Eğer siyasetinizi din temelli kurarsanız, kendinizi de “tanrı” yerine koyarak yargılıyan; mükafatlandıran ve cezalandıran olarak görürseniz
DİN GÜNÜNÜN” SAHİBİ GİBİ DAVRANMAK !
Bu kadar haksızlık, utanmazlık, arsızlık, bencillik ve yüzsüzlük, adalette olmaz mı diyorsunuz ?
Olur olur !
Eğer siyasetinizi din temelli kurarsanız, kendinizi de “tanrı” yerine koyarak yargılıyan; mükafatlandıran ve cezalandıran olarak görürseniz, yönettiğiniz hakkın ve insanların hangisi bu dünyada cehennemi hangisi cenneti yaşayacak siz karar verirsiniz !
Siyonist Yahudiler gibi !
Dünya umurlarında değil.
Kadın yaşlı çocuk demede silahla, olmadı bombayla, o da olmadı açlıkla işkence ile öldürürsünüz.
Kılınız kıpırdamaz.
Çünkü siz Tanrının yer yüzündeki gölgesi ve “din gününün sahibi” olarak kendinizi görüyorsunuz artık.
Bu dünyada kim cennetlik kim cehennemlik siz karar veriyorsunuz.
İktidarsınız ya !
Dinin kafir, münafık saydığına siz Allah adına karar verip ahireti ve mizanı beklemeden bu dünyada yargılayıp mahkum ediyorsunuz !
Mizanı, hesap gününü, ahireti erkene alıp yandaşlarınıza cenneti, karşıtlarınıza cehennemi bu dünyada yaşatıyorsunuz.
Tanrıya eş koşmak en büyük günah !
Ama ondan da daha büyüğü var !
Tanrının yerine geçmek ve bu dünyada “din gününün” sahibi gibi hükümranlık kurmak !
Bugün İtraili yöneten Yahudiler gibi !
Bu kadar arsızlık, utanmazlık, haksızlık ve yüzsüzlük adaletsizlik olur mu demeyin.
Olur olur !
İktidarlar dini siyasetin aracı yaparlarsa bal gibi olur.
O zaman ülkenin adı ve dinin hangisi olduğu farketmez.
Hakkı Şafak Ses