liderlik vasıflarının toplum ilişkileri, performanslarına baktığımızda liderlerdeki “Vizyonluk” açısından bize yol göstereceği kanaatindeyim.

Seçimin parti genel başkanları 
açısından da tek tek değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum.
Türk toplumunun sosyolojik ve psikolojik gerçekleri ile alakalı liderlik vasıflarının toplum ilişkileri konusunda, performanslarına baktığımızda bize liderlerdeki“Vizyonluk”açısından bir yol gösterici olacak kanaatindeyim.
RECEP TAYYİP ERDOĞAN 
Türkiye’de hükümet olmak devlet idare etmek uzun bir dönem alternatifsiz kalmak başarılabilecek en zor olaylardan biridir.
Biz Sayın Erdoğan’ı 20 yıllık bütün Hükümet zamanını kapsayacak düzeyde bir değerlendirme yapmak yerine son üç beş seneyi ve ülke olarak yaşadığımız ciddi sorunları değerlendirerek yapacağız.
Önce uzunca süren bir virüs salgını
Sonra yangınlar seller ve 11 ilde büyük yıkım ve can kaybına sebep olan asrın felaketi olarak ifade edilen bir deprem.
Halkın büyük çoğunluğunun yaşadığı ekonomik zorluklara rağmen 
Devlet yönetmek idare etmek bunlardan başarıyla çıkmak doğrusu taktir edilmesi gereken bir başarıdır.
Her haliyle uzun bir dönem travma yaşamış bir halkı,konsolide etmek seçimde halktan güven ve destek alarak başarı göstermek.
Bir çok açıdan analiz edilmesi gereken liderlik ve genel başkanlık başarısıdır..
Öncelikle bu hakkı teslim etmemiz lazım.
Sayın Erdoğan,seçim çalışmalarına büyük açılışlar yaparak yatırımların tanıtımını görsellerle zenginleştirilmiş olarak seçmenin dikkatini çekmek için geniş bir propağanda stratejisi kullandı.
Muhalefetin önceleri ve sonraları yaptıkları ve söyledikleri ile ilgili bize göre 
Gereksiz olarak kullanılan Sosyal güvenlik kurumu Kılıçdaroğlu ilişkisi hariç 
görseller ve propaganda teknikleri 
geniş olarak Kullanıldı.
11 ilimizde büyük yıkım ve can kayıbı sonrası,gerek bizzat kendisi gerek bakanlar,valiler,olarak devlet gücünün hergün deprem zedelerin yanında onlara dokunarak gerçekçi samimi mücadele görüntüleri verilmesi.
Mağduriyet yaşamış halk tarafından samimi bulundu kabul gördü.
40 yıldır terör belasından çok büyük acılar yaşamış Türk halkı.
Terör belasının tamamen bitirilmesi için sayın Erdoğan’a,verilen bu mücadelede güvendiğini gösterdi.
Seçimin ilk turundan birkaç gün önce  attığı sosyal medya (bana göre sorunluydu)mesajı ve son balkon konuşmasının haricinde başarılıydı.
Seçim kampanyası ve Cumhur İttifakıları 
Bileşen partiler ile işbirliğinde herhangi bir pazarlık yada protokol olmaması çıkar işbirliğini değil milli faydalar konusunda görüntü vermesi başarılıydı.
Fakat bize göre en önemli başarısını ikinci tura seçimi “Taşıyarak “gösterdi.
Böylece her istediğini yaptıran”Diktatör” görüntüsünden kurtulmuş,hem de oyların ikinci turda büyük bir çoğunluğunu alarak muhataplarına güçlülük mesajı vermiş oldu.
Genel birliktelikleri ifade eden konular ve genel başkanlarla ilişkileri,konusunda seçim sürecini sorunsuz tamamlaması uyum ve birlik görüntüsü başarılıydı.
İkinci tur çalışmalarındaki birlik ve beraberlik vurgusu,attığı mesajlar kucaklayıcıydı.Halka güven verdi.
