Dünya Turizmi can çekişirken, her ülkenin gücüne göre kıvılcımdan yangın çıkmakta. Ülke ekonomisine açtığı yaraların giderilmesi için, üretimin arz ve talep dengelerine göre kapatmaya çalışmakta. Oksijen maskesini önce kendimize, sonra yakınımıza takmaya çalışıyoruz. Turizm öyle göreceli kavramlarda kaybolmaya yüz tutmuş görüntüsüne, asla yanılıp ta aldanmayın. Dünya turizmi, puslu havada çıkış yolu arıyor. Ülkeler kendi coğrafyasını tanımadan dünyayı tanıma telaşında.

Biz ülkemizi İlk Okuldan başlayarak, ne zaman 7 bölge turizmini özendirmeye dahil edeceğiz. Ne zaman turizmimizi 81 ili bir biriyle kardeş şehir ağıyla bağlayacağız. Ne zaman 911 ilçenin kendine has özelliklerini bir diğeriyle tamamlayacağız. Ne zaman ülkemiz coğrafyasını beraber tanıyalım programlarını başlatacağız. Ne zaman dil, din, tarih, kültür, ören yerleri, gastronomi, örf, adet, anane, gelenek, görenek ve töre gibi (vd) değerleri tanıtacağız. Sürekli bireysel veya belirli bölgeleri döndür döndür, aynı ürünü farklı şekilde tanıtmaya devam mı edeceğiz. Yoksa Dünyayı tanıma özentisi bittikten sonra mı 7/81/911 formülünü keşfedip ülkemizi tanıtacağız. Veya 90 yaşından sonra kendi ülkesini tanıyıp, turizme katkı tecrübelerini mi paylaşacağız.!

Dünya ya tanıtmaya çalıştığımız ülkemizi, önce kendimiz tanımalıyız ki, başkalarına inandırıcı felsefesi ruh bulsun. Turizmin sahillerden başka gidilecek yer olmadığını zannedenlere, 7 bölgedeki şehirlerin özelliklerini fark ettire bilelim. Geleceğin turizmini, Şehirler arası farkındalık yapıp, gezi turlarıyla vatan toprağının, her biri diğerinden güzel yerlerin tanıtımını yapabilelim. 7 bölge Tv kanallarını kapsayan yayının, sürekli 81 ili, yabancı dillerde çevrili turizm tanıtım gösterimi yapalım. Geleceğin turizmine odaklanıp sürekli güncel tutabilelim.

Turizm sadece sahillerden ibaret değildir. ( Marmara 12. Ege 8, Doğu Anadolu 13, Karadeniz, 17 İç Anadolu 13, Akdeniz 8, Güneydoğu Anadolu 10 ) 7 bölge ve 81 ilden ibarettir. Çoğu turizmin tarih ve kültürü keşfedilmeyi bekleyen 911 ilçesiyle Anadolu insanının özündeki doğallığa açıktır. Yayladaki yörüğün, ovadaki köy evlerinin, doğadaki ağaç ve portatif konaklamaların, karlı dağın şöminesi de turizmden nasibini alabilsin. 12 aya yayılacak turizmin, alt yapısı hazır ve sadece işletecek yatırımcılara ihtiyaç düşünülmesin

Türkiye de Turizm konaklama tesisleri farklı kategorilerde sınıflansa da, Otel 12.842. Oda 793.734. Yatak 1.715.108 gerçeği esası var. Her geçen gün arz ve talep dengelerine göre artarak devam etmektedir.

Kesinlikle alt yapısı hazır olsun, elektriği, suyu, yolu gelsin, biz yaparız mantığı olmamalı. Dünyanın en modern turizm şehirlerinde bile hala sorunlar bitmiş değil. Sadece doğallıkta güneş enerjisinden elektriği, artezyenden suyu, altyapısındaki arıtmayı yapmakla başlanabilir. Yapılmıyor mu; Halk mı yapacak dediğinizi duyar gibiyim. Yerel yönetim rantına katkı yapıp daha ileriyi görebilmesi için, halkla beraber el ele şartları zorlayacak. Turizm STK etkinlikleri de, yıllık yaptıkları hizmetler sorgulanmalı. Yöre halkının olmazsa olmazı turizm için çaba harcamasına olanak tanınmalı.

Turizm il ve ilçe müdürlükleriyle, önce ülke turizminin ortak platformunda buluşturalım Turizm gönüllülerini, Dünyaca ünlü sanatçılarla reklam filmlerinde oynatabilelim. Türkiye’nin ipek yolu, baharat yolu ve yeni nesil bisiklet yolu ağlarını turizmle çevreleyelim. İcraatlar lafta değil, sürdürülebilir olmasına önem verelim. Sosyal medyada ülke tanıtımını, yurt içinde ve yurt dışında memleket meselesi haline getirelim. Türkiye’de tüm kanallar gönüllü her gün 5 dakika görsel tanıtım yapabilelim.

Destinasyon boşluğumuzun ne derece doldurulması gereken değerlerimiz olduğunu keşfedelim

2020 yılında ülkemizin düştüğü dar boğazdan kurtulması için, iç pazar emniyet kemerimiz oldu. Sosyal medya da görüntülü toplantılarda ve çoğul konuşmada neler dile getirildi!

Biraz küskün, kırgın olan iç pazar küçük acenteler, normal sezonda büyük acenteler muhatap alınır, küçük acentelere telefona bile çıkılmazdı! Kontrat yapılsa da, sor sat bazında çalışalım, yabancı turistlerden boşluk kalırsa bakarız görüşü belirgindi. İşletme ne kadar lüks ve büyük ise, o kadar ulaşılmaz olabiliyordu. Fakat anlaşıldı ki varken ve yokken değil, lazım olduğunda bakarız anlayışı hakim olduğu söylendi.

Yerli küçük acenteler ve ülkemizin tanıtımı, şimdilerde aralarında örgütlenmelerle, turizme kazandırılmak istenmekte. Gelecek misafirin küçük veya büyük acente denilmeden seçebilmesi için, sıcak ilişkilerin devamı gerekir. Tek yetkililik dünya turizminde rağbetten kaldırılmaya başlandı. Yarınların turizminde de 2020 güç birliğimizin enerjisi kaybolmamalı.

Merkezi Madrid'de bulunan Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (BMDTÖ) turizmde 2019 yılı verilerini ve 2020 yılı öngörülerini paylaştı. Dünya genelinde 2019 yılı 1,5 milyar kişinin seyahat ettiğini 2018'in rakamlarına göre yüzde 4'lük bir artış var. Thomas Cook'un iflası, ticaret savaşları, Suriye ve Libya gibi bölgesel sorunların da yer aldığı küresel boyuttaki birçok belirsizliğe karşın, turizmin ekonomideki "en güçlü sektör" olmaya devam ettiğini ve dünyadaki turist sayısının son 10 yıldır istikrarlı şekilde arttığını vurguladı.

Destinasyon, İnsan faktörü, Ülke tanıtımı ve sürdürüle bilir turizmi acilen güvence altına almakta henüz geç kalmış sayılmayız.

Dünyada hastalıklara şifanın bulunduğu, ekonomik ve sosyal hayatın huzurlu günlerin daim olması dileğimizdir.

Sevgi ve saygılarımla

Haydar ÇETİN

Side Noble Palace Hotel