TBMM Milli savunma komisyon başkanı, AK parti Adıyaman milletvekili Ahmet Aydın, Gazeteci-yazar Zeynel Abidin Kıymaz’a verdiği röportajda  ‘ Ya Tarih Olacağız,Ya Tarih Yazacağız'    dedi.

Gazeteci-yazar Zeynel Abidin Kıymaz TBMM çalışma ofisinde Türkiye Büyük millet meclisi Milli savunma komisyon başkanı AK parti Adıyaman milletvekili Ahmet Aydın’a gündeme ilişkin sorduğu sorular üzerine Aydın Türkiye yüzyılı vizyonu ve TOGG otomobilin üretim bandından indirilmesinin 60 yıllık bir hayalin gerçekleşmesini ifade ettiğine vurgu yaparak şunları söyledi ‘ .. 28 Ekim tarihinde sayın cumhurbaşkanımız Türkiye yüzyılı vizyonunu açıkladı, arena spor salonunda büyük bir coşku ve kalabalığa hitaben. Özellikle yeni dönemdeki ana parametreleri ortaya koydu.

 Açıkçası vatandaşımız 20 yılda AK parti iktidarını gördü neler yaptığını ve neler yapabileceğini de biliyor görüyor. Cumhurbaşkanımız Türkiye yüzyılı açıklanmasının hemen akabinde 29 Ekim Cumhuriyetimizin 99. Kuruluş yıl dönümünde 100. Yıla girdiğimiz ilk günde İlk fotoğrafı zaten Gemlik Bursa'da verdi.

TOGG'un banttan indirilişini, fabrikanın açılışını, büyük bir kalabalıkla yaptı. Bu ve bundan sonra yapılacak işler Türkiye'nin yeni yüzyılda neler hedeflediğini çok iyi gösterdi.

Bakın Anadol'un Devrim otomobiline nasıl engel oldular, Cumhuriyetin ilk yıllarında ilk yerli uçakların üretimine nasıl engel oldular, savunma sanayindeki gelişmeleri nasıl durdurdular biz bunları çok çok iyi biliyoruz. Geçmiştekiler bu sıkıntıları yaşadı ama Devrim'e engel olanlar ve Türkiye'nin büyümesine ve kalkınmasına engel olamayacaklar.

Türkiye tarihi ile yeniden bağ kurdu, Türkiye inançlarıyla yeniden bağ kurdu, Türkiye tekrardan geçmişte kurduğu büyük medeniyetler gibi gelecek yüzyılın da Türkiye yüz yılı olacağına dair mesajları bugüne kadar yaptığımız şeylerle verdik.

 Evet TOGG'la başladık. Tabii ki bu 2023'te İnşallah çok daha güzel müjdelerimiz olacak şu anda 18 Mart 2023'te milli muharip savaş uçağımızı angardan çıkartmaya başlayacağız.

 Yani en modern uçaklar dünyada artık bu ülkede yapılabilir konuma geliyor.

 Piyade tüfeğimizi daha yapamazken şimdi elektromanyetik toplar, lazer silahlara kadar geleceğin  dahi yapay zekasına ilişkin tüm silahlarını ve bütün teknolojisini bugünden Türkiye tasarlıyor. Yine Kızılelma yakın zamanda olacak. Yine 2023'te hür jetimiz ve atak-2 helikopterlerimiz artık havalanacak.

Ve Türkiye gerçekten çok mesafe aldı yani %20'ler civarında savunma sanayideki yerini bugün %80'lere çıktı. Ve bu İnşallah önümüzdeki Yeni dönemde de %100'lere kadar çıkacak. Ve bunun gayreti içerisindeyiz her alanda.

Şunu biliyoruz ki bir ülkenin teknolojisi eğer ileride değilse, savunma sanayisi yerli ve milli imkânlarla yapılmıyorsa, bilin ki o ülkeler tam bağımsız değildir, Ukrayna Rusya meselesindeki gibi. İHA'larımızın SİHA'larımızın Karabağ'da nasıl zafere ulaştığını, Libya'da neler yaptığını Kuzey Irak'ta Suriye'de terörle mücadelede nasıl başarılı olduğunu bütün dünya gördü ve şu anda dünyada bu anlamda 3-4 ülkeden biri Türkiye.