DEVLET BAHÇELİ 
15 Temmuz FETÖ kalkışması sonrası ülkenin içinde bulunduğu dışardan yönlendirmeli içerden beslemeli milli birliğimize bağımsızlığımıza kasteden emperyalist saldırıyı görmüş.
Muhalefetle,yıkıcı siyaset yapmak yerine 
Devlet adamlığı vatanseverlik duruşuna yakışır davranış göstererek milletin ve devletin yanında durmuştur.
Seçim çalışmalarını daha çok Türkiye’nin güvenlik konusuna endeksli yaptı terör ve terör örgütleri ile işbirliği içinde olanları deşifre etmek adına çok gayret gösterdi.
Diksiyon ve hitabet yetersizliğinden miting alanındaki kalabalıklarla hakimiyeti çok zayıftı.
Bu zayıflığını,vatan ve millet birliği konusundaki çarpıcı ve dikkat çekici vurgulu ifadeleri ile nispeten tolere etti böylece hitabet zayıflığı dikkate alınmadı.
Cumhur ittifakına bağlılığını ifade eden ve her mitingde cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’a ısrarlı bir şekilde oy istemesi
Miting meydanlarında birlik ruhunun birlikteliğin Kenetlenmesini güçlendirdi.
Birlik ve beraberlik ifadesi ile hem kendi partisinin mensuplarını konsolide etti hem de bünyeden ayrılmış başka partilere oy veren ülkücü ve MHP’li kadroların bir kısmının partisine tekrar dönerek oy vermesini sağladı.
Yaşı dikkatte alındığında seçim çalışmaları süresince konuşma içeriği doğru olsada performans olarak beklentileri nisbeten karşılamış görünsede 
Kitleleri heyacanlandıracak bir görüntü vermedi.
Cumhur ittifakının içerisinde bulunma konusunda hiçbir makam mevki talebinde bulununmaması MHP ve Devlet bey açısından saygıdeğer bir görüntüydü.
İttifak birleşenleri ile sorunsuz işbirliği içinde çalışma becerisi.
Ağır başlı ve ombudsman görüntüsü devlet adamlığı imajını pekiştirdi.
Bütün bu saygı değer görüntüsü 
Devlet beyin hanesine güvenilirlik 
Olarak yazılan kıymetli kazanımlardı.
MUSTAFA DESTİCİ 
Rahmetli Şehit Muhsin Yazıcıoğlu sonrası dağılır kapanır diye düşünülen büyük birlik partisini düşünenlerin aksine ayakta tutmayı başardı iddialı bir oy hedefi beklentisini yakalayamadı.
Ancak yine de Partisinin seçimden oyunu artırarak çıkması kendisi için bir başarıydı.
Gerek televizyon konuşmalarında gerekse yaptığı diğer açık hava toplantılarındaki konuşmalarında muhalefetle ilgili tenkitlerinde çok başarılı analizleri vardı.
Genç ve dinamik olması enerjisi çalışkanlığı başarılarından biriydi.
Televizyon konuşmalarında kendisine Sorulan sorulara samimi içten ve doğru cevaplar vermesi dürüstlük ve doğruluk imajını. yükseltti.
Cumhur ittifakı birlikteliğinin sebeplerini anlatma konusunda çok başarılı bir strateji izledi,Kullandığı dil ve sunduğu argümanlar ikna ediciydi.
Büyük birlik partisinin AKPARTİ listelerinden değil tek başına seçime girmesi.
Mustafa Destici’nin parti olarak oylarını artırmış olmasına rağmen Milletvekili seçilmek için yeterli oya kavuşmaması iyi analiz edilmesi lazım gelen bir sonuçu doğurdu.
Seçim sonrası yapmış olduğu değerlendirme konuşmasında birlik ve beraberlik içinde devam edileceği mesajı sağ seçmen tarafından takdirle karşılandı.
