Milliyetci-ülkücü camianın özellikle takip ettiği Yeniçağ gazetesi yazarı Gazeteci İsmail Türk MİLLET OLMAK, HARİTAYLA DEĞİL İRADEYLE OLUR köşe yazısında

İran halkı bu kirli oyunu gördü.

Bırakın kaçmayı, yurt dışındaki İranlılar bile ülkesine dönmeye başladı.

Bunun adı toprağa sadakat, kimliğe sahip çıkmaktır.

İşte bu duruş, millet olmanın ta kendisidir diyerek iran halkının gösterdiği vatana sadakat milli direnişi takdir ettiğini söyledi.

İşte Gazeteci İsmail Türk'ün makalesi:

Millet Olmak, Haritayla Değil İradeyle Olur (İran)

Ortadoğu’da oynanan oyunların tek bir amacı var: Milletleri parçalamak, devletleri zayıflatmak, halkları kimliksizleştirmek. Bu kirli senaryonun başrolleri de belli: Emperyalist Amerika, siyonist İsrail ve onların taşeron örgütleri.

Bugün İran’da sahnelenmeye çalışılan senaryo, aslında bütün Türk ve İslam coğrafyasına yazılmış bir metindir. Bu oyunun rejimlerle, liderlerle, mezheplerle ilgisi yok. Amaç; bölgenin köklü medeniyetlerini çökertmek, halkları göçe zorlayarak yeni nüfus mühendisliklerine zemin hazırlamak ve stratejik alanları boşaltmaktır.

Ağıralioğlu, Cezaevinde Fatih Altaylı'yı ziyaret etti
Ağıralioğlu, Cezaevinde Fatih Altaylı'yı ziyaret etti
İçeriği Görüntüle

İran’a yapılan saldırının hemen öncesinde Türkiye sınırında bulunan mayınların temizlenmesi, sıradan bir “insani adım” değil; bir stratejik hazırlığın parçasıydı. Beklentileri şuydu: Bombalar yağacak, insanlar korkacak, sınırlar aşılacak, milyonlarca insan Türkiye’ye akacak… Türkiye içten karışacak, bölge yeniden dizayn edilecek.

Ama büyük bir şey unuttular: Millet olmanın ne demek olduğunu.

İran halkı bu kirli oyunu gördü.

Bırakın kaçmayı, yurt dışındaki İranlılar bile ülkesine dönmeye başladı.

Bunun adı toprağa sadakat, kimliğe sahip çıkmaktır.

İşte bu duruş, millet olmanın ta kendisidir.

Bugün İran halkının gösterdiği bu birlik ve kararlılık, tüm bölge halklarına verilmiş en net cevaptır:

Coğrafya kadar karakter de kaderdir.

Bu vesileyle kendimize dönüp bakmamız gereken asıl mesele de budur:

Eğer biz Türk milleti olarak tarihimize, dilimize, kimliğimize ve toprağımıza sahip çıkmazsak; bir gün aynı senaryo, bizim kapımıza da dayandığında elimiz boş kalır.

Türk milleti olarak unutmamalıyız ki; bizim kaderimiz Türkistan’dan Anadolu’ya, Kafkasya’dan Orta Doğu’ya kadar uzanır. Bu coğrafyadaki her hesap, Türk’ü denklem dışı bırakmak içindir. Bu nedenle Türk milliyetçiliği sadece iç politika refleksi değil, aynı zamanda bir jeopolitik direniş doktrinidir.

İran halkı bir sınav verdi ve geçti.

Biz bu sınavla henüz yüzleşmedik. Ama gün gelir, bizden de aynı duruş beklenir.

Ve o gün geldiğinde, bu milletin vereceği cevabın şimdiden yazılması gerekir. İsmail Türk

Muhabir: Zeynel abidin Kıymaz