Şeytanın kalbimize, gönüllerimize vermiş olduğu vesveselerden Alemlerin Rabbi Rahman ve Rahim olan Rabbimin Engin Merhametine sığınarak başlarım.

Değerli Mümin Kardeşlerim bu haftanın hutbesinde sizlere Yunus Suresinin 83 ila 96. ayetleri arasında ki 12 ayetten anlamış olduklarımı ve bütün müminlerin anlaması gerekenleri istifadelerinize sunmaya başlarken;  “”Kur'an'ı okuyup anlamaya, anladıklarımızla amel etmeye çalışırken, kulluk yaparken şeytanın kalbimize, gönüllerimize vermiş olduğu vesveselerden Alemlerin Rabbi Rahman ve Rahim olan Rabbimin Engin Merhametine sığınarak başlarım. ’’
          83-86 ayetlerde= ‘’Musa'nın Allah'ın izniyle Ortaya koymuş olduğu bu Mucizeler ve Allah'ın davetiyle yapmış olduğu bu ilahi çağrıya kavminden ancak çok az bir kısmı  iman eyledi.Halkın geri kalanı ‘ FİRAVUN VE İLERİ GELEN ADAMLARININ ZULMÜNDEN’ korkup Bu ilahi davetten uzak durdular. Akıllarını kullanmadılar bunun üzerine Musa kavmine ey kavmim  Sizler gerçekten ve yürekten Allah'a iman edip ona teslim oluyorsanız Benim Sizlere yapmış olduğum bu davetime inanıp,teslim olup sorumluluklarınızın şuurunda olarak yerine getirme gayreti içerisinde olmanız gerekir dedi. Bu ilahi çağrıya iman eden müminler  biz yalnız Rabbimiz olan Allah'a güvenip dayanmaktayız. Ya Rabbi Bizleri bu zalimlerin zulmü ile deneme imtihan eyleme bunların ellerinde bizleri rüsva eyleme ve Rahmetinle Lütuf ve  Kereminle bizleri bu müşriklerin elinden kurtar diye dua ettiler.’’
           87- ‘’ Bunlar yaşanırken bizde Musa ve Haruna şöyle vahyettik, şehirde sıklıkla bir araya gelebileceğiniz mekanlar oluşturarak; birliğinizi pekiştirip evlerinizi Allah'ın mesajlarının öğretildiği, yaşandığı mescitlere çevirin Ey Musa imanlarından taviz vermeden bu görevlerini yerine getirenlerin Allah tarafından yardım edilerek kendilerine Zaferin ulaşacağını onlara müjdele.’’
           88-89-’’Bunun ardından Musa ellerini açarak şöyle dua eyledi; Ey Rabbim Sen Firavun ve ileri gelenlerine bu dünyada sınırsız bir zenginlik ve Saltanat verdin onlar da bu imkanlar ve güçleriyle  insanları doğru yoldan uzaklaştırmaya çalışıyorlar İşte bu sebepten onların Servet ve güçlerini yok edip köklerini kazı, yüreklerinde bunun acısını ve sıkıntısını duyarak zelil olsunlar. Ya Rabbi Bunlar can yakıcı bir azabı  görmeden gerçeği asla idrak edip anlamazlar. Allah da Musa'ya şöyle vahyetti senin ve kavminden iman edenlerin dualarınız kabul edildi. Müminlerle birlikte Allah'ın davetine sabırla sebatla sarılmaya devam edin ve sakın bundan vazgeçip Allah'a baş kaldıranların yolunu izlemeyin.’’’
            90-92-’’Sonra israiloğullarını denizin öteye yakasına geçirdik firavun ve askerleri de bir hışımla, bir kinle onların arkasından denizde açılan O yoldan takibe başlayınca; Denizi üzerlerine kapatıp Hepsini orada boğduk firavun tam boğulmak üzereyken şöyle nida etti;  (Ben anladım ki israiloğullarının inandığı gibi Allah'tan başka gerçek bir ilah yoktur, ben de artık ona teslim olup inananlardanım dedi.) Sonra ona tarafımızdan şöyle seslenirdi ‘’ŞİMDİ Mİ AKLIN BAŞINA GELDİ.’’ Ey firavun oysa sen kendini İLAH olarak kabul edip halkına da bu durumu kabul ettirmeye çalışıyor, gerçeğe karşı çıkıyor, Allah'a baş kaldırıyordun. Biz de bugün senin cesedini insanlara ibret vesikası olarak kurtarıp O sudan çıkaracağız; Fakat insanlar bütün bu delilleri  görüp bilmelerine rağmen onların birçoğu Allah adına peygamberlerin yapmış olduğu bu hak davete  çoğunlukla duyarsız, ilgisiz kalarak inan mamaktadırlar.’’
