1. Çok konuşmazdı.
2. Kötü söz söylemezdi.
3. Daima düşünceliydi.
4. Kimseyle çekişmezdi.
5. Her zaman ağırbaşlıydı.

6. Boş şeylerle uğraşmazdı.
7. Dünya işleri için kızmazdı.
8. Lüzumsuz yere konuşmazdı.
9. Umanı umutsuzluğa düşürmezdi.
10. Kimsenin kusurunu araştırmazdı.
11. Vakar ve sükûnetle rahatça yürürdü.
12. Susması konuşmasından uzun sürerdi.
13. Gerçeğe aykırı övgüyü kabul etmezdi.
14. Affediciliği tabii idi; intikam almazdı.
15. Hoşlanmadığı bir şey hakkında susardı.

16. Konuşurken çevresindekileri adeta kuşatırdı.
17. Sıkıntılı hallerinde kabalaşmaz, bağırmazdı.
18. Konuşurken yüzünü başka tarafa çevirmezdi.
19. Sade kıyafetler giyer, gösterişten hoşlanmazdı.
20. Kendi şahsı için asla öfkelenmez ve öç almazdı.
21. Yürürken beraberindekilerin gerisinde yürürdü.
22. Konuştuğunda ne fazla ne de eksik söz kullanırdı.
23. Bulunduğu mecliste ayrıcalıklı bir yere oturmazdı.
24. Sıradan değildi; ama sıradan insanlar gibi yaşardı.

25. Kapısına yardım için gelen kimseyi geri çevirmezdi.
26. Kimseye hakkında hayırlı olmayan özü söylemezdi.
27. Her zaman hüzünlü ve mütebessim bir haletle dururdu.
28. Âdete üzere sarf edilen hiçbir kötü sözü ağzına almamıştı.
29. Kelimeleri parlayan inci dizileri gibi tatlı ve berraktı.
30. Fakirlerle birlikte yerdi; öyle ki onlardan ayırt edilmezdi.
31. Yanında en son konuşanı ilk önce konuşan gibi dikkatle dinlerdi.
32. Düşmanlarını affetmekle kalmaz, onlara şeref ve değer verirdi.
33. Hiç kimseyi ne yüzüne karşı, ne de arkasından kınar ve ayıplardı.
34. Yürürken ayaklarını yerden canlıca kaldırır, iki yanına salınmazdı.

35. Adımlarını geniş atar, yüksek bir yerden iner gibi öne doğru eğilirdi.
36. Dostlarına şöyle derdi: “Dünyada garip bir kimse yahut bir yolcu gibi ol.”
37. Sabahları evinden çıkarken şöyle derdi: “İlahi, doğru yoldan
sapmaktan ve saptırılmaktan, kanmaktan ve kandırılmaktan, haksızlık etmekten ve haksızlığa uğramaktan, saygısızlık
etmekten ve saygısızlık edilmekten sana sığınırım.”

O, Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’ di..."

Ahlakına mazhar olabilmek niyazıyla...Amin Ya Rab'bi!..
Hayırlı sabahlar.
Hayırlı cumalar. Sevgiler

"Es-selâtu ve’s-selâmu aleyke Yâ Rasûlullah!
Yâ Seyyidî ! Yâ Rasûlallah!
Huz biyedihi kallet hilleti edrikni !
Subhâneke Yâ Allâm, tealeyte Yâ Selâm!
Ecirnâ mine’n-nâr ve bi affike Yâ Mu’cir!.
ALLAHumme ente’l- Mennân!
Bedîu’s-semâvâti ve’l-ardı ze’l-Celâli ve’l-İkrâm!.
Yâ Hayy Yâ Kayyum, Yâ ALLAHu celle celâluhu !

"Sana bir dua öğreteyim:
Gözlerinde göz yaşından, Allah pazarında satılan inciler peyda olurken, söyleyeceksin:

“Sonsuz salavat incilerinin dizileriyle, nihâyetsiz selam cevherleri Muhammed Mustafa’nın feyizlere açık ruhuna, hikmetlere açık göğsüne saçılsın... Gündüz parladıkça, güneş âlemi aydınlattıkça, ruhu rahmet ve semalara gark olsun... Tertemiz ehl-i beyt’e selam olsun.”

Bu dua İmânın zevkine yükselenler içindir. Henüz maddenin kesafetinde mahcup kalanlar, hayatta harikulade hadiselere tesadüf etmeyenlere ait™ değildir."
Allahümme salli alâ seyyidinâ Muhammet ve alâ ehlibeyti Muhammed.

Dr. Münir Derman Hz. (k.s)