Bu haftanın hutbesinde sizlere Cuma hutbesini okurken Hocaların dua ve tebliğ niyetine okumuş oldukları Arapça metinlerin Türkçe meallerini istifadelerinize sunarak

Değerli Mümin kardeşlerim bu haftanın hutbesinde sizlere Cuma hutbesini okurken Hocaların dua ve tebliğ niyetine okumuş oldukları Arapça metinlerin Türkçe meallerini istifadelerinize sunarak her Cuma günü Arapça bilmeyen Müslümanların duydukları bu kelamlarda okunanların meallerini ANLAYIP TEFEKKÜR ETMELERİ İÇİN 
sizlere arz edereceğim
Sizlerde anlayarak ve EMPATİ YAPARAK  BU DUALARDA NELER DEDİKLERİMİZİ
DÜŞÜNEREK, ALLAHIMIZA NE SÖZLER VERDİĞİMİZİ ANLAYARAK HATIRLAYARAK 
ŞUURLU  ibadet yapmanızı sağlayabilir isek kendimizi mutlu ve ilmimizin zekatını vermiş olarak sayacağız.
———-// ————-//———-
 Hocalar minberin kapısından itibaren şu dualarla Cuma ibadetine başlıyorlar; 
Bismillah ve Elhamdulillah Allah’ın selamı salatı rahmet ve bereketi Muhammed’in ve onun al ve ashabının üzerine olsun. Allah’ım Rahmet hazinelerinin kapılarını bizlere aç iyilik ve kereminin hazinelerine ulaşmamızı bizlere nasip eyle.
‘Rabbim gönlümü genişlet, işlerimizi kolaylaştır Dilimdeki tutukluğu çöz ki sözlerimizi anlasınlar.((Taha25.’.hz Musa’nın duası))
‘’Rabbim bana mülkü Sen verdin. Kelamın en güzelini ve manasını Sen öğrettin. İdrakimizi artır ve beni Salih kullarının arasına ilhak eyle. 
‘’Sana sonsuz Hamt olsun. Seni her halinle övüyor, şükür ediyor, yalnız senden yardım ve rahmet diliyoruz. Senden başka ilah, yaratıcı asla yoktur, senin ortağın yoktur. Sen kimi doğru yola iletmek istersen, onu o yoldan çevirecek hiç bir güç yoktur.’’ 
(İç ezandan hemen sonra;)
Allah’a sonsuz Hamt ve senalar olsun. O’nu her halimizle övüyoruz. O’na şükürler ediyoruz. Yalnız O’ndan yardım diliyoruz. O’ndan başka ilah yoktur. O birdir. Şeriki, ortağı asla yoktur. O kimi doğru yoluna iletirse; onu hiçbir güç yanlış yola sürükleyemez. Ben şahitlik ederim ki Senin ortağın asla yoktur. Senin velin, dostun, Muhammed’in Senin kulun ve elçin olduğuna şahadet ederim. Allah’ın selamı rahmeti ve bereketi onun, zevcelerinin sahabelerinin Allah’ın elçilerine tabi olan müminlerin üzerine olsun
‘’Ben şahitlik ederim ki Peygamber efendimiz Senin velin, dostun, seyyidin, kulun ve resulündür. Allah'ın rahmeti bereketi onun, zevceleri ile sahabelerinin ve ona tabi olan bütün müminlerin üzerine olsun.’’
 Allah ve melekleri peygamberimize salat eder. Ey iman edenler, sız de ona salat ederek tam bir teslimiyet ile ona salat edin.  ((Ahzap 56))
Allah'ın peygambere salat etmesi ona Rahmet etmesidir. Meleklerin ve müminlerin salatı ise, onun yolundan gitmek, ona tabi olmak ve Allah’a kulluk yapmalarıdır.
  Allah Cebrail as ile resulüne, "Biz seni ümmetin hakkında hoşnut edeceğiz." diye müjdelemiştir. 
Allah Peygamber Efendimize " Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik."((enbiya 107)) buyurarak onu övmüştür. 
