Mutluluğun Fiyat Etiketi Var mı?

Yüzlere yerleşmiş o yorgun gölgeler, bakışlarda kaybolmuş arayışlar... Sanki bir mağazanın en yüksek rafına konulmuş, yalnızca vitrinden seyredilen, ama bir türlü dokunulamayan pahalı bir eşya gibi duruyor karşımızda mutluluk.

Abone Ol

Mutluluk: Fiyat Etiketi Var mı?

Yazan: Songül Özer

Sahi, mutluluk dediğimiz o sihirli duygu gerçekten bu kadar mı pahalı?
Yüzlere yerleşmiş o yorgun gölgeler, bakışlarda kaybolmuş arayışlar... Sanki bir mağazanın en yüksek rafına konulmuş, yalnızca vitrinden seyredilen, ama bir türlü dokunulamayan pahalı bir eşya gibi duruyor karşımızda mutluluk.

Çevremize baktığımızda, sessiz bir mutsuzluğun neredeyse salgın gibi yayıldığını fark ediyoruz. Herkes bir şeylere yetişme telaşında; daha iyisini, daha fazlasını, daha yenisini istiyor. Tüketim kültürü, bize sürekli sahte bir mutluluk vaadi sunuyor: büyük bir ev, son model bir araba, egzotik bir tatil…
Ama şu soruyu sormadan edemiyoruz: Tüm bunlar, kalıcı huzurun yerini doldurabiliyor mu?

Mutluluk, dışarıda değil içimizde saklı

Ne yazık ki çağımızın insanı, mutluluğu dış koşullara endekslemiş durumda.
Başarı, para, statü, kusursuz ilişkiler... Oysa mutluluğun fabrikasyon ayarları ne banka hesabındaki sıfırlarda, ne de başkalarının alkışında gizli.
Gerçek mutsuzluk, elimizde olanları değil, eksikliğine inandıklarımızı görmemizden kaynaklanıyor.

Belki de sorun, mutluluğu bir varış noktası olarak görmemiz.
Oysa o, bir yolculuktur; samimi bir sohbetin içinde, içten bir tebessümde, sabahın sessizliğinde alınan bir nefeste gizlidir. Parayla satın alınamayan huzur, sevgi ve hoşgörü eksikse, ne kadar zengin olursak olalım, ruhumuz hep yoksul kalır.

Bakış açımızı değiştirmek yeter

Mutluluk pahalı değildir; sadece bakış açısı ister.
Küçük şeylerin kıymetini bilmeyi, sahip olduklarımızla yetinmeyi öğrenmektir esas olan. O pahalı sandığımız etiket, aslında kendi yanılgımızın ürünüdür.
Bir fincan kahvede, bir çocuğun gülüşünde, dost eliyle paylaşılan ekmekte saklıdır mutluluk.
Belki de tek yapmamız gereken, içimizdeki ışığı yeniden yakmak, o gölgeyi yüzümüzden kaldırmaktır.

Her şeye rağmen...
Gülümsemeyi huy edinelim.