Yazmayı Çok Seviyorum

Peki, bir daha karşılaşsam aynı riskleri tekrar göze alır mıyım? Muhtemelen evet, yine yaparım. Çünkü bu hikâyeleri yalnızca bugünün insanı için değil, yarın...

Abone Ol

Öykülerimin ve romanlarımın her birinin ayrı ayrı hikâyesi vardır. Dağları, köyleri, toprak damlı evleri, kavgaları ve düğünleri olabildiğince gerçeğe en yakın şekilde anlatabilmek için bu coğrafyaları ve buralarda yaşayan insanları defalarca ziyaret ettim. Onlarla oturdum, konuştum, yemek yedim; dakikalarca, bazen saatlerce anlattıklarını dinledim.

Beni sorgulayanlar da oldu; “Bu kadar soruyu neden soruyorsun?” diyen, arkamda gizli bir amaç olduğunu düşünen ve bu yüzden konuşmaktan kaçınan insanlar da çıktı. Kimi utandı, kimi korktu, kimisi ise beni daha yakından tanımak istedi.

Ancak beni en çok sevindiren şey, bugüne kadar hiçbirinin anlattıklarının karşılığında bir çıkar beklememesi oldu. Daha açık söylemem gerekirse, bunca yıldır bir kez bile para isteyen olmadı. Olsalardı muhtemelen verirdim, ama ihtiyaç duyan çıkmadı. Ne var ki, hikâyeye başlayıp yarım bırakan çok oldu. Anlatmak istemeyen, vazgeçen, günlerce peşinden koşmamı gerektiren insanlar da vardı. Onlarca kez ziyaret ettiğim köy ve insan oldu.

Coğrafyanın ruhunu, insan ilişkilerinin derinliğini, bir aşkın ya da bir kavganın nasıl başladığını ve nasıl sonuçlandığını; kimlerin bu süreçte zarar ya da fayda gördüğünü anlamak benim için önemliydi ve ben bunun için çalıştım. Çünkü bunlar sadece bireysel hikâyeler değil, o bölgenin sosyolojisini ve kültürel kodlarını yansıtan gerçeklerdi.

Bazı hikâyeleri ise tüm çabama rağmen maalesef tamamlayamadım. Zorunlu olarak eksik kalan yerleri hayal gücümle doldurmak zorunda kaldım. Dikkatli bir okur bu kurgusal tamamlamaları fark edecektir.

“Başka zorluklarla karşılaştın mı?” diye merak edenler olabilir. Haklılar. Coğrafyanın sosyal ve kültürel yapısı nedeniyle pek çok zorluk yaşadım. Fakat ortaya çıkacak eserin bizi, yani insanımızı ve yaşamlarımızı doğru yansıtmasını istediğim için tüm bu zorluklara katlandım.

Peki, bir daha karşılaşsam aynı riskleri tekrar göze alır mıyım? Muhtemelen evet, yine yaparım. Çünkü bu hikâyeleri yalnızca bugünün insanı için değil, yarın okuyacak olanlar için de yazıyorum. Doğru, haklı ve ibret dolu hikâyelerin insanlara bir şeyler katacağına inanıyorum.

Belki de yazmayı bu yüzden bu kadar çok seviyorum: Sadece bugüne değil, geleceğe de iz bırakabildiğine inanmak için.