"Rab'biniz; Kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi, anaya-babaya iyi davranmanızı kesin olarak emretti.
Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara "öf!" bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle
." (İsrâ/ 23.)

Ve iyi biliniz ki, mallarınız ve evlatlarınız birer imtihan aracından başka birşey değildir. Allah katında büyük ecir vardır.

ENFAL-28

"Ana HAK'tır sen bu sırra erdin mi " Neşet Ertaş

İsmimi ninelerim ve annemin isimlerine benzerliği nedeniyle daha da çok seviyorum. Baba annem Atiye, annem Vahide; Adevviye ikisinin harflerinden oluşuyor. Anne annemin ismi olan Zehra ile de Şeyda ses benzerliğinde.
Bu çok sevdiğim, genlerini taşımaktan mutluluk duyduğum ve çok sey öğrendiğim üç kutlu kadına çok şey borçluyum...

Hiç boş durmaz anneciğim muhacir Vahide nine maşallah. Ya yetmiş yıllık kocasının peşindedir, ne yiyeceksin, ne içeceksin diyerek, ya yürüyüşünde destek olur. Bahçesiyle uğraşır, küçük gelen geceliğini kesip başka bir şeye dönüştürür, hala mutfakta kimseye söz hakkı vermez, sarmaların içini illa o hazırlar, süt kaynatır, yoğurt yapar, hiç
bir şey bulamasa kenarı oyalanacak bir yemenisi vardır illa ki.
Oyasını dikerken de evlatlarını, gelinlerini, torunlarını, tüm akraba ve komşularını tek tek düşünür, ikide bir benden telefonla aramamı sormamı ister başını işinden kaldırıp.
Dedikodu, şikayet bilmez, kayınvalidesi Atiye ninemizi hep hayırla, minnetle yadeder, on beş yaşında evine gelin oldum, kollarını açarak karşıladı beni, bana her şeyi o öğretti, kayın babam da, o da beni hiç kırmadılar, Allah onlardan razı olsun der.
Babam seni hiç üzdümü anne dediğimde, eh üzdüğü de olmuştur, ev hali ama beni ve çocuklarımızı kimseye muhtaç etmedi, el işine göndermedi sağolsun, ondan da Allah razı olsun der.
O hayatından, herkesten razıdır, inşallah Rab'bi de ondan. İyi ki Zehra ve Atiye ninenin torunu, kızı ve gelinleri Vahide'nin de kızı Adevviye Şeyda'yım.
Vefa, sadakat ve şefkat timsali, üzerimde büyük emekleri ve etkileri olan bu üç cennet kadınını yazıp hepimize ibret olmalarını sağlamak da nasip oldu ilk kitabımda çok şükür.
Vefat etmiş büyüklerimize rahmet, sağ olanlara sağlıklı uzun ömürler niyazıyla. Amin.
Başta cefakar, vefakar anneciğim olmak üzere, kendisi doğurmuş olsun- olmasın; bir yavruya emek veren, sevgiyle yoğurup yetiştiren tüm kadınların anneler günü kutlu olsun.

Hayırlı sabahlar. Sevgiler.

Önceki yıllara ait, anneciğimin hasta halinin etkisiyle yazdığım bir yazımı da eklemek istiyorum konunun önemi nedeniyle. Anneler hakkında ne kadar, ne yazılsa, söylense az geliyor, yetersiz kalıyor zira...

