Ortadoğu'nun birçok ülkesinde, hatta Afrika ülkelerinde bile çoğu zaman halk yapılan zamlardan dolayı, yani fiyat artışlarından dolayı sokağa çıkar.

Bırakın gelişmiş ülkelerde, az gelişmiş ülkelerde bile halk, maaşlarına zam yapılsın diye sokağa çıkmaz.

Ortadoğu'nun birçok ülkesinde, hatta Afrika ülkelerinde bile çoğu zaman halk yapılan zamlardan dolayı, yani fiyat artışlarından dolayı sokağa çıkar.

Aklı başında her insan bilir ki maaşlara yapılan zamlar, diğer kalemlere yapılan zamlarla misliyle cebinden çıkarılır.

Çünkü normal her ülkede 10 yıllardır her şeyin fiyatı üç aşağı beş yukarı aynıdır. Dolayısıyla ücretlere yapılan en ufak bir artış hayat standartlarında bir iyileşmeye neden olur.

Türkiye aylardır emekli maaşlarına ve asgari ücrete ne kadar zam yapılacağını tartışıyor.

Oysa emekli maaşlarına, asgari ücrete ve çalışanların maaşlarına yapılacak her artış, hesaplarına yatırılmadan diğer kalemlere gelen zamlarla kendilerine ödettirilecektir.

Bunun böyle olduğunu bile bile her defasında maaş artışı yönünde ısrar etmek ama fiyat artışları konusunda ses çıkarmamak gerçekten akıl alır gibi değil.

Mevzu bahis olan ne kadar maaş aldığımız ya da ne kadar kazandığımız değildir, maaşımızla ya da kazancımızla neyi ne kadar aldığımızdır.

Türkiye'nin açmazı maaş artışları yönünde gösterdiği çabayı, her gün güncellenen fiyatlara karşı göstermemesidir.

Türkiye'nin sorunu emekli maaşının ya da asgari ücretin ne kadar olması gerektiği değildir. Türkiye'nin sorunu her gün fahiş bir şekilde artan zamlara karşı önlem alamamasıdır.

Faiz düşünce enflasyon düşmez, öyle olsa her ülke faizleri düşürerek sonuca varırdı.

Maaşların artması ile de insanların refah seviyesinde bir yükselme olmaz. Öyle olsa her ülke maaşlara zam yaparak, kendi halkını mutlu etmenin yoluna giderdi.

Gelişmiş, medeni ve bütün uygar ülkelerde standart olan fiyatların bir standardının olmasıdır. Fiyatlarda standardı yakalayamayan ülkelerde ise Türkiye'de olduğu gibi halk her gün maaşına ne kadar zam yapılacağının hesabını eder durur.

Bu çarpmakla, bölmekle, toplamakla, çıkarmakla düzelecek bir hesap değildir. Fiyat istikrarı sağlanmadan maaşlara yapılan zamların toplumu daha da fakirleştirdiğinin en somut örneklerinden biri Türkiye'dir.

Türkiye'nin sorunu baş edilemez hale gelen fiyat artışlarını tartışmak yerine maaşlara yapılacak olan artışı tartışmasıdır...