Ülke ve memleket meseleleri üzerine adamın yazdığı onca ciddi yazıyı görmezden gelen kim varsa, adamın paylaştığı herhangi bir yemek ya da yiyecek resmini hemencik görüveriyor.

Vay efendim bunca önemli meseleler varken piknik fotoğrafı paylaşmak doğru olur muymuş da, vay efendim millet bunca açlık ve sefalet içinde iken bunca yemek yenir miymiş de, vay efendim millet ekmek bulamazken bunlar neyin keyfini yaşıyormuş da, vay efendim bunları görenlerin nefsi çeker de boş yere günahlarına girilirmiş de daha neler neler...

İyi de efendimiz bu adam ülke ve memleket meselesi üzerine onca acı çekerken, onca ciddi şeyler yazıp intiharın eşiğine gelirken hangi biriniz gördünüz yazdıklarını?

Hangi biriniz hak verdiniz yazdıklarına? Hangi biriniz ortalıkta göründünüz? Hangi biriniz onun gibi düşündünüz? Hangi biriniz ortak oldunuz çektiği acılara, onu söyleyin.

Hangi biriniz o çokça ciddi bulduğunuzu söylediğiniz ama ne olduğunu bir türlü dile getiremediğiniz meselelerde tepkinizi ortaya koydunuz?
Hangi bir gün vicdanınızın sesine kulak verdiniz?
Hangi bir gün onca zulüm ve adaletsizlik karşısında içinizde başkaldıran çocuğu boğmaya kalkışmadınız?
Hangi bir gün yapılan haksızlıklara sesini çıkaranları reel politik davranmaya davet etmediniz?

Bu ülkenin acılarından hangileri konuk olduğu yüreğinize, onu söyleyin?
Hangi birini sesli bir şekilde dile getirdiniz? Hangi birine hangi bir haksızlığa isyan ettiniz?

Kuyruğu sıkışan bir kedi, sulara kapılan bir ördek, anasını yitirmiş bir yavru köpek için harekete geçen vicdanınız, mesela otuz dört kişinin yaşamını yitirdiği Roboski katliamında neredeydi mesela?

Var idiyse harekete geçti mi onu söyleyin siz?

Yoksa siz de Yılmaz Özdil gibi hâlâ aynı katliamda telef olan katırların yasını mı tutuyorsunuz?

Bunca haksızlığın, hukuksuzluğun, yolsuzluğun, adaletsizliğin, bunca acının, bunca ayrılığın yaşandığı,
bunca vatan toprağının her karışının talan edildiği bir ülkede ortalarda görünmeyip, şimdi nasıl oluyor da onca kirli geçmişiniz, vicdansızlığınız ve günahlarınızla imana gelip, paylaşılan fotoğraflar üzerinden başkalarını eleştirme hakkını elinizde bulundurabiliyor, haktan hukuktan ahlaktan bahsedebiliyorsunuz?

Kendiniz ne yazdınız bugüne kadar? Suya sabuna dokunmayan, tavşan boku gibi ne kokan ne bulaşan, ne sizin ne başkaları için hiçbir anlam ifade etmeyen bildik paylaşımlardan başka.

Tamam piknik fotoğrafları paylaşılmasın, çiçek böcek resimleri paylaşılmasın tamam da, hiç değilse bunlar paylaşılmasın diyenler neyi paylaşıyor ona bakılsın.

Kendilerini ilgilendirmeyen hangi bir acıyı paylaşmışlar bugüne kadar?
Rahatlarını kaçıracak hangi sese kulak vermişler?

Dinine, inancına, mezhebine ırkına bakmaksızın kendilerinden olmayan hangi bir çığlığa kulak kesilmişler?

Bana gelince, ben benden çok uzaklarda dahi olsa çıkan hiçbir yangının karşısında saçlarımı taramıyorum.
Evet, ağzımda karınca misali bir damla su ile koşmuyorum belki, çığlıklar atarak dikkatleri yangının üzerine de çekmiyorum ama hiç değilse timsah gözyaşları döküp içimden sevinç naraları da atmıyorum.

Masum bedenlerin ölümü üzerinden vatan millet nutukları çekmiyorum mesela.
Her haksızlık ve hukuksuzluğa karşı sesimi yükseltemesem de bilerek ve isteyerek savunucusu da olmuyorum; yeri geliyor susuyor, yeri geliyor isyanımı kalbime gömüyorum...

Ama siz, paylaşılan börtü böcek fotoğrafları üzerinden millete ahlak ve vicdan dersi verenler siz ne yapıyorsunuz onu söyleyin?

18 Ağustos pazar 2019
18.12