Canım Annem

Hemen hemen her insan hayatının bir döneminde, çoğunlukla da ilk gençlik yıllarında şiir yazmaya çalışır en azından. Genellikle de ilk sevgili için yazılır; hayatının şiir yazmaya değer bulduğu öznesi olur şiir yazılan.
İşte benim de hayatımda ilk ve tek yazdığım şiirim anneciğim içindi. Ankara yatılı okul yıllarımda, ilk kez ayrıldığım anneciğimi çok özlediğim için olsa gerek bir gece gördüğüm ve çok etkilendiğim üzücü bir rüyadan uyandığımda can havliyle sarılmıştım kaleme.
Eski hatıra ve şiir defterlerimden birinin içinde durur hala o göz yaşlarımla yazıları yer yer dağılmış, artık sararmış olan kareli defterden koparılmış kağıtta. Zaman zaman rastlarım ve hala aynı acıyı duyarak şiiri okumaya bile cesaret edemem gerçekleşen kehanet olması korkusuyla. Bu gün hastanede ve eczanede beklerken yüzünde tek bir gülümseme yakalama umuduyla çektiğim onlarca fotoğrafı seçerken kötü çıkanları silmeye de korktuğum gibi...
Bu günlerde biraz bu yüzden de oldukça duygusalım.
Bu gün yanımızda olan ablam ve ziyarete gelen en büyüğümüz abime de söylediğim gibi hayatta en acı şey bilincini kaybetmiş bir sevdiğinin, hele ki bu seni dokuz ay sevgiyle karnında taşımış, dayanılmaz acılar çekerek dünyaya getirmiş ve uykusuz, endişe dolu gecelerce başında bekleyerek ödenmesi imkansız emekler, özverilerle büyütmüş olan anneciğin ise artık seni tanımaz hale gelmesi, bir yabancıymışsın gibi yüzüne boş boş bakmasıdır mutlaka.
Bu yüzden sevdiklerimize özen göstermeli, her ne kadar hiç şikayet etmez, eşlerinden, evlatlarından kaynaklı her türlü cefaya, üzüntüye hep dayanırlarsa da, annelerimizin de bir dayanma sınırı olan beşeri insanlar olduklarını unutmayalım. Allah korusun yoksa çok büyük vebal altında kalırız ve bu vebal her iki cihan hayatımızı da heder eder.
Yazı karamsar olsa da, teselli gayeli konuşmalarım ve inancının sağlamlığı sayesinde, kendisi pek konuşmasa da dikkatle dinleyerek, anladığını yüz ifadesiyle, baş hareketleriyle belirten, arada bir kendini zorlayıp "Allah razı olsun kızım. " diyen anneciğim düne göre daha iyi; özenle yeniden temizleyip hazırladığım odasında az önce yatağına yatırdım bir bebek gibi. Bu gece rahat uyuyacak inşaAllah. Bir gün yeniden yüzünün, gönlünün güldüğünü görebilmek, vesile olabilmek de nasip olur inşaAllah.

Hayatta olan tüm anne - babalarımıza sağlıklı, mutlu uzun ömürler, yitirdiklerimize rahmetler niyazıyla. İnşaAllah. Amin.
Hayırlı sabahlar. Sevgiler.

Men Anama Şeir Yaza Bilmirem

Ondan mene şeir qalıb, söz qalıb,
Men anama şeir yaza bilmirem.
İlhamımdan iki kelme söz alıb,
Men anama şeir yaza bilmirem.

Alnındakı setir-setir yazıyam,
Üreyinde min şeirlik sözüyem,
Ne olsun ki, şeir yazan qızıyam,
Men anama şeir yaza bilmirem.

Can ağlayır mende menden içeri,
Men yazmadım, qelem yazdı şeiri,
Meni yazır men doğulandan beri,
Men anama şeir yaza bilmirem.

Şeir yazan çoxdu, amma o birdi,
Onun kimi şair yoxdur ne sirrdi,
Anam özü Tanrı yazan şeirdi,
Men anama şeir yaza bilmirem.

Şair : Xalide (Halide) EFENDİYEVA

Ondan bana şiir kaldı, söz kaldı
Ben anneme şiir yazamıyorum.
İlhamımdan elde iki söz kaldı
Ben anneme şiir yazamıyorum.

Alnındaki satır satır yazıyım,
Yüreğinin bin şiirlik sözüyüm,
Ne çare ki şiir yazan kızıyım
Ben anneme şiir yazamıyorum.

Can ağlıyor bende benden içeri,
Ben yazmadım, kalem yazdı şiiri
Beni yazar ben doğduğumdan beri
Ben anneme şiir yazamıyorum.

Şiir yazan çoktu ama o birdi,
Onun gibi şair yoktu, ne sırdı,
Özü yaradandan inmiş şiirdi,
Ben anneme şiir yazamıyorum.

Uyarlayan: Osman Tuğlu

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, uyuyor