70'li yıllarda Trabzon Uzun Sokak'ta onbinlerce genç yürümüştür. Esmer, kumral, yanık benizli, üniversite eğitimi için Trabzon'a gelen gençler

70'li yıllarda Trabzon Uzun Sokak'ta onbinlerce genç yürümüştür. Esmer, kumral, yanık benizli, Türkiye'nin dört bir tarafından üniversite eğitimi için Trabzon'a gelen gençler. Yiğitlik her insana yakışmaz; "Ünyeli Ahmet"e yaman yakışırdı hani!.. Ünyeli Ahmet Uzun Sokak'a girdiğinde genç kızların yüreğini hoplatacak kadar yakışıklı idi. Uzun boylu, geniş omuzlu, hep düzgün taralı saçları ve uzun adımları ile heybetli bir yiğitti. Hilal bıyıkları Ahmet'in ülkücülüğünü işaretler Trabzon'a yeni gelmiş gençlere güven verirdi.

90'lı yıllarda Hüsyin Kanburoğlu oğlunu kaybetmişti. Taziye için gelenleri kardeşi Hasan Kanburoğlu'nun evinde kabul ediyordu. Salona uzun boylu, şahin bakışlı biri girdi. Aaa!.. Bu Gençlik yıllarımızın efsane ismi Ünyeli Ahmet'ti... Dostluğu, kardeşliği göstermelik değildi, 68 kuşağı hep öyledir zaten.

Duydum ki Ahmet Erkan Birben'in kalbi yorulmuş. "Buraya kadar Ünyeli, sen beni çok yordun, her şey buraya kadar!.." demiş.

Yiğit namıyla anılır. Gİt güle güle Ünyeli Ahmet!.. Vekil olamasan da, bakan olamasan da siyaset zübüklerinin bin tanesine değişilmeyecek bir değerdin.

Alper Aksoy