Kahta Çayı’nda son günlerde artan balık ölümleri nedeniyle çevredeki köy sakinleri olaya tepki göstererek, balık katliamının biran önce durdurulmasını istedi.

Her yıl yumurtalarını bırakmaya çalışan binlerce balık, Hidro Elektrik Santrali’nin (HES) suyu tutmasından dolayı 2 kilometrelik alanda kalarak, suların tekrar çekilmesiyle binlerce balık telef oluyor.

Kahta Çayı üzerine kurulan Hidro Elektrik Santrali’nin (HES) nehir yatağına vermesi gereken can suyunun kesilmesiyle balıkların telef olduğunu iddia eden çevredeki köy sakinleri, Kahta Çayı’nın kuruduğunu ve binlerce balığın telef olmaması için yetkililerden önlem alınmasını istedi.

"Yetkililer, bu kadar acımasız balık katliamına neden duyarsız kalıyorlar"

Kahta’da uzun yıllardan beri balıkçılık yapan Esendere Köyü sakinlerinden balıkçı Ahmet Erşahin, “Ben yıllarca balıkçılık yaptım. Ama ben böyle bir katliam görmedim. Buraya HES kurulda ama buna da bir çözüm bulunması lazım. Yetkililer, bu kadar acımasız balık katliamına neden duyarsız kalıyorlar. Bizim Kahta Çayı’nı kuruttular. Bölgedeki köy sakinleri bu çaydan faydalanıyordu. Sadece köy sakinleri değil Kahta ilçesinden de insanlar buraya piknik yapmaya geliyordu. Birileri para kazansın diye bu kadar balık katliamı da olmaz yani. Buna bir çözüm bulunmasını istiyoruz. Hayvan haklarını koruma derneklerini göreve davet ediyoruz. Devletimizin bir çözüm bulmasını istiyoruz.” diye konuştu.

Hem ölü balık kokusundan hem de balık ölümlerinden dolayı vicdanen çok rahatsız olduklarını ifade eden Esendere Köyü Muhtarı Ramazan Erşahin ise, yaptığı açıklamada; “Kahta Çayı üzerinde HES kuruldu. Burada 25 çeşit balık yaşıyor. HES’in kurulması ve suyun kurumasıyla balık ölümleri arttı. Günde 12 saat HES’in kapaklarının kapanmasıyla bütün balıklar böyle ölüyor. Bu aralar ise binlerce balık telef oldu. Burası barajın kotası olduğu için HES’in ağzına kadar balıklar gelip yumurta bırakıyor. Sular kesilince balıklar ortada kalarak, telef oluyor. Bu soruna bir çözüm bulunmasını istiyoruz. Burada hem kokudan duramıyoruz hem de bu balık ölümlerini görünce vicdanen çok rahatsız oluyoruz. Bu katliam vicdanımızı yaraladı.” şeklinde konuştu.

"Balık ölümlerinden HES yetkilileri sorumludur"

Balık ölümlerinin TCK’nın 171. maddesine gören suç olduğuna dikkat çeken Esendere köyü sakinlerinden Avukat Ali Yücel, “HES’in kurulması sürecinde de bu işi takip ettik. O zaman da sonucun böyle olacağını tahmin etmiştik. Buna ilişkin çeşitli davalar açtık. Son gördüğümüz manzara da bunu gösteriyor. Bu HES’in suyu açıp kapatmasıyla binlerce balık telef oluyor. Gördüğünüz bu balık ölümlerinden HES yetkilileri sorumludur. Türk Ceza Kanunu’nun 171. maddesine göre de bu bir suçtur. Genel güvenliğin taksirle tehlikeye düşürülmesi suçu oluşmaktadır. Bu konuda yetkililere suç duyurusunda bulunuyoruz. Bu balıklar bu doğa hepimizin. Zaten mesire alanlarımızı yok ettiler. Bari canlıların yaşamasına izin versinler. Bu konuda yetkilileri çözüm bulmaya davet ediyorum.” dedi.

"HES’in kapaklarının açılıp kapanmasıyla beraber binlerce balık telef oluyor"

Doğal ekolojik ortamının bozulduğunu vurgulayan Çevre Mühendisi Abdullah Toplu ise, “Buraya gelip baktığımızda doğal yaşam ortamının tahrip edildiğini gördük. Suyun ani yükseliş ve düşüşlerinde balıkların doğal yaşam ortamının zarar gördüğün gördük. Yetkililerin gerekli adımları atmasını istiyoruz. Balıkların doğal yaşam ortamlarına zarar verilmesi gerekiyor. Gelecek nesillere bunların aktarılması gerektiğini belirtmek istiyorum. HES’in kapaklarının açılıp kapanmasıyla beraber binlerce balık telef oluyor. Doğal ekolojik ortam bozuluyor. Sucul yaşama binlerce zarar geliyor. Burada sadece balıklar yaşamıyor, diğer canlı grupları da yaşıyor. Onlar da zarar görüyor. Yetkililerden gerekli adımları atmalarını bekliyoruz” dedi.


Kaynak:PHA
Editör: TE Bilişim