Yıllar önce bir paylaşımda bulunmuş ve 100. yılda bize “Anadolu’nun tapusunu” yenilettirecekler diye yazmıştım. İşte o günlerin arefesine geldik.

BİZE HER ZAMAN 19 MAYIS 1919 !

Terörsüz Türkiye süreci bir fırtınanın eşiğine geldi dayandı.

Yıllar önce bir paylaşımda bulunmuş ve 100. yılda bize “Anadolu’nun tapusunu” yenilettirecekler diye yazmıştım.

İşte o günlerin arefesine geldik.

Birileri bar bar hançereleri patlarcasına bağırıp duruyor.

“Terörsüz Türkiye sürecini kimse engelleyemez, durduramaz ve aleyhine konuşamaz !” diye.

Ya arkadaşlar siz hangi boyutta kafanızı dolaştırıyorsunuz ?

Görün artık sizi çok kötü bir tuzağa düşürdüler. Etrafınız iyice sarılıyor.

Türk milletinin büyük çoğunluğu ile karşı karşıya geldiniz.

Terörist, bebek katili APO “ulus devletlerin çağı bitmiştir.” derken size bu tuzağı kuranların sütre gerisi sözcüsü Trump’ın Suriye özel temsilcisi ve Türkiye Büyük Elçisi TOM BARRAK bakın neler diyor?

Hem de nerelerde neler diyor?

“BARRACK’IN HEDEFİNDE ULUS-DEVLET VAR !

Barrack, geçen hafta Yunan Kathimerini gazetesine yaptığı açıklamalarla Türk dış politikasına adeta yön çizmeye kalktı. Ayrıntılı şekilde kendi kişisel YouTube kanalından inceledim. Barrack o söyleşide ABD’nin Hazar-Akdeniz planını ortaya koydu.

“İpek Yolu, Doğu’yu Batı’ya üç veya dört farklı güzergâhtan bağlıyordu. Tekrar olabilir, ancak 1919’dan beri ulus devletler tarafından engelleniyoruz.” dedi.

Daha önce de “İsrail bölgede güçlü ulusdevlet istemiyor” diyen Barrack, 1919 vurgusuyla açıkça Türkiye Cumhuriyeti’ni hedef alıyor.( Mehmet Ali Güller Cumhuriyet 6/12/2025 04.00 köşe yazısı)

Ulus devletlerin sonu geldi diyenlere bakar mısınız?

Bize ulus devleti terkedin; Türk, Arap, Kürt bir arada yeni devlet kurun, federasyon olun nasihatlarını veren ve 1919’a kötülüklerin başlangıç tarihi olarak bakan TOM BARRACK’ın patronu TURMP’ın , henüz fırından yeni çıkmış buram buram taze ekmek kokusu taşıyan aşağıdaki strateji belgesini gelin birlikte okuyalım.

“ABD Başkanı D. Trump tarafından önsözü yazılarak açıklanan “ABD Ulusal Güvenkik Stratejisi - Kasım 2025” belgesinin IV. Strateji başlıklı bölümünün “Prensipler”kısmından alıntıdır:

“Ulusların Önceliği :

-Dünyanın temel siyasi birimi şimdi olduğu gibi gelecekte de ULUS-DEVLET olacaktır.

Bütün ulusların kendi çıkarlarını öncelemesi ve egemenliklerini koruması doğal ve adildir.

Dünya, ulusların kendi çıkarlarını önceliklendirdiği zaman en iyi şekilde işler. Amerika Birleşik Devletleri de kendi çıkarlarını ilk sıraya koyacak ve diğer ülkelerle ilişkilerinde onların da kendi çıkarlarını öncelemelerini teşvik edecektir.

Biz, ulusların egemenlik haklarının yanında duruyoruz; en müdahaleci ulus-üstü kuruluşların egemenliği aşındırıcı girişimlerine karşı çıkıyor ve bu kurumların bireysel egemenliği zayıflatmak yerine destekleyecek ve Amerikan çıkarlarını ilerletecek şekilde reforme edilmesini savunuyoruz.

