Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Yerli Düşünce Derneği Onursal Başkanı Yalçın Topçu her iki yazar ve düşünürün hayat hikayeleri ve bazı anektodlarla özgeçmişlerinden bahsettikten sonra şunları söyledi
“Cenab-ı Allah; 2022 yılında, başta Türk-İslam Dünyasına ve bütün insanlığa barışı, refahı ve esenliği nasip etsin, dünyamızı da her türlü musibetten korusun inşAllah.
Devletimizin ve milletimizin hayatında izler bırakmış, hayatları boyunca sadece halkın, vatanın, devletin ve hakkın adamları olmuş iki değerimizin ölüm yıldönümleri nedeniyle birlikteyiz.
15 Şubat 1932’de Ağrı-Doğubayazıt ilçesinde dünyaya gelen, 31 Aralık 1988’de 56 yaşında İstanbul- Erenköy'deki evinde daktilosu başında vefat eden Seyyid Ahmet Arvasi, ülkücüler için “bizim çocuklar” tarafından hazırlanan 12 Eylül zindanlarına; “Medrese-i Yusufiye” ismini veren çilekeş bir “Yusuf Yüzlü” hocaydı…
Seyyid Ahmet Arvasi; İslam dünyasını köle etmek isteyen, derebeyi ve sömürge medeniyetinin küresel emperyalist güçlerinin ilk hedefi “Türk devleti ve Türk milletidir” tespiti ile bütün Müslümanlara tutacakları el ile yanında duracakları omuzu göstermiş bir mütefekkirdir.
Onun; “Türk devletini yıkmak ve Türk milletini parçalamak isteyen bölücüler yalnız Türklüğe değil, İslam’a da ihanet etmektedirler” sözünü günümüzde de hep hatırımızda tutmamız gerektiğine inanıyorum.
Türk-İslam Ülküsünün müellifi, ad sahibi ve serdengeçtisi, Medrese-i Yusufiyeli fikir ve dava adamı, Seyyid Ahmet Arvasi Hocamızı vefatının yıldönümünde rahmet, minnet, saygı ve şükranla anıyoruz.
Türk-İslam Dünyasının her bir şerefli evladına, başta da geleceğimizin teminatı ülkemizin sevgili gençlerine, Seyyid Ahmet Arvasi Hocamızın eserlerini okumalarını önemle tavsiye ediyoruz.
Devlet ve millet hayatında öyle yöneticileri vardır ki görevleri sona erdiği gün unutulur fakat öyle yöneticiler de vardır ki görevleri sona erse de ortaya koydukları vizyon ve projelerle devlet işlerinde iz bırakarak milletin gönlünde taht kurup asla unutulmazlar.
Evlendiği gün eşine; “Önce vatanımızı, milletimizi seveceğiz, sonra birbirimizi” diyen Ahmet Tevfik İleri vatan ve millet aşığıdır.
1911 Rize-Hemşin’de doğdu, “bizim çocukların” 27 Mayıs 1960 darbesini yapanlar tarafından idama mahkum edildi. Cezası ömür boyu hapse çevrilip, Kayseri bölge “Medrese-i Yusufiye”de yatarken kanser teşhisi ile kaldırıldığı Ankara Hastahanesinde 31 Aralık 1961 günü “müebbet hapsinden” kurtulup, Rabbinin emriyle 50 yaşında “ebedi özgürlüğe” yürüdü.
Ahmet Tevfik İleri’nin; devlet, vatan, millet sevgisi, ahlak ve maneviyata öncelik eden eğitim anlayışı günümüz içinde yol göstericidir.
Rahmet, saygı, minnet ve şükranla anıyoruz.
Ruhları şad mekanları cennet olsun . El-Fatiha” dedi.
Haber:GAP olay