Seçmen kitleleri sosyolojisi dikkate alındığında başarılı olabilmek için marjinal fikirler yerine kapsayıcı ve kucaklayıcı
Bir proğram dahilinde çalışmalarını devam ettirmeleri gerekliliği bu seçimde kendini gösterdi.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu misyonunu devam ettirmek kolay bir iş değildir.
FATİH ERBAKAN 
Rahmetli babasının misyonunu yaşatmak takip etmek adına Genel başkanı olduğu partiyi ekibiyle birlikte başarılı bir şekilde  meclise taşıdı.
İttifakın verdiği avantajla baraj problemi ortadan kalkınca kendisiyle birlikte dört arkadaşını milletvekili seçtiremeyi başardı.
Seçim meydanlarında konuşmalarında mimik ve hareketlerinde rahmetli babasını bire bir taklit eden bir “stratejik”görüntü içinde,seçim çalışması yaptı.
Bize göre babasını taklit etmek yerine kendi özünü ve kişiliğini siyasete yansıtması çok daha doğru olacaktı.
Çünkü hiçbir taklit asıl gibi olmaz onun yerini tutmaz.
Biz seçimi,seçmen sosyolojisine ve piskolojisine bakarak değerlendirme yapmaya gayret ediyoruz.
Seçim çalışmalarında bize yansıyan,bizim gördüğümüz bunlar.
Bir insanın babasını taklit etmesini tenkit edecek kabalık içerisinde değiliz.
Bizimki sadece gördüğümüz.
Bize göre bu görüntü belirli bir zaman geçtikten sonra geniş halk kitleleri tarafından “Yadırganan” kabul görmeyen
hatta tenkit bile edilen bir hal alabilir.
Sayın Fatih Erbakan,genç ve dinamik.
Fakat,Türk seçmeninin görmek istediği siyasetçi cevallığında değil.
Miting ve toplantılarda babasından kendisine kalan,milli görüş davasını anlatma konusunda da çok başarılı olduğunu söyleyemeyiz.
Günümüz şartlarına uymayan anlatım ve propağanda teknikleri geniş seçmen kitlelerine ulaşmaktan çok uzak.
Sadece “Milli görüş”anlatım vurgusu ve rahmetli “Babaya “benzeme çabası 
Genç olmasına rağmen bu dinamizmini gösterememesi gençliğe mesaj verme 
ve diyaloğa girme dokunma eksikliği üzerinde tartışılması çalışılması gereken konular.
Çok farklı çok daha dikkat çekici 
Çalışma ve proğramlar ortaya konulmadığı sürece marjinal görüntü en büyük handikap olarak duruyor.
Türkiye’de ayni cenahtan gelen 
AK PARTİ ve Recep Tayyip Erdoğan olduğu müddetce ne yeniden refah Partisi’nin ne de Saadet Partisi’nin hükümet olma konusunda bir başarı şanslarının olabileceğini söyleyemeyiz.
Ancak gerek rahmetli Necmettin Erbakanın oğlu olması hesabıyla gerekse eğitimli genç dinamik olması hesabıyla Türk siyasi hayatında .
Sayın Fatih Erbakan’nı çok uzun yıllar konuşacağımızı söyleyebiliriz.
KEMAL KILIÇDAROĞLU
Sayın Kılıçdaroğlu’nu değerlendirirken seçim öncesi ve seçim sonrası Kılıçdaroğlu olarak değerlendirmemiz lazım.
Zaman içerisinde farklı mekan ve programlarda yapmış olduğu Türkiye’nin iç ve dış konuları ile alakalı analizler ve söylemler birbirleriyle sürekli çelişen tutarsızlık gösteren durumu .
Bize göre Kılıçdaroğlu’nun en büyük handikapı olmuştur
Amerika İngiltere ve Almanya gezileri iç siyasette Kılıçdaroğlu’nu ciddi manada tartışmalı duruma sokmuş ve yıpranmasına sebep olmuştur.
