Bu yıl bir şiir kitabı; bir de “düşünce günlüğü” tarzında deneme kitabı edebiyat dünyasına katılıyor. Böylelikle “Rana İslam Değirmenci” külliyatı

Uzunca bir süre ara verdiğim kitap çıkarma yolculuğuma 2024 yılı itibarı ile devam ediyorum. Bu yıl bir şiir kitabı; bir de “düşünce günlüğü” tarzında deneme kitabı edebiyat dünyasına katılıyor. Böylelikle “Rana İslam Değirmenci” külliyatı 8. ve 9. telif eserine ulaşıyor.

2011 yılından bu tarafa görünür yani basılı kitaplarımın çıkış serüvenlerini takip edenler iyi bilir: Bendeniz öncelikle uzunca bir süre yazarım. Bu yazdıklarım bazen sadece kendimin okuduğu günlüklerde, bazen yazarprojerana ismi ile edebiyat, proje ve eğitim etkinliklerimi yansıtmaya gayret ederek şiir, yazı parçacıklarımı not ettiğim facesayfamda, bazen bir dergide, bazen bir proje raporunda, bazen de bir blog, bir gazetedeki köşemde birikiyor. “Birikirken” bazı “özel başlıklar” altında kendiliğinden kümeleniyor. Ve “an” geldiğinde bu kümelerden hangisi gün yüzüne çıkmak istiyorsa (ya da gün yüzüne çıkma hakkına erebildiği anı yakaladığında) kitaplaşıyor.

En son kitabım (yedinci telif eserim “İnsanın Yazısı Edebiyat” Edebiyat- Referans kitabım) 2020’de çıktı. Ama ondan evvel adı konmuş hatta tasarısı bitmiş kitaplarım olduğu gibi 2011’lerden beri kitap ismi konmuş ve hâlâ içeriği yazılan / tasarlanan kitaplarım da var. Örneğin “Esma ve Necm” romanım 2016’da bitti ama sekiz yıldır üstünde çalışmalar yapıyorum ve yayınlanması için en uygun anı kolluyorum. Tasarı kitaplar da var henüz bitmeyen: “İçimdeki Şehir” (yaz yaz bitmeyen bir hatıra / gezi yazısı formu), “Yürekleri Gül Oya” (yaz yaz bitmeyen kadın portreleri), “Hayalden Önce Hayalden Öte” (daima bu başlık altına eklenen şiirler, şiirler, şiirler), “İnsan Noktası” (bu başlıkta yayınlanmış ya da ajandamda kalmış yüzlerce eğitim, proje, yöneticilik ve insana dair nesir ya da mazmun denemeler, makaleler, raporlar), “Gülşende” (kadim bir hikaye peşinde ve elbette kendi orijinal, gizemli hikayesinin/ hikaye etmesinin ardından kendi yolu ve diliyle koşan novala…)

Bu yıl çıkacak iki kitabım da en az on on iki yıldır sancı içinde kıvranan ve an be an, gün be gün heybesine dolan yazıların “artık doğmalıyım” heyecanı ile edebiyat dünyasına “merhaba” diyen yazı birikimimden:

Birincisi “Elif Bezeli Kitap”… Bir şiir kitabı. Ben ona “Tasavvuf Rüzgârı” alt başlığını verdim ama sohbetlerimdeki söyleyişi(m) ile o aslında, tasavvuf kokan şiirler. Neden böyle tanımladığımı anlamak için lütfen 2011’de çıkan ilk şiir kitabıma (El Yüreği Tutubca), aynı demde doğan “Oyma Sandığımda Saklı” renklerim isimli hikaye kitabıma; 2013’te (aynı yıl doğan) “Pencereye Vurdu Tan” isimli ikinci şiir kitabımla “Nâr-ı Beyza 1” Hayata Dair Denemelerimle “Nar-ı Beyza 2Ağacın Sabrı-(2015)” isimli kitaplarıma ayrı ayrı ya da “bir külliyat” olarak topyekûn bakınız.

İkinci kitap “Bir’ce Seyyah” ismini taşıyan “düşünce günlüğü”. Bu kitap aslında “bir günlük” gibi kullandığım face yazılarımdan ( 2015- 2016 yılları içindeki) bir kesit. Ama kesit öyle denk geldi ki bu dönemi kapsayan ve bu dönemde yazılan çoğu ( tam ve bir parçacık halinde) düz yazı ve şiirlerim “insan”ı anlatan ve “insan”ı anlamaya uğraşan “tefekkür” tespitleri ve teşhisleri ile dolu. Tabii Bir’ce Seyyah dersek “bu tefekkür yolculuğunda” insanın kendini ve insanlığı bilme çabasını anlatmaya uğraştığımızı anlamanız güç olmayacaktır. Yine anlaşmışsınızdır ki gerek Elif Bezeli Kitap ve gerekse Bir’ce Seyyah ismleri bu isimde doğan kitaplarından çok önce doğan ve “tanınan” isimler.

En geç mart ya da nisan aylarında raflarda yerini alacak sözünü ettiğim bu iki kitap. Kitapları okuyunca kitapların “insan noktası”nda ne kadar yeni, ne kadar güncel ve ne kadar bizden insanı anlattığını görecek, kuvvetle muhtemel ki şaşıracaksınız. Doğaldır ki yazarın her düşüncesine katılmak ya da her hissinin aynısını hissetmek durumunda değildir hiçbir okuyucu. Fakat -diğer kitapları gibi hem birbirinden tam bağımsız ve hem de birbirine organik bağlı- kitapların yazarı şunu iddia ediyor ki gerek şiir ve gerekse günlük/ deneme kitabı her okuyucuyu kesinlikle düşündürecek ve mutlaka hislendirecek. Kitapların ve yazarlarının istediği de sadece bu değil midir zaten: “İnsanlar, “insan ve hayat” adına -bu çağda da- capcanlı ve taptaze düşünsün ve duygulansın. (Yazarın neden “bunları dilediğini” kitapları okuyanlar çok iyi göreceklerdir.)

Kitaplar çıktıktan sonra bu kitapları okuyan her okuyucunun kitaplar ve kitaplarda sözü edilen “an”lar hakkında izlenim, tespit ve görüşlerini “Yazar”dan daha çok “Elif Bezeli Kitap” ve “Bir’ce Seyyah” öğrenmek ister. Bunu bilesin ey okuyucu! İlgin için şimdiden teşekkür ederim.

Not: 1. Kitapların çıkış zamanını yazarın face sayfasından takip edebilirsiniz. (Rana İslam Değirmenci)

2. Ayrıca 2023 yılı için ranaislamdegirmenci.wordpress.com sayfamın çok ilgi gördüğünü; Türkiye, Amerika ve Azerbaycan’dan birçok takipçisi bulunduğunu öğrenmiş bulunuyorum. Tüm takipçi ve okuyucularıma çok teşekkür ederim. En yakın vakitte dertleşmek üzere “hoşça” kalın…