Bizim yaptığımız Türk Milliyetçilerinin ve “Ne Mutlu Türk’üm diyen !” vatansever herkesin oylarını tek hedefte birleştirmekti.

Arkadaşlar biliyorsunuz yaklaşık 13 ay önce “Kırklar” gruplarının kurulmasına sizlerle birlikte öncülük etmiştik. Gerek bizim kurduğumuz grublar ve gerekse bizi örnek alan bir çok Türk Milliyetçisi arkadaşlar da bizden bağımsız aynı hedef için grublar kurdular.

Bizim yaptığımız sadece her arkadaşımızın istediği ve gönlünden geçen talebi doğru bir zeminde görünür kılmak ve seslendirmek idi.

İttifakların adayları ile ayrılıkçı, bölücü bir adayın oluşturduğu üç saç ayaklı kontrollü ve de “çaresizlik- seçeneksizlik” zinciri ile sınırlandırılarak yapılmak istenen Cumhurbaşkanlığı seçiminde, dördüncü bir aday olarak Türk Milliyetçisi bir ismin katılmasını istemiş ve çalışmalar başlatmıştık.

Hepimizin arzusu, ülküsü ve ideali; bir çok partilere siyasi iradesi dağılmış ve de mevcut milliyetçi partiler dışında kalan, Türk Milliyetçilerinin ve “Ne Mutlu Türk’üm diyen !” vatansever herkesin oylarını tek hedefte birleştirmekti.

Bunun için bizlerle birlikte benzer bir çok adımlar atıldı.

Ve bu talep tüm Türkiye’de bügün artık ciddi bir beklentinin potansiyelini oluşturdu.

Bu hedefe ulaşmak için en önemli husus ilk işareti verecek ve ilk adımı atacak ve Türk Milliyetçileri açısından “meşruiyet ve müktesebat” yönüyle kabul görecek ve de heyecan yaratacak bir heyetin ortaya çıkması idi.

Bu heyeti de “Milliyetçi İttifak” adı ile geçtiğimiz Ocak ayında kurduk ve kuruluş gerekçelerimizi, ilkelerimizi ve hedeflerimizi arkadaşlarımızla bir bildiri ile paylaştık.

Bu heyetimizin yaptığı toplantı ile bir görüşme heyeti oluşturarak ilkelerimizi ve hedeflerimizi “ Cumhuriyete bağlı, milliyetçi siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları ile görüşmelere başladık.

Bu çalışmalarımız ve görüşmelerimiz sonucunda geldiğimiz noktayı sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Görüşmeleri Ulvi Batu, Hakkı Şafak Ses ve Av. Özcan Pehlivanoğlu ile birlikte yaptık.

Türk Milliyetçisi bir Cumhurbaşkanı adayının muhakkak çıkması ve seçimlere katılması hususunda güçlü bir istek ve kararlılık gördük.

Görüşmelerimiz sonucunda ortaya çıkan ve önümüzdeki bir kaç gün içinde netleşecek olan durum şu:

Görüşmelerimiz de oluşan ikinci bir hususta şu oldu.

Türk Milliyetçisi bir adayımızın olması ve seçimlerde “çaresizlik ve seçeneksizlik” zincirini kırmak için Milliyetçi Partiler ile görüşmelerimizin ilkini Zafer Partisi ile yaptık.

Zafer Partisi Genel Başkanı Sn. Prof. Dr. Ümit Özdağ bey zaten kendilerininde hedefi olan teklifimizi heyecanla ve olumlu olarak karşıladı.

Kendisininde aday olmayı düşündüğünü söyledi.

Sonrasında, eğer TBMM seçimlerinde “Milliyetçi İttifakın” ve kamuoyuna “eğer seçimlerde Türk Milliyetçisi bir aday olmaz ise ben milliyetçi ve cumhuriyet ilkelerine bağlı vatanseverlerin adayı olarak seçimlerde varım” diyen Sn.Dr. Sinan Oğan’nın da kabul ve birlikteliği ile ZAFER PARTİSİ’in Türk Milliyetçilerinin çatı partisi olarak seçimlere katılması halinde kendi adaylığını geri çekeceğini ve Sn. Dr. Sinan Oğanın adaylığını geniş bir ittifakla kabul edilebileceğini söyledi.

Daha sonra da 12 siyasi parti ile görüşmeler yapılarak Zafer Partisi Genel Başkanı Sn. Prof. Dr. Ümit Özdağın yaptığı teklif doğrultusunda bir birlikteliğin olması hususunda geniş bir mutabakat oluştu.

Seçimlerde Türk Milliyetçisi bir aday olarak SİNAN OĞAN beyin olması hususunda ağırlıklı olarak güçlü bir kanaat oluştu.

Bir kaç gün içinde Türk Milliyetçilerin güçlü bir iradesinin ve kararlılığının hem Cumhurbaşkanlığı ve hem de TBMM seçimler için kamuoyunca paylaşılması aşamasına inşallah gelmiş olacağız.

Yola çıkarken iki hedefimiz vardı.

İlk hedefimiz, doğru ve galip fikrin mensupları olan Türk Milliyetçilerinin yanlışlanmış, kandırılmış ve çökmüş fikirlerin öncülüğünü yaptığı mevcut ittifakların konvoyunda olmayı ve onların kuyruğunda ki siyasi konumlanmasını içimize asla sindiremediğimizi ve Türk Milletinin önüne Türk Milliyetçilerinin önder olduğu bir üçüncü yolun muhakkak çıkması idi.

Görünen o ki bu defimize inşallah bir kaç gün sonra ulaşmış olacağız.

Ayrıca, ikinci hedefimizde Türk Milliyetçilerinin TBMM’de güçlü bir şekilde temsili ve bölücü a-simetrik terör örgütlerinin siyasi şemsiyesi konumunda ısrar eden HDP’nin, mevcut ittifakların arasında anahtar konuma soyunarak yürütmeye yani Türkiye Yönetimine paydaş olma emellerine karşı güçlü bir ittifak oluşturmak idi.

İnşallah görüşmelerimiz bu ikinci hedefin de gerçekleşeceğinin ümitlerini güçlü bir şekilde doğurmuştur.

Önümüzde ki seçimlerde ilk turda sandıklar açıldığında inşallah Türk Milliyetçilerinin başı dik olacak ve siyasi iradeleri dağıtılarak kendi siyasal hedeflerinin aracı ve aksesuarı olarak görerek hesap yapanların planlarını inşallah bozacağız.

Tanrı Türkü Korusun.

ULVİ BATU