‘’İnsanlığın başlangıcından bugüne kadar yaşayıp dünyasını değiştirmiş ne kadar mümin varsa onların  ruhları  ile, halen dünya hayatında yaşayan müminlerinde ruhaniyetlerine selam olsun.’’
‘’Ey Allah'ın kulları. Allah'tan çekinip, O’na kulluk edin. Ona İHSAN şuuru ile yani (Allah beni görüyor ben O’nu görmesem bile )itaat edin. Allah takva sahibi Mümin ve Muhsin kulları ile beraberdir. O Hayasızlığı ,  Fuhşiyatı ve her türlü azgınlığı yasaklar. Düşünüp tutasınız diye de sizlere böyle öğütler veriyor. 
 Yapmamız gereken üç şey vardır. 
1-Herkes için adalet. 
2-Herkese ve tüm yaratılmış canlılara iyilik yapmak. 
3-Akrabalardan başlayarak gücümüz oranında ihtiyaç sahibi herkese yardımcı olmak.

 Yasaklananlar ise ;
fuhuş başta olmak üzere, azgınlık, kötülük, (özellikle akrabalara yardımı Allah’ın emri diye söyleyerek liyakat sahibi olmayanları devletin ve kurumların  imkanlarından istifade ettirmek, )akrabaya hak etmediği, layık olmadığı iş ve görevleri vermek bu iş Kuran ahlakından hiçbir gerekçe onay alamaz.
Devleti kamu kurumlarını dernek ve vakıfları yönetenler kamu malına hıyanet edemez. Kamu malına ihanet en büyük günah olarak belirtilir. Emaneti korumalı ve liyakati olmayanlara, emin olmayan insanlara görev verilmemelidir. 
Kuran'ı Kerimde  Yalanla ilgili bir çok ayetten sizlere aşağıdaki ayetleri istifadenize sunmak istiyorum;
Maun suresi 1-‘’Dini, hesap gününü ve cezayı yalanlayanı gördün mü?’’
 -Ankebut suresi 68. Ayette ,"Allah adına menfaatleri için yalan uyduran ve hakkı yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Cehennemde kâfirlere yer yok mu?" (Bu ayette Yalancı kâfir olarak nitelendirilir.)
-Buruc19-"İnkâr edenler sürekli bir yalanlayış içindedirler.’’
-Cin 5-"Oysa biz ne insan ve nede cinlerin Allah hakkında yalan söylemediğini sanırdık."
  Cin suresi nazil olunca, cinler bir mecliste dinleyerek ayetteki konuşmaları yaparlar.
-Şuara suresi 223-"Onlar hep şeytanlara uyar ve onların birçoğu da yalancıdır.’’
-Mürselat 37-‘’ Gerçeği yalanlayanın vay haline"
 -Saf suresi 1 ve 2-"Ey iman edenler. Yapamayacağınız şeyleri niçin söyleyip durursunuz. Yapamayacağınız şeyleri söylemeniz Allah katında büyük bir azap sebebidir."
-Bakara suresi 10-"Onların kalplerinde bir hastalık vardır. Allah da onların hastalıklarını artırır. Onlara söylediği yalanlardan ötürü dayanılmaz bir azap ve ceza vardır."
 -Ali İmran 75- "Kitap ehlinden öylesi var ki onlara yüklerle altın emanet etsen, onları noksansız olarak size geri verirler. Öylesi de var ki bir tek altın bile emanet etsen onu alabilmek için başında sürekli durman gerekir. Onlar, 'bizden olmayanlara yaptığımızdan dolayı bize sorumluluk yoktur derler. Onlar bile bile Allah hakkında yalan uydururlar. Dini kendileri ve toplumları akrabaları lehine ve menfaatine kullanırlar ve böylece de büyük bir gazabı hak ederler.’’
-Araf 36-"Ayetlerimizi yalanlayan, onları kabule yanaşmayanlara gelince onlar, ateş halkı olarak Cehenneme atılırlar ve orada sonsuza kadar kalırlar. Allah'a iftira eden veya O’nun ayetlerini yalanlayandan daha zalim kim olabilir? Onlar yine de dünyada onlara takdir edilen yiyecek ve içeceklere nasiplerine de ulaştırılır. Elçilerimiz gelip onların canını alırken onlara derler ki, "Allah'ı bırakıp ta taptıklarınız nerede? Onlar da  sıvışıp gittiler derler. Böylece kendileri dilleri ile kafirlik lerine şahitlik ederler.