 Özetle silahsız silahlı insan araçlarımız, peşinden yine silahlı insansız Deniz araçlarımız, kara taşıtlarımız bunların hepsi peyderpey geliyor. Ve Türkiye bu yeni yüzyılda artık kendi iradesiyle, bu halkın iradesiyle, bu milletin iradesiyle kendini yöneten, dışarının gündemini bile belirleyecek pozisyona gelen bir Türkiye ortaya çıkıyor.

eski Türkiye Dünyada en çok yardım alan ülkeden biriydi, bugün nüfusuna oranla dünyada en çok yardım yapan ülke konumuna geldik. Bu geçtiğimiz pandemi döneminde dahi 50 küsur ülkeye yardım yapan bir Türkiye olduk, bu durum gerçekten çok önemli ve gurur verici bir tablo.

 Her alanda Dünya ile rekabet edilebilir bir sanayiye ulaştık. Demokratikleşme noktasında, özgürlükler anlamında, olamaz edilemez konuşulamaza dair pek çok şeyi Türkiye aştı. Ciddi reformlar yaptık, bu ülkenin her bir ferdi bu ülkenin 1.sınıf vatandaşı olduğunu artık görüyor biliyor. Ve bu konuda atılması gereken ne kadar adım varsa da özgürlüklerin önünü o derece açtık.

Elbette daha yapacağımız işler var. Biz şunun farkındayız, Türkiye'de 2023 çok önemli. Altılı masayı da görüyoruz, tek birleştikleri nokta Tayyip Erdoğan karşıtlığı, AK parti karşıtlığı, Cumhur ittifakı karşıtlığı, onun dışında hiçbir meselede bir araya gelebilecek siyasi malzemeleri yok. Ve biz biliyoruz ki onlar kendi iradeleri ile de orada değiller, onları bir araya getiren üst bir irade var. Yani hadi adayları neden açıklanmadı diyoruz, biz biliyoruz ki adayları kendileri açıklayabilecek durumda değiller. O irade onlarda yok. O masayı kim kurdurduysa, birbirine tezat siyasi partileri bir araya getirdiyse, hangi irade bunu yaptıysa, adayı belirleyecek olan irade de odur. Başka irade ile besleniyorlar. Başka üst akıl tarafından yönetiliyorlar. Dolayısıyla bir tercih yapmak zorundayız. Evet onların tek talepleri Tayyip Erdoğan ve AK parti Cumhur ittifakı karşıtlığı. Halka tek vaatleri biz gelirsek eski sistemi getireceğiz.

 Bu ülke zaten yıllardır parlamenter sistemlerden, koalisyonlardan, krizlerden, o kadar çekti. Allah için siz terörle mücadeleye ilişkin tezkere getiriyoruz, biri evet diyor diğeri hayır diyor. Türkiye'nin hangi politikasında altılı masadakiler bir araya gelecekler?

Türkiye'nin neyini gerçekleştirecekler neler yapabilecekler?

Bunların bu ülkeye verebilecekleri en ufak bir şeyleri yok. Hiçbir şekilde Türkiye'ye katkıları yok. Dolayısıyla ya eski Türkiye ya yeni Türkiye diyeceğiz. Ve bu anlamda da büyük ve güçlü Türkiye'nin yolunu 2023'te bu millet tekrar açacak. Ve yine şuna inanıyorum ki artık 5 yılda bir seçim yapmıyoruz bu 5 yıllık seçim Türkiye'nin önündeki 100 yıllığı da belirliyor. Bu seçimde Türkiye'nin önümüzdeki yüzyılda nerede durması gerektiğini neler yapması gerektiğini belirleyecek. Hakikaten ‘ Ya tarih olmak, ya da yeni bir tarih yazmak’  kadar önemli. ‘Ya tarih olacağız, ya da yeniden Türkiye olarak yeni bir tarihi yazmayı hep birlikte başaracağız’ Bu açıdan 2023 seçimi önemli bir seçim, tüm milletimizden kendileri için, çocukları için, geleceği için, bu ülkenin selameti için, her birimizin elimizden gelen gayreti ortaya koymamız gerektiğine inanıyorum’ dedi.

Kaynak:gapolaygazetesi