Güney Doğu'dan gelen şehit cenazelerinde bayrak asılan evlerin tamamı yıkıntı kerpiç evlerdir. Şehit babalarının ayağı kara lastiklidir.
Cem Küçük bile ekranlarda "Kızılay Başkanının depremde çadır satması yanlıştır, istifa etmelidir" diyor, Feys sayfasında Kerem Kınık'ı savunan ülkücüler görüyorum. Binalinin çocukları, gelinleri, akrabaları, Kerem Kınık'ın çocukları, gelinleri, akrabaları Kızılay'ı "Ali Babanın çiftiği yapıp çöreklenmişler, iki maaş, üç maaş, huzur hakkı, makam arabası, Boğazda kiralanmış yalı daireler ve bu haram saltanatını savunan ülkücüler... Kızılay çiftliğinde 3 tane ülkücü gösterin, söz ben de savunmaya başlayacağım. Ülkücülük aklı, mantığı, gerçeği iptal etme işi değildir.
Devlet kadrolarına mülakatla eleman alınıyor. Tarikatların, Ak Parti yönetcilerinin, Şeyhlerin özel kontenjanı var... Ülkücülere binde bir kontenjan ayrılmıyor. Bu duruma rağmen Ak Parti değnekçiliği yapmak nasıl bir iştir?.. Hangi milli davanın, hangi bilinmez ülkünün, hangi zekanın ürünüdür?..
Haaa... Derseniz ki sözleşmeli askerlik kadrolarının tamamı ülkücülere ayrılmıştır. Bak burada haklısınız... Güney Doğu'dan gelen şehit cenazelerinde bayrak asılan evlerın tamamı yıkıntı kerpiç evlerdir. Şehit babalarının ayağı kara lastiklidir. Boğazda lüks konutlara bayrak asıldığını göremezsiniz, yeşil sermayenin kodamanlarından oğlu şehit olmuş tek kişi göstremezsiniz.
Yemen yolu çukurdandır,,
Karavanam bakırdandır,
Zenginimiz bedel verir,
Askerimiz fakirdendir...
