu “Aynı Mahallenin Çocukları” müzik albümünü piyasaya sürdü. Ardından Özlem Kaveller adlı şarkıcıya albüm çıkardı. Şiir seslendirdi. Umulanı getirmeyen girişimlerden sonra daha pasif işler tercih etti ve finansal danışmanlık gibi işler ile yazın hayatına devam etti. İkinci kitabı “Âşık Olmasam Çoktan Ölmüştüm” (2007). Üçüncü kitabı “İblisin İyi Aklı” (2008). Dördüncü kitabı “İşaretler Sineması” (2008)’de yayınladı. Böylece 4 adet şiir kitabına ulaştı.

Kalemin yerini klavyeye bıraktığı dönemde yayın hayatına internet sitesi üzerinde devam etti ve Ağustos ayının dördünde 2015 yılında kemerde danışmanlık yaptığı otelde cumartesiyi pazara bağlayan gecede kalp krizinden vefat etti ve ardında yeterince insana ulaşamayan kitaplar ve basılmayı bekleyen şiirler romanlar bıraktı. Üretmeye, paylaşmaya, sevgiye yönelik bir hayat son buldu.
04 Ağustos 2020 tarihinde hemşerimiz için Konya’da dostları tarafından bir anma proğramı düzenlenecek. Hemşerimizin ruhu şad olsun.
Not: Bilgiler yeğeni Yılmaz Çimenden temin edilmiştir.