Yeşilçam sinemasının cesur kadın oyuncularından Ferdağ hafızamda hep güzel  hırslı, kıskanç dul bir kadın olarak yer edinmiş artı onsekiz filmde oynamıştır

 Asıl adı Lütfiye Dumrul olan Sevda Ferdağ iyi bir Yeşilçam oyuncusuydu.  Sinema seyircisinin hafızasında nasıl bir yer edinmiştir bilemiyorum. Ancak filmlerini ilgiyle  izlediğim biriydi. Öyle sanıyorum ki güzelliğiyle bir çok erkek izleyiciyi kendine hayran bırakmıştır.  Oyuncu olan ablası Ferda Ferdağ'ın teşvikiyle sinemaya giren Ferdağ, yüz ellinin üzerinde filmde oynamıştır.

Yeşilçam sinemasının cesur kadın oyuncularından Ferdağ hafızamda hep güzel,  hırslı, kıskanç dul bir kadın olarak yer edinmiştir. Birkaç artı onsekiz filmlerinde de oynamıştır. Onu ilk kez TRT'nin tek kanallı yayın yaptığı 1970'lerin ortasında televizyonda oynayan Erkek Ali filminde izlemiştim. Henüz  ilkokul öğrencisiydim. Yönetmenliğini Atıf Yılmaz'ın yaptığı bu film 1964 yılında Urfa'da çekilmişti. Filmde varlıklı, ateşli, dul, feodal bir kadını canlandırıyordu.  Bu fimde çizdiği şuh dul karakteriyle hafızamda derin izler bırakmıştı. Doğu feodal geleneğinde böyle kadınlar varmıydı? Yoksa abartılı bir karakter miydi? halen cevap bulabilmiş değilim. Hanımağalığın baskın "erilliği" toplum tarafından takdir edilirken, cinsellik söz konusu olduğunda kadınlığın " fallik" yönü tartışmaya açılır. Çünkü Doğu geleneğinde kadın tabudur. Ancak Atıf Yılmaz bu filmiyle bunu sarsmıştır.  Film cinsiyet yönünden farklı okumaya açık olmasına rağmen üzerinde pek durulmamıştır. Zamanına göre oldukça cesur bir filmdir. Özellikle Ferdağ'ın çizdiği azgın dul kadın karakteri dikkate şayandır. Dul kadın deyince  Balzac'ın romanlarındaki aşkı arayan, sevgi mahrumu ve cinselliğe doymamış kadınlar  aklıma geliyor bir de Erkek Ali filmindeki dul kadın rolüyle "famme fatale " Sevda Ferdağ! 

Ferdağ bu fimde kapalı ve feodal bir toplumda dul bir kadının sınırları nasıl zorladığını, aşkı uğruna neler yapabileceğini çok iyi göstermiştir. Onun bu filmindeki çizdiği doğulu dul kadın karakterinin öncesi ve sonrası yoktur.  Gerçekte Yeşilçam sineması deyince kafamızda şablon kadınlar belirir. Örneğin Vesikalı Yârim filmindeki pavyon kadını Sabiha  ve aşk mabudesi rolleriyle Türkan Şoray, platonik imgesel aşkın sembolü Sevmek Zaman’ındaki rolüyle Sema Özcan, Fahriye Abla rolüyle Müjde Ar, Avrupa hayranı genç kız tiplemesiyle Filiz Akın,  erkeksi rolleriyle Fatma Girik akla gelir. Aslında Atıf Yılmaz,  Erkek Ali filmde yarattığı "dul kadın"  karakterini daha sonraları çektiği kadın cinselliğini konu edinen filmlerle devam ettirmiştir. Sevda Ferdağ'ın bu filmdeki ateşli dul kadın rolü ve cinselliği 80'lerde Müjde Ar ile devam edecek, doğulu "falliken" kadının yerini batılı "famme fatale"  alacaktır.  Zamanında dikkat çekmeyen Erkek Ali sonraları Türk sinemasının kilometre taşı filmlerinden sayılacaktır. Cüneyt Arkın gibi büyük bir oyuncu dahi yıllar sonra Eşref Kolçak'ın canlandırdığı Erkek Ali karakterinin etkisinde kaldığını söyleyecektir. Hırslı ve kıskanç bir dul kadının intikamcı aşkını, doğu feodalizmini ve kaçakçılığı anlatan bu film,  1967'de Lütfi Akad'ın yönettiği, Yılmaz Güney'in başrolünü oynadığı Hudutların Kanunu'na ilham olacaktır. Öyle ki Hudutların Kanunu'nda mekan arayışı, Erkek Ali'nin çekildiği mekanlarda çekilerek çözülecektir. Erkek Ali filmin kamera arkasını  filmde çocuk oyuncu olarak rol alan Parla Şenol hatıralarında genişçe anlatmıştır. Tabi bir de kayda girmeyen kamera arkası olaylar var ki, o yılların gazetelerinde yer almış mıdır bilinmez. Anlatıldığına göre çekimlerin sürdüğü sırada yönetmen Atıf Yılmaz,  oteldeki odasına Sevda Ferdağ gelmediği için tokatlamıştır.  Benzer kavga Yılmaz Güney ile Nebahat Çehre arasında da yaşanmıştır. Yönetmen oyuncu, jön ve kadın yıldızlar arasında aşk meşk, düşüp kalkma olayları sık sık yaşanmıştır. Bazıları dönemin gazete haberlerine konu olurken bazıları görülmemiş veya unutulmuştur.  Tabi her olay gazetelere konu olmayabiliyor.  Sevda Ferdağ daha sonra 1999'da Aşkın Dağlarda Gezer dizisi dolayısıyla Urfa'ya gelmiş. Aradan geçen 35 yıl sonra olgun bir kadın olarak şehri nasıl görmüştür, hangi hatıralarla dönmüştür bilinmez...

