Neyini tartışıyorsunuz diyenlerin diplomaları sahte, velhasılı kelam neredeyse sahte diploma veren üniversitelerin kendisi dahi sahte çıkacak aşamaya gelmiş.

KONUŞMA LAN!

Sahte diploma tartışmaları, gittikçe fetö davasının yargılanmalarına benzemeye başladı.

Hani, seni kim fetö'cü yaptı evladım, diyenlerin esas fetö'cü, fetö'cü avına çıkan hakim ve yargıçların fetö'cü, fetö'cüleri tutuklayan polislerin fetö'cü, fetö'cülere değil ekmek, su dahi verilmemeli diyenlerin fetö'cü, fetö'yü meydanlarda yuhalayanların fetö'cü, televizyon ekranlarında herkesi fetö'cü olmakla suçlayanların fetö'cü olduğu gerçeği vardı ya, işte bu sahte diploma tartışmaları da gittikçe oraya doğru evriliyor.

Sahte diploma olayını araştıranların diplomaları sahte, sahte diploma verenlerin diploması sahte, sonuna kadar gidilecek ucu nereye dayanırsa dayansın diyenlerin diploması sahte, memlekette gerçek olan bir şey yok ki kardeşim, neyini tartışıyorsunuz diyenlerin diplomaları sahte, velhasılı kelam neredeyse neredeyse sahte diploma veren üniversitelerin kendisi dahi sahte çıkacak aşamaya gelmiş durumda.

Şimdi kim kimi sorgulayacak, kim kimi ne ile suçlayacak Esas mesele burada. Sonuçta sorgulayanlar da sorgulananlar da birbirini o kadar iyi tanıyor ki herkes bu işin belli bir yerden sonra nereye varacağını biliyor.

Şimdi bu sahte diploma olayının üzerine gidenler, yani araştıracak olanlar, sahte diploma sahiplerine; "konuşsana lan! Bu diplomaları nasıl temin ettiniz, kim verdi size bu diplomaları?" Dediğinde o sahte diploma sahipleri konuşmaya başlarsa ne olur?

Tam da burada dilerseniz efsaneyi hatırlayalım;

Rivayet olunur ki, 12 Eylül Darbesinden sonra, çeşitli suçlardan aranan biri yakalanmış ve insanlık dışı işkencelere maruz bırakılmış.

İşkenceciler bir yandan işkenceye devam ediyor, bir yandan da ”Kimlerle iş birliği halindeydin, sana yardım eden kimlerdi, söyle ulan işbirlikçilerini, konuşsana lan!” diye bağırmaktalarmış…

Ama adam ser verip sır vermiyormuş. Hatta ağzını açıp iki kelime dahi etmiyormuş.

Sonunda yapılan işkencelere dayanamayıp canının derdine düşen adam işlerin kötüye gittiğini görünce, dudaklarını aralamış, kendisine işkence edip “ kimlerle işbirliği halindeydin, konuşsana lan!” diyenlerin yüzüne bakıp, duyabilecekleri bir sesle, “Konuşurum ha!” demiş.

Adamın konuşma ihtimalini göz önünde bulundurmayan işkenceciler, işkenceye ara verip oluşan yeni durumu üstlerine bildirmeye karar vermişler.

İstişare sonunda ”Ulan bu adam konuşursa hepimizi yakar” kararı çıkınca, işkenceciler kendilerini konuşmakla tehdit eden suçlunun yanına gitmişler.

Suçlu "konuşurum ha!" dedikçe, üzerine çullanıp; “Konuşma lan!” diyerek, daha beter işkence etmeye başlamışlar.

Şimdi bu sahte diploma ve benzeri suçların üzerine gidecek olanların da belli bir yerden sonra, kardeşim bu kadar yeter, bu işin sonu kötüye gidiyor, bu gidişle üst makamlarda kimse kalmayacak diyerek sahte diploma sahiplerine daha fazla konuşmamaları kaydıyla itibarlarını iade etmeleri kaçınılmaz görünüyor...