Seçim öncesi Deprem bölgesinde enkazların yanında yapmış olduğu seçim “Ertelenmez “yönündeki demeçleri depremzedeler ve halk tarafından yadırganmıştır. 
Deprem bölgesinde CHP Genel başkanı ve belediye başkanları ile birlikte ayrışma ifade eden konuşma ve çalışma görüntüleri hoş karşılanmamıştır.
Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yürütülen millet İttifakı,altılı masa seçim çalışmaları,ortak seçim beyannameleri hazırlanması.
Bunun yanında ortak çalışmanın haricinde ciddi fikir ayrılıkları.
Birbirleriyle çelişen açıklamalar Kılıçdaroğlu’nu her defasında izahat da bulunmak mecburiyeti sorunlu bir görüntüye sebep olmuştur.
Gerek Sayın Kılıçdaroğlu’nun yabancı basına açıklama ve değerlerlendirmeleri Türk dış politikası ile ilgili söyledikleri,”Hükümet olursak ABD ve batıyla birlikte hareket edeceğiz “sözü halk nezdinde itibar görmemiştir.
Kılıçdaroğlu kaynağı ve kimden olduğu belli olmayan,doğruluğu sorgulanan, 300 milyar $ buldum getirdim ifadesi halk nezdinde itibar görmemiştir
Önceleri belediye başkanları yerlerinde duracak asla istifa etmeyecekler belediye başkanlıklarına devam edecekler kararlı duruşu sonrası sözünden,dönerek belediye başkanlarından iki tanesini cumhurbaşkanı yardımcılığı konusunda değerlendirileceğini ifade etmesi Kılıçdaroğlu ve millet ittifak açısından halk nezdinde ciddi bir çelişki olarak algılanmıştır.
Sayın Kılıçdaroğlu seçimi kazanmak için vaadlerinde hiç olmayacak kadar cömert davranması.
HDP,PKK FETÖ gibi terör örgütleri konularında net bir şekilde 
karşı olduğunu belirten ifadeler kullanmaması.
Kılıçdaroğlu’nun önemli eksileri arasında yer aldığını söyleyebiliriz.
Kısaca sayın Kılıçdaroğlu seçim boyunca söylediği ve çalışmalarıyla birlikte ifadelerindeki tutarsızlık savrulma hali halka güven vermemiştir.
Sözün özü;
Kılıçdaroğlu’nun yaptığı 
“MASKELİ,TEHLİKELİ ÇALIŞKANLIĞI” 
Halk iradesi ile devre dışı bırakılmıştır,
MERAL AKŞENER
Sayın Akşener bir partinin kadın genel başkanı olarak, gerek seçim öncesi meclis çalışmalarında gerekse,seçim meydanlarında ,söyledikleriyle iki farklı görüntü ile değerlendirilmesi gereken, tenkit edilen genel başkan görüntüsü vermiştir.
Meclis konuşmalarında agresif ve kaba dil kullanması muhatapları ile ilgili asılsız ithamlarda bulunması.
Tenkit ifadelerinde kullandığı bir hanımefendiye yakışmayan dil.
Konuşmalarının çoğunu delillendirmek için kullandığı argümanların çoğunun
 FETÖ hesaplarından alıntı olması.
(Ali Yeşildağ)
Halk nezdinde şüpheli olarak karşılanmıştır.
Altılı masadan kalkması sonrasında yaptığı çok ağır tenkit ve açıklamalar 
birkaç gün sonra hiçbir şey olmamış gibi masaya geri dönmesi,bugün bile açıklanmayan geri dönüş sebebi,kendisi ve Partisi için ciddi sorun olmuştur.
Bizim durduğumuz yerden,gördüğümüz kadarıyla;
Tutarsız kavgacı siyasetçi görüntüsü.
Liderlik bir yana parti genel başkanlığı bile,yapamayacak siyasetçi profili.
Savruk hali,Meral Akşener’in savrulduğu yerden kalkıp 
Siyasetten yol yürümesinin,güç olacağını gösteriyor.
