Gün geçmiyor ki; gazetemiz istihbarat servisine DEDAŞ’ın hukuk tanımazlığı yönünde ki şikâyetleri gelmesin. Hal böyleyken, gazetecilik mesleğimiz gereği halk ile idareci arasında köprü vazifesi görerek, sürekli gelen şikâyetlerin gerekli mercilere iletilmesi ve sorunun çözümü adına kaleme aldığımız gerek haber ve gerekse yorumlarımla, artık zulme ulaşan DEDAŞ’ın vatandaşa karşı hukuk tanımayan kanunsuz yaptırımlarından dolayı zarar görenlerin mağduriyetlerine dikkatleri çektim.
Lakin gel gör ki bir sürü dosya; DEDAŞ ın vurdumduymazlığı, hukuk tanımazlığı, kanunsuzluğu ve vatandaşı mevcut siyasi otoriteye kışkırtmak adına yapmış oldukları haksızlık ve usulsüzlükler yüzünden mağdurların mahkemeye müracaatıyla, adliyeyi boş yere işgal etmektedir. Haklı olan vatandaşın itirazını kabul etmeyen DEDAŞ şimdi de bu yetmezmiş gibi zulmün dozajını artırarak vatandaşa ait olmayan tarlanın, sırf komşu olduğu için, borçlu olmayan, abonesi olan tüketimi kaçak olmayan ve cezaya konu parsel kendisine bile ait olmayan sadece kaçak kullanılan yere en yakın abone olduğu gerekçesiyle vatandaşa ceza keserek; abonesi olmayan, elektriği kaçak kullanan vatandaşı koruyarak suç işlemektedir. 
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?! 
Öte yandan elektrik saati okunmadan fatura kesilen vatandaşların ayyuka çıkan isyanını değil duymak hesaba alan bile yok. Tabi ki DEDAŞ kaçak elektriği kesecek ve kullananları cezalandıracaktır. Ama elektrik saatini okumadan vatandaşa fatura kesemez! Aksi takdir de bu fatura değil, haraçtır ve vatandaşın itirazları sebepsiz şekilde reddedilemez.
Suçun, cezanın ve borcun şahsiliğine aykırı davranan DEDAŞ’a haklı olan vatandaşın öfkesi dinmek bilmiyor. Şanlıurfa’nın resmen var olan filen olmayan milletvekilleri ve Vali’ nin umurlarında olmayan vatandaşın görmezden gelinen sorunlarının bedelinin ağır ödetileceği kanaati kamuoyunda hızla yayılmaktadır.
Unutulmamalı ki; küfür yürür zulüm yürümez! Vesselam