“Mümin aynı delikten iki defa ısırılmaz, sokulmaz” hadisini okuyunca şüpheye düştüm.

Şüpheden kurtulmak için mümin ne demekmiş bakalım:

Mümin Allah’ın 99 isminden biridir. Allah'ın 99 isminden biri olan El-Mü'min mahlukatları korkulardan emin kılan ve onları güven içinde yaşatan, Kullarına verdiği vaat ve sözlerde sadık olan, İnsanların kalplerine iman nurunu vererek onları mümin yapan, tüm korkulardan kurtararak güvenliğe kavuşturan güvenlik ve emniyet sahibi anlamını taşıyor.

İkinci olarak mümin samimi olarak inanan Müslümanlara deniliyor.

Yani İslami anlamda Kuran'da adı geçen gruplardan biri de mümin kişilerdir. Mümin iman eden anlamında kullanılan bir kelimedir. Allah'a ve onun Resulüne gerçekten inanan, ahiret gününe, kaza ve kadere, meleklere, kitaplara, peygamberlere ve Allah'a samimi bir şekilde inanan kişi demektir.

Şimdi tekrar hadise dönelim:

“Mümin aynı delikten iki defa ısırılmaz, sokulmaz”

Bir başka deyişle “mümin iki defa aynı yanılgıya düşmez”

Ben bundan şunu anlıyorum: inanan gerçek bir Müslüman aynı yanılgıya düşmez, aynı konuda iki defa aldatılamaz. Yani akıllıdır, idrak sahibidir, uyanıktır.

Buna göre aynı konuda iki defa aldatılabilen bir kişi yukarıda izahı yapıldığı üzere gerçek bir mümin olamaz.

Şimdi gelelim işin acı tarafına aynı konuda iki defa aldatılan kişi gerçek bir mümin değilse; aynı konuda üç, beş, hatta onlarca kere aldanan, aldatılan insanlar mümin olabilir mi?

Eğer müminin özelliklerinden biri aynı konuda iki defa aldanmamaksa, onlarca defa aldanan, aldatılanlar ne oluyor.

Bence bu konu düşünmeye değer.

Kendimizi bu konuda hesaba çekmek lazım.

Düşünelim ve aynı konuda defalarca aldanabiliyorsak ve böylelerine mümin denemeyecekse biz neyiz dürüstçe bu sorunun cevabını arayalım.

Sahi hayatı aldanmakla ve aldatılmakla geçen bizler neyiz?

Bir 1 kişi ve iç mekan görseli olabilir