Seçim sonuçlarıyla birlikte
İYi partide de ciddi genel başkanlık 
tartışmalarına şahit olacağız.
CHP ‘ye tutunarak seçime giren partilerin ve bu partilerin genel başkanlarının
artık Türk siyasetinde tutunmaları ve Türk halkından itibar görmeleri,mümkün değil gibi görünmektedir.
Aksi inat ve israr,beyhude çabalar olacaktır.
Siyaset alanı dünya ve Türkiye 
denkleminde geniş bir okyanus gibidir.
Okyanuslarda yüzebilecek kadar yüzme bilmiyorsanız,size attılan simitlere tutunarak (yüzmek)siyaset yapmak 
kalıcı olabilmek için yeterli değildir.
Siyasetçinin olmazsa olmazı.
Toplum sosyolojisini ve piskolojisini iyi bilmesi iyi analiz etmek konusunda 
bilgi ve yeteneğine sahip olmasıdır.
Son seçimde genel başkanların bazılarında bu eksikliği görmenin,
hayal kırıklığı var bizde.
Türkiye’deki partilerin,seçim çalışmalarını analiz ettiğimizde bize göre,çağın iletişim şartlarına uymayan ciddi eksiklikler olan çalışmalar olarak görünüyor.
Partiler seçim çalışmalarını ısrarla eski alışkanlıklarına bağlı kalarak yapıyorlar.
Mitingler yapmak,bilbortlarla mesaj vermek,afişler asmak,resimli el ilanları ve broşürler dağıtmak.
En ilkel olanında araçlarda müzik yayını yaparak gürültü kirliliği yaparak bu ilkellikten sonuç beklemek.
Liderlerin mitinglerde sürekli aynı görsel ve ifadeleri kullanarak halka mesaj vermeleri
Değişmeyen ezbere dayalı tekrarları
Dijital teknoloji kullandığımız,günümüzde
İletişim konusunda başarılı olmadıklarını gösteriyor.
Tv lerde tartışmadan uzak durmalarıda bizim açımızdan önemli bir eksiktir .
Parti liderlerini tek tek kendi baktığımız yerden analiz etmeye çalıştık.
Bu analizleri yaparken bazı partilerin analizine daha çok önem vermemiz gerekiyor diye düşünüyorum.
Siyaset meydanına baktığımızda geniş bir potansiyel kitleye sahip olan MHP’nin
Seçimlerde İyi kanalize edilemediğini görüyoruz.
Bu durum yıllardır bir gerçek olarak karşımızda duruyor.
MHP dinamik ve çoşkulu kitlelerini toplumun her kesmiyle buluşturacak teşkilatçılık ve siyaset bilgisi yüksek
Enerjisi güçlü bir genel başkana ihtiyacı olduğu gerçeği güneş gibi hakikattir.
Bu tesbitimize birilerinin kızacağını biliyorum ama aklı selim düşünenlerin de bize hak vereceğini de biliyorum.
Ak-parti’için ise kısa ve öz tesbitimiz 
Türk siyasetinde kalıcı olunabilmesi için Recep Tayyip Erdoğan sonrası bir liderlik hazırlığına girmesi gerekmektedir.
Aksi taktirde akibeti Özal sonrası ANAP
gibi olacaktır.
Bizim Türk siyasetine söyleyeceğimiz şimdilik bunlardır.
Ülkemizin selameti ülkenin,menfaati 
Ülkemizin geleceği için güçlü siyasi birlikteliklere ihtiyaç vardır.
Partilerin gereksiz” Çoklu”görüntüsü milletin de devletin de hayrına değildir.
Dünya devletlerinin ve Türkiye’nin sorunlarından kurtulabilmesi için
güçlü liderlere ve güçlü hükümetlere 
ihtiyac olduğu tartışmasız bir gerçektir.
Birilerini kırdıysak,üzdüysek affola.
                          MTT