Defalarca düşmüşüz. Her düşüşten sonra ayağa kalmışız. Her ayağa kalkışta çok ağır bedeller ödemişiz.

“Türk’ü kara günlerden aydınlığa çıkaracak olan Türk aydınlarıdır…”

Beşbin yıllık tarihimizde güzel ve iyi günlerimiz olduğu gibi kara ve kötü günlerimizde olmuştur.
Üç kıta yedi deniz yedi iklimi kapsayan büyük coğrafyada güçlü devletler ve imparatorluklar kurmuşuz.
Gün gelmiş, varlık yokluk kavgası vermişiz. Defalarca düşmüşüz. Her düşüşten sonra ayağa kalmışız. Her ayağa kalkışta çok ağır bedeller ödemişiz.

Bugün de Millet olarak çok zor bir dönemden geçiyoruz.  Lakin asla düşmemeliyiz.  Korkarım, düşersek bir daha ayağa kalkamayız. 
Çünkü: Toplum yokluk içinde aç kalmamak için çırpınıyor. Gün gün daha kötüye gidiyoruz. Bilerek düşürüldüğümüz bu durumdan kurtulmamız mümkün gözükmüyor. Böyle durumlarda bir dilim ekmeğe muhtaç bırakılmış, her geçen gün daha da yoksullaşan insanımıza ülkenin karanlığa doğru sürüklendiğini anlatamazsınız. Anlamazlar.
Konuşması gerekenler Türk aydınlarıdır. Topluma yol göstermek, çare üretmek aydınların görevidir. Gerçek anlamda Atatürkçü aydınlar zaman geçirmeden birlik olup, içimizdeki bölünmeye acilen son vermelidir. Ülkeye baktığımızda en parçalanmış gurup Türk aydınlarıdır. Buna bir son verilmelidir. İlk adım siyasi mensubiyetten kurtulmaktır. Sonra, kadını ile erkeği ile 1918- 1919 da olduğu gibi meydan meydan, sokak sokak, ev ev gerçekler anlatılmalıdır. TV ler de korkmadan ülkemizin üzerinde oynanmak istenen emperyal plan halkın anladığı dilden güzel Türkçemizle tane tane ifade edilmelidir. Türk’ü kara günlerden aydınlığa çıkaracak olan Türk aydınlarıdır…

UNUTULMASIN Kİ: Bugünkü düşman dünkü düşmandan daha KAHPE! 31 – 08 - 2023