"Ayetlerimizi ve ahiret hayatını yalanlayanlar her ne hayırlı görülen işler yapsalar da bu işleri boşa gider onlar yaptıkları davranışları dışında başka bir şeyle mi cezalandırılacak?
Ayetlerimizi yalan sayanları farkına varmayacakları bir şekilde yavaş yavaş helake yaklaştıracağız.
-Enam 116-‘’ Eğer dünyada bulunan insanların birçoğuna uyarsan onlar seni Allah’ın dosdoğru olan yolundan saptırırlar. Onlar zanlarından başka bir şeye uymazlar. Yalandan da başka bir söz söylemezler’’.  
((BU AYETTE  SÖYLENEN BÖYLE BİR DÜŞÜNCENİN ÇOĞUNLUĞUN GÖRÜŞÜNE UYGUN OLARAK DAVRANMANIN DOĞRU OLDUĞU MANASINA GELMEYECEĞİNİ,ASIL DOĞRU OLAN İNANÇ VE DAVRANIŞIN İSLAM İMANI AHLAK VE FAZİLETİNE UYGUN OLMASI GEREKTİĞİNİ BELİRTMEKTEDİR.)) ‘’HERŞEYİN DOĞRUSUNU ANCAK ALLAH BİLİR.’’
Daha fazla uzatmadan  bu konunun ne kadar önemli olduğunu anlamamız için bu yazımızı da kısaltmak için şu ayetlerin meallerine de sizlerin bakmanızı sizlere tavsiye etmem gerekiyor. 
Nisa suresi -50 ve 112, Hac suresi-30, 
Nur suresi 11-12, 
Enbiya suresi-77,  
Ahzab suresi 70-71 ile; 
Son olarak ta 
Furkan suresi 72-73-“Rahmanın o has kulları yalan yere şahitlik etmezler. Boş bir söz ve davranışla karşılaştıklarında ise onlardan yüz çevirip ağırbaşlılıkla oradan selamla uzaklaşıp giderler. Rablerinin ayetleri kendilerine anlatıldığında o ayetler karşısında sağır ve kör gibi davranmazlar.
Bu konuyu Peygamber efendimizin şu hadisleri ile son noktayı koyarek tamamlayelım. 
‘’Bazı sahabeler efendimize ‘’Mümin korkak olur mu? ’’diye sordular. Cevaben ‘’Evet ‘’dedi. Cimrilik yapar mı? Dediler. Yine Evet dedi. Tekrar yalan söyler mi deyince. Hayır diye cevap vererek işaret parmağını sallayarak, Vallahi Yalan söylemez, vallahi yalan söylemez, vallahi yalan söylenmez diyerek bu cevabını üç defa tekrarladı.’’
Bir diğer hadisi şerifinde ise ‘’’Zandan sakının çünkü zan sözlerin en çok yalanı olanıdır.’’
İbnu Mesud (ra) dan Resulullah
-‘’ Kul yalan söylemeye ve yalan söyleme niyetini taşımaya devam ederse, öyle bir an gelir ki; kalbinde siyah bir nokta oluşur. Hemen tövbe ederse silinir. Devam ederek yalan söylemeye devam ederse bu nokta büyüyerek kalbini kaplayınca; kalb kapkara olur ve Allah’ın nezdinde yalancılardan yazılır.’’
‘’Şu dört huy kimde bulunursa; O kul MÜNAFIK lardan sayılır. 
1-Konuştuğunda yalan söyler. 
2-Emanete hıyanet eder.

3-Verdiği sözde durmaz

 4-Bu fiillerine inatla ve haksızlıkla devam eder.’’
Rabbim bizleri böyle gafletle yaşayanlardan uzak eyleyerek İman edip Salih amel işleyenlerin zümresine ilhak eylesin. Cuma ile mübarek olalım