Sevda Ferdağ'ın Yeşilçam sinemasında iz bıraktığı sahnelerden biri de hiç kuşkusuz Gurbet Kuşları filmindeki yatak sahnesidir. Bu filmde memesinin görünmesi büyük olay olmuş,  Yeşilçam'ın ilklerinden sayılmıştır. TRT de gösterildiğinde sansüre uğramıştır.  Sevda Ferdağ Kapıcılar Kralı filmindeki vamp kadın rolüyle yediden yetmişe herkesin hafızasında yer edinmiştir. Bu filmde kapıcı rolündeki Kemal Sunal'ı yoldan çıkaran vamp kadın rolündedir. Boyu, posuyla standart Türk kadının üzerinde bir güzelliğe ve çekiciliğe sahip Ferdağ, hafızalarda kışkırtıcı kadın, "famme fatale" olarak yer edinmiştir. Türk sinemasında  güzelliği ve boyu posuyla Neriman Köksal ile, oynadığı vamp kadın rolleriyle de Suzan Avcı ile  kıyaslanabilir ancak. Tabi Sevda Ferdağ, Suzan Avcı'ya göre daha yerli görünüme sahiptir. Çünkü Suzan Avcı sarışın vamp kadın rolleriyle öne çıkarken Sevda Ferdağ esmer vamp kadın rolleriyle öne çıkmıştır.  Boyu, posu ve iriliği dolayısıyla Neriman Köksal için "hükümet gibi kadın" benzetmesi yapılmıştır. Aynı benzetmeyi Sevda Ferdağ için yaparsak sanırım "apartman gibi kadın" demek gerekir. Kendi deyişiyle sokakta yürüdüğünde erkekler gözünü kendisinden  alamıyormuş. Tabii bunu söylerken güzelliğinin ruhunu okşadığı anlatıyordu. Hangi kadın beğenilmek istemez ki? Biz zannederiz ki güzellere yalnızca erkekler aşık olur. Oysa güzel kadınlar da aşık olur erkeklere. Örneğin Türkan Şoray'ın Kadir İnanır'a, Neriman Köksal'ın İzzet Günay'a, Sevda Ferdağ'ın da Tamer Yiğit'e aşık olmuştur.  Bunlar bir de aynı filmlerde oynamışlardır. 

Yüz ellinin üzerinde filmde oynayan Ferdağ en iyi kadın oyuncu, en iyi yardımcı kadın oyuncu, Yaşam Boyu  Onur Ödülü ve Sinema Onur Ödülü almıştır. 1942 yılında Balıkesir'de doğan Ferdağ,  17 Şubat 2024 İstanbul'da vefat etmiştir. Jönler ve Yıldızların Yeşilçam'ından bir yaprak daha düşmüş, renkli bir hayat daha sona ermiştir.