Egemenlik ve Saygı:

-Amerika Birleşik Devletleri kendi egemenliğini tavizsiz bir şekilde koruyacaktır. Bu, transnasyonel veya uluslararası kuruluşlar tarafından egemenliğimizin aşındırılmasını engellemeyi; yabancı güçler veya aktörlerin söylemlerimizi sansürleme ya da vatandaşlarımızın ifade özgürlüğünü kısıtlama girişimlerini önlemeyi; politikalarımızı yönlendirmeye veya bizi yabancı çatışmalara sürüklemeye çalışan lobi ve etki operasyonlarını engellemeyi; ve göçmenlik sistemimizin, ülkemizde yabancı çıkarlara bağlı oy blokları oluşturmak için kötüye kullanılmasını engellemeyi kapsar. Amerika Birleşik Devletleri, dış müdahalelerden bağımsız şekilde, dünyada kendi yolunu çizecek ve kendi kaderini belirleyecektir.”

Şu kadere bakar mısınız ? ABD küresel sermaye emperyalizmine rest çekiyor !

Evet, Türkiye Cumhuriyetinin “ulus devlet” kimliğini noktalamak ve “üniter yapısını” dağıtmak, “siyasal ümmet (!) temelli yeni bir yönetimi kurmak hayali ile “terörsüz Türkiye” yoluna dökülenler gördünüz mü sizlere kurulan yeni emperyal tuzağı ?

Kendileri ulusal devletlerini güçlendirme kararı alırken sizlere de destekledikleri bölücü terör çetesi ile ne tavsiye ediyor bu zerzevat ?

“Ulusal devletinizi dağıtın !”

Çok berbat bir tuzağın içine düştünüz.

Yeni dönem “ulus-devlet” dönemi olacaksa demek ki sizlere ihtiyaç yok !

Yani siyasal ümmetçilere ve bölücülere !

Anlaşılan ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Beyaz Saray yönetiminden ve Başkan Trump’tan ayrı düşünüyor. ( Olabilir mi? gel de Cem Yılmaz’ın meşhur repliğini hatırlama şimdi: Sen de bunu yedin !)

Ya da, “ başka başkentlerden Ankara’ya bakınca “Türk Ulus Devleti”, ilgili başkentler için öncelikli tehdit oluşturuyor.

Yoksa dünyaya ulus-devletlerin değerini savunan bir belge yayınlayan Beyaz Saray yönetiminin Ankara elçisi Türk Devletine Osmanlı tipi yönetim tarzı yakıştırması yaparak “Türk Ulus-Devletini” 1919 dan beri sorun olarak niçin ortaya atsın ?

ABD, “ben ulus-devlet olacağım, ve ulus-devlet olma yolunda dik duran ülkeleri teşvik edeceğim” diyor.

Ama anlaşılan o ki, siz Türkler hariç demek istiyor Tom Barrack efendinin ağzından.

Ne diyor Trump strateji belgesinde ?

“Dünya, ulusların kendi çıkarlarını önceliklendirdiği zaman en iyi şekilde işler. Amerika Birleşik Devletleri de kendi çıkarlarını ilk sıraya koyacak ve diğer ülkelerle ilişkilerinde onların da kendi çıkarlarını öncelemelerini teşvik edecektir.”

Tom Barrack efendiye göre Türkiye hariç !

Aldık kabul ettik Trump amca.

Senin ulus devletinin (!) (ama ne de ulus devlet ama) hedefi Türkiye Cumhuriyeti Ulus Devleti ise ve bunun için de TÜRK ULUS DEVLETİNİ, “ümmet” zokası ile yakalayacağını zannediyorsan bize de düşen şimdilik bir hatırlatma:

Bakın bakalım tarihe “savaşı” ulusu için düğün kabul eden ve sonunda zaferleri ile “bayram” ilan eden başka bir millet var mı ?

Biz kınayı iki defa “yakarız”.

Askere giderken “mehmetçiğimizin” ellerine,

düğünlerimizde de “gelin ve damadın” ellerine !

Yani savaşta ve düğünde !

Tabi siz şimdi bu kına ne diyeceksiniz ?

Boş verin ne olduğunu nasıl olsa son kınayı bir yerlerinize yakarken öğrenirsiniz !

Son hatırlatma:

BİZE HER ZAMAN 19 MAYIS 1919 !

Asla unutmayın !

Ne demişti Rahmetli Atsız hocamız:

“Din Arab’ın, Hukuk Roma’nın, Savaş Türklüğündür !

Hakkı Şafak Ses