Madem paradan çok vatandaşın canını düşünüyorsunuz önce şu yolları standart hale getirin, sonra dilediğiniz yere dilediğiniz mesafede radar koyarsınız"
BURA KARIŞACAK, VAZİYET ALIN
Şimdi biri çıkıp;
"Sayın İçişleri Bakanım, her 30 kilometrede bir radar koyacağınıza, şu okul önlerinde her 10 metrede bir satılan uyuşturuculara bir çare bul. Madde bağımlıları yüzünden gün ortasında, sokakta, mahalle aralarında yürüyemez hale geldik. Ne biz ne çocuklarımız güvende değiliz. Bizim ve çocuklarımızın can güvenliğini düşünüyorsanız sokakları, parkları, caddeleri ve okulları güvenli hale getirin. Her 30 kilometrede bir radar koymak her kişinin işidir velakin uyuşturucu tüccarları ile, baronlarla, mafya ile baş edebilmek er kişinin işidir. Erliğinizden şüphemiz yoktur ama 30 kilometrede bir radar koymak da marifet değildir. Çünkü isteseniz değil her 30 kilometrede, 3 kilometrede bir dahi radar koyabilirsiniz. Ama başta okul önlerinde satılan uyuşturucuya çare bulmanız ve gençlerimizi zehirlenmekten kurtarmanız sizin daha bir öncelikli işiniz olmalıdır. Can kayıplarında hız kadar yolların bozukluğunun ve standart dışı olmasının da etkenleri var. Madem paradan çok vatandaşın canını düşünüyorsunuz önce şu yolları standart hale getirin, sonra dilediğiniz yere dilediğiniz mesafede radar koyarsınız" dese şahsen çok kızarım.
Her şeyden önce sapla samanı karıştırmamak gerekiyor.
Bir kere İçişleri Bakanının, öyle uyuşturucuyla, yankesicilerle, mafya baronlarıyla, kaçakçılarla mücadele etmek gibi bir görevi yok.
Her 30 kilometrede bir radar koymak gibi hayati bir konu varken ve hazır konulan radarlardan da bütçeye oluk oluk para akıyorken, 3-5 genç zehirlenmiş, 3 - 5 genç aşırı dozdan hayatını kaybetmiş, aileler perişan olmuş, madde bağımlıları sokakları istila etmiş, vatandaşın olan üç kuruşluk huzuru da kaçmış ne önemi var.
Hem bütün bunlar İçişleri Bakanının değil, Sanayi ve Teknoloji bakanının görevi.
Ha, Ulaştırma Bakanı ne işe yarıyor derseniz, onu ben de bilmiyorum inanın.
Yani bu radar konusu çok önemli. Ama 30 kilometrede bir olması insanın canını sıkıyor biraz. Olması gereken 5 kilometrede bir olması.
Hazır yeri gelmişken, birileri Turizm ve Kültür bakanına söylesin de, şu yollara bir el atsın.
Dışişleri bakanı da zahmet edip şu iptal edilen şehir projemizi bir daha gözden geçirsin.
Sonrası siz sağ, ben selamet,
Cümlemiz Allah'a emanet...