Turizm eko sisteminin  bozulmasıyla,  üretim ve tüketim sektörü de sıkıntıya düşmüştür. Turizm denince sadece oteller algılanması çok yanlış. 83 milyon nüfusumuzun en az 10 milyonu farklı sektörlerde de olsa, direk veya dolaylı yoldan nemalanmakta. Turizm söz konusu olduğunda yaz sezonu sahil  şeridi  köy, kasaba, ilçe ve şehirler  akla gelir. Oysa diğer yarısı  kültür, sanat, tarih, doğa, kayak  gibi çeşitli şehirler bilinir. Domino  taşın devrildiği yer sahil şeritleri olursa  eğer, ülke turizmi  amacın dışında  işlerle  uğraşır. Sürdürülebilir turizm olması için,  çalışanların ve işletmelerin (B)  planı önceden  hazır edilmeli. Sorular ve sorunlar her zaman olsa da, çözüm arayışlarında uygulana bilir cevaplar olmalı. Edebiyat yaparak her  şeyi  toz  pembe  göstermek  bize  zaman kaybettirir. Ülke turizminin kaybedecek zamanı olmadığı gibi, olumsuzlukları çözüm önerileri ile belirtilmelidir. Aksi halde  her geçen gün turizm kötüleşir ve kimseye  bir   faydası da  olmaz..

Dünya turizmi haziran ve  temmuz itibariyle,  iç  turizme  açılacak. Ülkelerin ekonomik ve siyasal birlikteliği, turizm alanlarında da devam edecek. Kendi aralarında daha çok ranta ulaşmak için rekabet artacak.  İtalya tatile çıkacak vatandaşına 500 euro verecek. Yunanistan güney Kıbrıs virüse yakalananların tedavi masraflarını üstlenecek, Japonya ülkeye gelecek turist harcamalarının yarısını ödeyecek. Özbekistan virüs bulaşması halinde 3 bin dolar tazminat ödeyecek. Putin 3-16 yaş çocuklar için 10'ar bin ruble 1 defalık ödeme yapacak.  Ülke olarak  biz misafir gelsin diye beklerken, dünya sağlıklı toplum gelecek vadeder anlayışı ile  uğraşıyor.

Turizm adına ülkemizde misafirlere sağlıklı bir ortamda rahat etmeleri için uğraş vermekteyiz. Turizm çözüm arayışlarında, her kesimin vazifesi oldu.  Tüm  çırpınışlarımız, çözüm üretmede yetersiz mi diye şimdi sorgulama zamanı. Turizmin  iyi yönetildiğini, her defasında bizler inanmak istediklerimizi mi  söylüyoruz.!. Mevcut  imkanların  pazarlanması için, görüş önerileri kampanyası yeterince düzgün anlatılamıyor mu.!. Avrupa birliği kendi  içinde dolaşımıyla çözüm buluşu, bize bir şeyler çağrıştırıyor mu.!

Biz de  Türk cumhuriyetleri ile birlikte hareket edip,  kendi  içimizde neden çözüm üretemiyoruz.!. Avrupa yapınca normal de, biz yapınca mı anormal olacak.!.  Avrupa ve Rusya da bizleri ilk önceliğinde kabul etmemelerine, neden alınganlık ediyoruz.!. Her kriz çıktığında yine aynı ülkelere neden her defasında, lütfen lerle  kapılarında bekliyoruz.!. Neden Avrupalının yapmış olduğu ticari ve ekonomik birlikteliğimizi bizim kültürümüz ve geleneğimize özgü ülkelerle yapamıyoruz.!. Turizm tamamen hizmete dayalı, görselliği şölenlerle çevrili, sanal dünyamız değil mi.!.  Sertifikayı hak etmiş işletmelerimizle istihdam karşılığını neden heba etmek zorunda kalıyoruz.!.   Turizm yarışında koşturduğumuz atın cinsine bakılmaksızın,  yarışı  kazanacağımızı  nasıl düşününe biliyoruz.!. Turizmde Avrupa nın (B) planı anlayışına sahip olamadığımız sürece, her defasında düşüp kalkacağız. Zaman aleyhimize işliyor. Geçmişten geleceğe ders  alıp,  akıllı  projeler  üretmek gerekir.  Her seferinde sorunları yaşarken düşüncemiz olmamalı. Turizmde olumsuzluk, her iki veya üç yılda bir yaşanmakta. .Dünya Turizmi  çözüm arayışında çare bulabiliyorsa, biz onlardan daha iyisini yapabilmeliyiz.  Turizm soruların  çözümü  basit, cevabı zor olmaya  devam etmemeli. Biz biliyoruz ki uçaklar sefer yapmaz ise, turizmin geleceğinden bahsedemeyiz. Acente ve tur operatörleri, oteller  ile  turizmin her alanı tırnak ve parmaktır. Ülke turizmi halktan desteği tam alan bir kuruluştur. Bizler eleştirilerimize çözüm üretebildiğimiz sürece, turizm yaraları sarılarak güç kazanır. Özümüzde var olan misafirperverlik anlayışıyla, konuklara en iyi hizmeti verebiliriz.

Bizlerin yapması gereken en önemli görev, zorluklarda sorunları dağ yapmak değil. Aksine dağı eritip çelikleştirerek daha sağlam temeller inşa etmektir. Turizmden nemalanan her birey için bu zorlu süreci atlatmak gerek. Çözüm önerilerimiz devlet ve millet el ele,  öneriler bizden, çözüm devletten demek düşer.

Turizmin fedakarlığı külfetli, hizmeti zahmetli fakat yorgunluğu  hafif  bir  meslek  olduğunun  bilinciyle,

2020  yılı   ülkelerin   ekonomik, barış , İstikrar  ve  güven  dengelerinin  korunduğu, huzurun  çağdaş  medeniyetlere  inşa  edildiği  bir  yıl  olmasını  temenni ederim…

                                                Sevgi   ve   Saygılarımla,

Haydar  ÇETİN

Side Noble   Palace  Otel    Genel Müd