            93- ‘’Bu yaşanılan ibretlik olaylardan sonra israiloğullarını güzel verimli ve güvenli bir yere yerleştirdik. Temiz ve helal rızıklardan İkram ederek istifade etmelerini sağladık  fakat kendilerine kurallarını Allah'ın belirleyip elçileri olan peygamberlerle gönderdiğimiz ve O’nun kurallarına ve ahlakına uygun yaşamaları tebliğ edildikten sonra bu kurallara uyma konusunda tekrar ihtilafa  düşüp çekişmeye  başladılar. Elbette Allah bu tutumlarından dolayı onları ahirette hesaba çekecektir .’’
           94-95 Ey elçimiz Muhammed sana bildirmiş olduğumuz Bu kitap ile beraber anlattığımız bu peygamber kıssalarının doğruluğundan şayet şüphe edersen İçinizde yaşayan kitap ehli olan Yahudi ve Hıristiyanların iman eden alimlerine sor doğrusu içinizden birisi olan Muhammed'e vahyedilen bu ayetler Allah'tan gelen vahiyler dir. Ayetlerimizi yalanlayanların akıbetleri pişmanlık ve hüsrandan başka bir şey olmayacaktır.’’
           Allah bu meallerini vermiş olduğumuz bu ayetlerde yukarıda anlatmış olduğumuz hükmü bugün dünya üzerinde yaşayan Müslümanlar ve insanlar olarak dikkatlice okuyup anlayalım. Tefekkür ederek bugünkü hadiselere ve olaylara teşmil etmek suretiyle kendimizi gözden geçirerek acaba Allah Yunus suresinde ve diğer surelerde bu peygamber kıssalarını bizlere niçin anlatıyor ; Peygamberlere inanmayan Müşrikler duydukları bu ayetlere eskilerin hikayeleri,masalları deyip geçiştiriyorlar. Acaba bizde eskilerin hikayeleri deyip mi okuyacağız? yoksa Merhum Şairimiz Mehmet Akif Ersoyun bir şiirinde ;
                                   ‘’DOĞRUDAN DOĞRUYA KUR'AN'DAN ALIP İLHAMI,
                                    ASRIN İDRAKİNE SÖYLETMELİYİZ İSLAMI  
                                    İBRET ALINMAZ HER GÜN OKURUZ EZBERE DE;
                                     BİR İBRET ARANMAZ MI AYETLERDE ?
 ‘                                   İNMEMİŞTİR HELE KURAN BUNU HAKKIYLA BİLİN
                                     YA OKUR GEÇERİZ BİR ÖLÜNÜN TOPRAĞINA 
                                     YA AÇAR BAKARIZ NAZMI CELİLİN YAPRAĞINA

‘’ mısralarının manasını tefekkür ederek bunlarla beraber Isra suresinin 71ve72. ayetlerinde ’’’ HER İNSAN TOPLULUĞUNU İMAMLARI ,ÖNDERLER VE LİDERLERİ İLE BİRLİKTE ÇAĞIRACAĞIMIZ O HESAP GÜNÜNDE KİMİN AMEL DEFTERLERİ SAĞ TARAFINDAN VERİLİRSE,ONLAR EN KÜÇÜK BİR HAKSIZLIĞA UĞRAMADAN DEFTERLERİNİ OKURLAR.BU DÜNYADA KÖR OLAN AHİRETTEDE KÖR OLARAK HAŞR OLUNARAK YOLUNU İYİCE ŞAŞIRACAKTIR.’’ Ayetler ((Bu dünyadaki manevi körlüğün ahirette maddi körlük olarak yaşanacağına işaret etmektedir))
            Hal böyle olunca bu dünya hayatını Allahın emrettiklerini yaparak, yasakladıklarından da kaçarak sizlere anlamamız gerekenleri anlatmış olduğum bu ayeti kerimeleri tefekkür ederek hak ve hakikat üzere yaşamak varken; Ahirette kör olarak haşr edilip yaratılmamızı sağlayacak amellerle bu dünya hayatını oyun ve eğlence yapmaya değer mi?